İzmir’de uzun süredir çalışmaları süren Fahrettin Altay ve Narlıdere’yi birbirine bağlayacak metro projesi tamamlandı. Nalırdere Metrosu’nun açılışı bugün gerçekleştirildi.
Açılış törenine İzmir Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Tunç Soyer, Balçova Belediye Başkanı Fatma Çalkaya, Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin ile CHP’li milletvekilleri, parti yöneticileri, belediye başkan adayları ve çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı.
‘BU DÖNEM ÇOK ZOR BİR DÖNEMDİ’
Açılışta konuşan Balçova Belediye Başkanı Fatma Çalkaya, “Dünyanın önemli şehirlerinde ulaşım metrolarla yer altına alınarak trafik sorunu çözülmeye çalışılır. İzmir’de Sayın Ahmet Piriştina ile başlayan Sayın Aziz Kocaoğlu ile devam eden metro projelerini İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer en üst seviyeye çıkardı. Ama bu dönem çok zor bir dönemdi. Covid-19 pandemisiyle, ekonomik krizle mücadele ettik ve buna rağmen hizmetlerimizi vatandaşlara ulaştırmaya çalıştık. Bugün Sayın Tunç Soyer’in öncülüğünde bu önemli projenin açılışını yapıyor olmaktan çok büyük onur ve gurur duyuyorum. Vatandaşlarımız artık İzmir’in bir ucundan diğer ucuna tek bir araçla ve konforlu bir şekilde seyahat edilebilecek” dedi.
Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin de “Ben de başta Büyükşehir Belediye Başkanımız olmak üzere metro projesinde pandemi dönemi dahil gece gündüz çalışıp zor koşullarda, engellemelere rağmen bu projeyi bitiren bürokratlarımız, emekçi kardeşlerimiz, projeyi yürüten firma sahipleri ve çalışanlarına Narlıdere halka adına teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
‘YA BİR YOL BULDUK YA DA BİR YOL AÇTIK’
Açılışta söz alan Tunç Soyer ise belediye başkanı olduğu günden bugüne bir çok projeye imza attıklarını söyledi. “Hep birlikte İzmir için yüreğimizi ortaya koyduk. Koşullar ne kadar zor olursa olsun mazeret değil, icraat ürettik” diyen Soyer, şöyle devam etti:
“Ve bugün alnımız ak, başımız dik diyoruz ki: Söz verdik, yaptık. 5 yıl önce, seçim beyannamemizde, 165 projemizi gerçekleştirmeyi vadetmiştim. Bu projeleri yüzde 87’lik bir oranda tamamlamış üzerine bir de 15 proje eklemiş ve bu oranı gerçekleştirmiş tek belediye başkanı olmaktan büyük gurur duyuyorum. 5 yılda İzmir’in 50 yıllık kangren olmuş sorunlarını çözdük ve gelecek 50 yılını teminat altına aldık. Cumhuriyetimizin 100. yılını tarihe nakşettiğimiz 9 Eylül kutlamaları ve İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’yle taçlandırdık. Uluslararası alanda sahip olduğumuz itibar ve İzmir duruşuyla, 5 yılda uluslararası finans kuruluşlarından en fazla finansman getiren belediye olduk. Ya bir yol bulduk ya da bir yol açtık.”
‘HÜKÜMETİN İZMİR’E LAYIK GÖRDÜĞÜ YATIRIM YALNIZCA 3 BİN LİRA’
Hükümetin tavrına da dikkat çeken Soyer, “İzmir’i bilenler bilir… Bu şehirde Ulaştırma Bakanlığına ait tek bir ‘U’ harfi yok. Onun yerine, kendi metro hattını, sadece kendi imkanlarıyla yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi var. Biz, Türkiye’de son 5 yılda raylı sistemlere bütçesinden en büyük oranı ayıran belediyeyiz. Sadece 5 yıllık görev sürem boyunca İzmir’de 952 milyon Euro’luk raylı sistem yatırımı yaptık, yani bugünkü rayiçle 31 milyar lira. Peki bu 5 yılda merkezi hükümetin İzmir’e layık gördüğü raylı sistem yatırımı ne kadar biliyor musunuz? Yalnızca ama yalnızca 3 bin lira” dedi.
‘UMUDUN TEK GERÇEK ÖZNESİ HALK OLMALIDIR’
“İzmir’in onlarca yıldır parti-devlet anlayışıyla üvey evlat yerine konduğunu” vurgulayan Soyer, “İzmir tüm baskılara rağmen, evrensel değerlerin ülkemiz siyasetindeki en güçlü savunucusu olan CHP’ye destek vermeyi sürdürdü. Cumhuriyet’in kurucu değerlerine sahip çıktı. İşte bu nedenle CHP ve İzmir arasındaki güçlü ilişki bir tesadüf değildir. Her ikisinin de özünde Anadolu’dan dünyaya uzanan bir uygarlık köprüsü inşa etme gayreti vardır. Fakat ne yazık ki bugün, değişim sloganın altının boşaltılarak, hedefinden koparıldığını ve umutların sönümlendiğini üzülerek görüyoruz. Oysa bir parti-devlete karşı mücadele ediyorsanız veya bir parti sandıktan aldığı gücü suistimal edip devleti ele geçiriyorsa, o umuda çok ihtiyaç vardır ve o umudun tek gerçek öznesi halk olmalıdır. Vatandaşın talepleri tek ve en gerçek yol göstericidir. ‘Başka bir siyaset mümkün’ çünkü siyaset yaşamı iyileştirme sanatıdır. Ve o sanat ancak toplumla birlikte yapıldığında hedeflerine ulaşır. Yani halkla birlikte, halkçı bir dönüşümle… Şunu çok iyi biliyoruz ki hepimiz daha iyisini hak ediyoruz. Bu ülke bu cennet vatan daha iyisini hak ediyor” diye konuştu.
‘CANLARI SAĞ OLSUN’
Öte yandan parti yöneticilerine de sitem ettiğini dile getiren Tunç Soyer, “Yolumuz engebeli, yolumuz uzun ama hedefimiz güzel, o hedefe giden yolculuk güzel… Hep birlikte ileriye, iyiye, doğruya yürümeye devam edeceğiz. Aşığı olduğum bu güzel şehrin güzel insanları, elbette bu kadar emeğe partinizden ve yoldaşlarınızdan bir takdir beklersiniz. İzmir CHP İl Kongresi’nde kapalı oylamada 522 delegenin 508’inin oyuyla en yüksek örgüt desteğini alana, başarılarıyla uluslararası alanda en yüksek makama getirilene, anketlerde birinci çıkana, bu kadar çabaya, devrim niteliğindeki onlarca esere bir teşekkürü çok görenlere buradan sitem ediyorum. Canları sağ olsun. Bu yoldaki en büyük ödül siz değerli İzmirli hemşerilerimin takdiridir. Bu makamdaki görevim bitse de sizlerin her siyasetçiye bahşetmediğiniz ama beni oturttuğunuz gönül makamı benim için en büyük ödüldür. Tüm kalbimle söylüyorum, bu gurur bana da evlatlarıma da yeter” dedi.
“İzmir eşit ve eşitlikçi ruhuyla, kendisiyle ve kendisi gibi olmayanlarla barışık kültürüyle, otoriter ve popülist siyasal iklimin ülkemizdeki panzehridir” diyen Soyer, “demokrasinin neferi” olmayı sürdüreceğini ve başlattıkları tüm projelerin de takipçisi olacağını söyledi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***