BirGün yazarı Aziz Çelik, boykotun hukuksal ve tarihsel temellerini kaleme aldı.
Çelik’in yazısı şöyle:
Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) “boykot” veya “tüketmeme suçu” diye bir suç yoktur. Anayasa Madde 38’e göre “Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz.” TCK ‘nin 2. maddesi hiçbir tartışmaya yer vermeyecek kadar açıktır: “Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz.” Dahası TCK Madde 26 “Hakkını kullanan kimseye ceza verilmez” hükmünü taşımaktadır.
Dolayısıyla boykot çağrısını ve boykot yapmayı TCK kapsamında, ceza hukuku çerçevesinde değerlendirmek mümkün değildir. Boykot rekabet hukuku kapsamında değerlendirilecek bir konudur. Rekabet hukukuna ilişkin yaptırımlar ise idari para cezasıyla sınırlıdır. Dahası rekabet hukukunun kuralları temel hak ve özgürlüklerden üstün değildir. Nitekim bu konudaki çeşitli AYM ve AİHM kararları da boykot nedeniyle verilen yaptırım kararlarını hak ihlali saymıştır.
Boykot suçu diye bir suç yoktur. Boykot suçu uydurmak hukuki temeli olmayan siyasi bir demagojiden ibarettir. Boykot Anayasanın çeşitli maddeleriyle güvence altına alınmış bir haktır: 25 (düşünce ve kanaat hürriyeti), 26 (Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti) 34 (Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı), 48 (sözleşme hürriyeti). Boykot amasız ve fakatsız temel hak ve özgürlüklerinin, barışçıl toplu eylem hakkının bir parçasıdır.
“İşten çıkarma hukuksuz ve keyfi”
Boykot diye bir suç olmadığı için gerek TRT’nin görüşlerini açıklayan sanatçılarla sözleşmelerini feshetmesi gerekse boykota destek olan işçilerin işten çıkarılması hukuksuz ve keyfi işlemlerdir.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın.
Ne oldu?Üniversite öğrencilerinin, İmamoğlu protestoları ardından başlayan süreçte 2 Nisan’da tüketimin durdurulması için yaptığı “boykot” çağrısı geniş kesimlerde yankı buldu. Siyasetçilerden sanatçılara, birçok isim tüketim boykotuna destek vererek çağrı yaptı. CHP lideri Özgür Özel de bu isimlerden biri oldu. Ancak AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Özel’in boykot desteğine “Türkiye’yi topyekûn tehdit etmektir” diye tepki gösterdi. Çelik’in söz konusu açıklamasından kısa bir süre sonra boykot paylaşımlarına soruşturma açıldı. 2 Nisan’dan bir gün önce “nefret ve ayrımcılık” ile “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” iddiasıyla açılan soruşturmanın ardından, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nden de “Boykot çağrıları ekonomiyi sabotaj girişimidir, ekonomik bağımsızlığımıza yönelik bir darbe girişimidir! Boykot çağrısı yapanlara karşı ticaretinde maddi kaybı olan tazminat davası açabilir” açıklamaları geldi. |