Anayasa Mahkemesi’ndeki kapatma davası gölgesinde Halkların Demokratik Partisi (HDP) yerine 14 Mayıs Genel Seçimleri’nde yarışı yürütecek olan Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), “Buradayız, Birlikte Değiştireceğiz” sloganıyla kampanyasını tanıttı.
Yeşil Sol Parti ve HDP, 14 Mayıs süreci için öne çıkaracağı başlıkları içeren seçim bildirgesini bugün düzenlenen tanıtım toplantısında, Kürtçe “Dîsa em” ve Türkçe “Buradayız” adlı şarkılarıyla birlikte tanıttı.
Tanıtım toplantısının açılışında, HDP’nin tutuklu önceki dönem eş genel başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile tutuklu siyasetçiler Selçuk Mızraklı, Sebahat Tuncel ve İdris Baluken’in cezaevinden gönderdiği mesajları okundu.
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile Yeşil Sol Parti Eş Sözcüleri Çiğdem Kılıçgün Uçar ve İbrahim Akın’ın açıkladığı seçim bildirgesinde, pek çok başlıkta “kadın hakları” vurgusu yapıldı. Bildirgede, Kürt sorununun çözümü için “barış diyaloğu”, dış politikada savaş yerine barış odaklı olunması, emekçiler için sendikal hak güvencesi ve “özgürlükçü laiklik” hedeflendiği aktarıldı. Buldan, Sancar, Kılıçgün Uçar ve Akın birlikte salondakileri selamlayarak, HDP ile Yeşil Sol Parti birlikteliğini vurguladı.
Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar, deprem süreci için AKP iktidarınca kullanılmakta olan “yüzyılın felaketi” ifadesine karşı “Demokratik Cumhuriyet yüzyılını başlatacağız. Demokratik Cumhuriyet, Demokratik Ulus’la mümkündür. Demokratik Ulus tüm etnik, kültürel ve inançsal kimliklerin eşit ve özgür olarak birarada var olduğu ve varlıklarının anayasal güvence altında bulunduğu toplumun demokratik ifadesidir” mesajını verdi.
Yeşil Sol Parti Sözcüsü İbrahim Akın ise, “Demokratik Cumhuriyet yüzyılının eşiğinde umut yorgunluğundan çıkıp yolumuzu cesaret ve coşkuyla bulmamızı sağlayacak ortak pusulamız 3.Yol’dur. 3. Yol, Türkiye halklarının barış̧ içinde, eşit ve ortak yurttaşlık temelinde yaşayacağı bir Türkiye kurma yoludur. Cumhuriyet’in ikinci yüzyılını temel hak ve özgürlüklerin en geniş şekilde kullanıldığı, demokrasinin toplumsallaştığı Demokratik Cumhuriyet Yüzyılı yapacağız. Geniş yetkilere sahip çoğulcu bir parlamentonun bulunduğu, kuvvetler ayrılığının işlediği, denge ve denetleme mekanizmalarının etkili olduğu bir demokratik parlamenter sistem ile birlikte değiştireceğiz. Kuvvetler ayrılığının yerele doğru genişlediği, yerel yönetimlere yetki ve kaynak devrinin güvence altına alındığı, yerel katılım mekanizmalarının işlediği güçlü bir yerel demokrasiyi inşa etmek için geliyoruz” diye konuştu.
Kürt sorunu için “çok kimlikli, çok dilli” anayasa
Uçar ve Akın’ın seslendirdiği seçim bildirgesinde, Kürt sorunuyla ilgili “Türkiye’nin en köklü̈ sorunu olan Kürt sorununun demokratik çözümü ve büyük barış̧ için gereken sorumluluğu üstlenmeye geliyoruz. Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının eşiğindeyiz. İnkaar ve bastırma siyaseti yerine, Meclis’in muhataplarla diyalog kurduğu ve demokratik müzakere yöntemleriyle Kürt sorununun çözüldüğü bir yüzyıl için buradayız. Türkiye’nin çok kimlikli, çok kültürlü, çok inançlı, çok dilli yapısına uygun yeni bir demokratik anayasayı, toplumun anayasasını demokratik katılım ve toplumsal müzakere ile birlikte yazmak için Biz Hazırız!” denildi. Bununla ilgili ayrıca “Her öğrencinin eğitim ve öğretimin tüm aşamalarına kendi anadili ile başlamasını ilke haline getireceğiz” ifadesi kullanıldı..
Bunun yanında, “Türkiye’nin Kürt sorununu bahane ederek Suriye ve Irak’a yönelik gerçekleştirdiği askeri operasyonlara son vereceğiz. Türkiye’nin Suriye ve Irak’tan geri çekilmesini sağlayacağız” mesajları verildi.
Diyanet yerine İnanç İşleri Başkanlığı kurulması
Türkiye’deki inançlar bakımından ise bildirgede, “Devletin, dini ve inançları tahakküm altına almasına ve inançlara yönelik tekçi, inkaürcı ve asimilasyoncu politikalara karşı özgürlükçü laikliği savunuyoruz. Halkları ayrıştıran bu ceberut döneme son vermeye geliyoruz” ifadesi kullanıldı.
