İran’da ahlak polisi tarafından öldürülen Mahsa Amini’nin babası Emcet Amini, ölümünden sonra kızının cansız bedenini görmek istediğini ancak engellediğini söyledi.
Gözaltına alındıktan sonra ölmesiyle İran’da protesto dalgasına yol açan 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin babası, yetkilileri yalan söylemekle suçladı.
Emcet Amini, BBC Farsça Servisi’ne yaptığı açıklamada, kızının otopsi raporunu görmesine izin verilmediğini ve önceden herhangi bir sağlık sorunu olmadığını belirtti.
Amini, görgü tanıklarının kızının polis gözetiminde dövüldüğünü anlattığını söyledi.
İran makamları ise Amini’nin kötü muameleye uğramadığını, ülkedeki kıyafet uygulamasını denetleyen ahlak polisi tarafından gözetim altına alındıktan sonra “ani kalp yetmezliğinden hayatını kaybettiğini” ileri sürdü.
Ancak Emcet Amini, gözaltına alındığı sırada yanında bulunan 17 yaşındaki erkek kardeşi Kiaraş’ın, ablasının dövüldüğünü anlattığını ifade etti.
Amini “Oğlum onunlaydı. Bazı görgü tanıkları oğluma, ablasının polis minibüsünde ve karakolda dövüldüğünü söyledi” dedi.
Baba Amini “Oğlum, kızımı gözaltına almamaları için yalvardı ama o da dayak yedi, giysileri parçalandı. Güvenlik güçlerinin üzerindeki vücut kameralarının görüntülerini göstermelerini istedim ama kameraların pilinin bittiğini söylediler” diye devam etti.
Emcet Amini ayrıca sağlık çalışanlarının, ölümünden sonra kızının cansız bedenini görmesini engellediğini anlattı.
“Kızımı görmek istedim ama beni içeri almadılar” diyen baba, otopsi raporunu görmek istediğinde de doktorun kendisine “Ne istersem onu yazarım, seni ilgilendirmiyor” yanıtını verdiğini belirtti.
Amini, aileye otopsiyle ilgili herhangi bir bilgi verilmediğini, cansız bedenini kefenlenmiş halde, tespit için sadece yüzüyle ayaklarını görebildiğini aktardı.
“Ayaklarında yara izleri vardı” diyen Emcet Amini, “Doktorlardan ayaklarına bakmalarını istedim, bana yaranın nedenine bakacaklarını söylediler ama hiç aramadılar” ifadelerini kullandı.
Emcet Amini “Beni görmezden geldiler, şimdi de yalan söylüyorlar” diye konuştu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***