Bildirgede, “İnanç ve vicdan özgürlüğünü eşit yurttaşlık temelinde anayasal güvenceye kavuşturacağız. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yerine temelden farklı ‘İnanç İşleri Üst Kurulu’ olarak çalışan, tüm inançlara tüzel kişilikler olarak örgütlenebilme koşulu sağlayabilen ‘İnanç Hizmetleri Başkanlığı’nı kuracağız. Zorunlu din dersini kaldıracağız” denildi.
Kadın hakları odaklı ne gibi mesajlar verildi?
Yeşil Sol Parti’nin seçim bildirgesinde, kadın hakları penceresinden şu başlıklar göze çarptı:
- “ İktidarların estirdiği faşizme ve kapitalist erkek egemenliğine karşı örgütlenmeyi ve dayanışmayı büyütmek için geliyoruz; eşbaşkanlık ile eşit temsiliyet ilkesi ve İstanbul Sözleşmesi için geliyoruz.
- 8 Mart’ı çalışan tüm kadınlar için resmi tatil günü ilan edeceğizz
- Kadınların emeğini, çalışmasını yok sayan erkek egemen kapitalist sistemin eril ve cinsiyetçi iş bölümüne son vereceğiz. Kadınların ücretsiz ev emeğine sosyal güvence ve emeklilik hakkı tanıyacağız.
- Erkek şiddetine karşı kadının meşru müdafaa hakkını yasal zemine kavuşturacağız.
- Toplumsal cinsiyet kaynaklı suçlarda ‘haksız tahrik indirimi’ gibi cezasızlığa neden olan uygulamaları mevzuattan kaldıracağız.
- YÖK’ün kaldırdığı ‘Toplumsal Cinsiyet Tutum Belgesi’ni yeniden uygulamaya koyacağız.
- Kürtajda kadınların kararını ve beyanını esas alacağız. İsteğe bağlı kürtajı yeniden parasız ve ulaşılabilir yapacağız.”
Gençler, çocuklar ve engelliler için neler söylendi?
Bildirgede gençler, çocuklar ve engelliler için de şu maddeler öne çıktı:
- “ Gençlik bütçesi oluşturacağız.
- Demokratik, özgür, katılımcı üniversite modelinde, üniversitenin tüm bileşenlerinin eşit söz ve karar hakkına sahip olduğu Demokratik Üniversite Meclisleri kuracağız.
- Çocuk Bakanlığı kuracağız ve bakanlık bünyesinde Çocuk Hakları Eylem Planı, Çocuk Politikaları Strateji Belgesi ve Çocuklar İçin Politika İlkeleri’ni oluşturacağız. Çocuklar arasındaki dil, etnisite, kimlik, inanç, mezhep, cinsiyet, beden farklılıklarına yönelik ayrımcılığa son vereceğiz.
- Ücretsiz bakım evleri ve kreşler açacağız.
- Özel ve kamu alanında engellilerin istihdam kotalarını dolduracağız.
- Üniversitelerin senato ve yönetim kurullarında, öğrenci meclislerine yer ve oy hakkı vereceğiz.
Emek vurgusuyla sosyal haklara ilişkin vaatler
Bildirgede sosyal haklarla ilgili vaatler de şöyle sıralandı:
- “Toplu ulaşımı öğrenciler-öğretmenler, engelliler, emekliler, gençler ve yoksulluk sınırındaki herkes için ücretsiz yapacağız.
- Madenlerde işçi sağlığı ve güvenliğine yönelik önlemler alınana kadar; madenlerin ekolojiye verdiği tahribatlar sona erdirilinceye kadar üretimi durduracağız. Özel sektörün işletmesine bırakılan madenleri kamulaştıracağız.
- Mevsimlik tarım işçiliğini yasal statüye kavuşturacağız, barınma alanları oluşturacağız ve örgütlenme özgürlüğünü güvence altına alacağız.
- En düşük emekli aylığını asgari ücret düzeyine yükselteceğiz. Emeklilerin sendikal örgütlenmesi önündeki bütün engelleri kaldıracağız. Emeklilik yaşını düşüreceğiz.
- Doğa yıkımına son vermek ve ekoloji temelli politikaları hayata geçirmek için Ekoloji Bakanlığı kuracağız.”
Ayrıca Türkiye’deki sığınmacılara ilişkin “Mülteci düşmanlığına dayalı ırkçılıkla mücadele ediyoruz. Ülkede yaşayan herkesin yaşam hakkını savunmak, eşit ve birlikte yaşamı güvence altına almak için buradayız. Egemenlerin çıkarlarına dayanan savaşlarda ölmemek için sığınmak zorunda kalanların ve göç eden herkesin temel sosyal haklardan yararlanması, can ve mal güvenliğinin sağlanması için gerekli düzenlemeleri yapacağız. Geri Gönderme Merkezleri’ni kapatacağız” açıklaması yapıldı.