HASAN CÜCÜK | YORUM
Yeşil sahalarda kendini ‘special one’ (özel biri) olarak tanımlayan Jose Mourinho’nun Roma günleri tatsız bitti. Jose Mourinho’nun sözleşmesi feshedildi. İtalyan kulübünden Mourinho’nun ayrılığıyla ilgili yapılan açıklamada, “Kulübün çıkarları açısından acil değişimin gerekli olduğuna inanıyoruz.” ifadeleri kullanıldı.
Mayıs 2021’de Roma’nın 60. Teknik direktörü olarak göreve başlayan Portekizli, Serie A’da aradığı başarıyı bulamadı. FC Porto’da göz kamaştıran başarılara imza atan Mourinho, son 10 yılda önlenemeyen bir düşüş yaşadı. Kariyerinin başında zirveyi görmesi en büyük rakibi oldu. Bir zamanların aranan teknik adamı iken şimdilerde A sınıfı takımların kapısını çalmadığı bir isme dönüştü.
Futbolun endüstriye dönüştüğü 2000’li yıllarda kurulu düzene ilk ve son kez başkaldıran isimdi. FC Porto ile önce UEFA Kupası, ardından Şampiyonlar Ligi’ni kazandı. Üst üste iki yıl Avrupa’da iki farklı kupayı kaldırmak sıra dışı bir başarıdır. Bu başarının FC Porto ile gelmesi ise tamamen teknik adam başarısıdır. 1992-93 sezonuyla forma değiştiren Şampiyonlar Ligi sadece iki kez Avrupa’nın 5 büyük ligi dışına çıktı. 1995’te Ajax, 2004’te ise FC Porto kurulu düzeni bozdu. Ajax’ın başarısı mazisine baktığımızda ‘normal’ olarak addedilmesine karşılık, FC Porto kupayı Mourinho’ya borçluydu.
2003’te başlayan Mourinho’nun zirve yürüyüşü çok kısa sürede hedefe ulaştı. FC Porto’dan sonraki durak Chelsea’da ilk sezonunda Premier Lig şampiyonluğu geldi. Chelsea, milyarder sahibi Roman Abramovich’le kabuk değiştirmişti. Ancak Alex Ferguson ve Arsene Wenger gibi iki tecrübenin yer aldığı bir ligde ayağının tozuyla şampiyon olmayı yabana atmak mümkün değildi.
2003 UEFA Kupası, 2004 Şampiyonlar Ligi ve 2005 ve 2006 Premier Lig şampiyonluğu doğal olarak Mourinho’nun ayaklarını yerden kesecekti. Tercümanlıktan gelen biri olarak muhteşem başarılara peş peşe imza atıyordu. Futbolun yeni pop starıydı. Başarılarıyla at başı hatta daha önde giden bir egosu vardı. Kulüpte buna patron Abramovich de dahil Mourinho’dan sonra geliyordu. Takımın tek starıydı. Bununla da yetinmiyor, Ferguson ve Wenger gibi iki efsaneyi ‘devri geçmiş’ demodeler olarak görme cüretindeydi. Zaman Mourinho’dan yana akıyordu. Ama hızlı akıyordu.
Chelsea’dan sonra Inter’le iki Serie A şampiyonluğunu taçlandıran başarı 2010 Şampiyonlar Ligi kupası oldu. 2010 Murinho’nun tam anlamıyla gördüğü son zirve olacaktı. Real Madrid’le gelen La Liga şampiyonluğu ve 2015’te Chelsea ile kazanılan Premier Lig şampiyonluğu Mourinho’nun gerileme dönemiydi.
Kariyerinde kazandığı 25 kupanın 17’si 2002-2010 arasındaydı. 2010’dan sonra başlayan duraklama dönemi, 2016’dan itibaren gerileme sürecine girdi. Temmuz 2016’da Manchester United’e imza atan Mourinho’nun iddiası büyüktü; Alex Ferguson’un boşluğunu doldurmak. Yüzlerce milyonu bulan transfer harcamasının karşılığı UEFA Avrupa Ligi ve İngiltere Süper Kupası oldu. Ferguson’un gölgesine bile yaklaşamadan, Aralık 2018’te United defterini kapattı.
Kasım 2019- Nisan 2021 arasında geçen Tottenham dönemi, Mourinho’nun dibi görmesiyle sonuçlandı. İlk kez çalıştırdığı bir takımda kupa sevinci yaşayamadı. Tottenham, 2015’ten itibaren düşüşe geçen kariyerinin yere çakıldığı yerdi. Pochettino’nun boşluğunu bile dolduramamıştı. 1,77 puan ortalamasıyla kariyerinin en kötü istatistiklerine imza attı.
Temmuz 2021’de Roma’ya attığı imza sürpriz sayılırdı. İtalya futbolunda artık söz sahibi olmayan bir takımdı. Roma, yeni bir meydan okuma yeriydi. Tersi de mümkündü. Şampiyonluk hayaldi. İlk 4 bile mümkün olmadı. 2022’de kazanılan Konferans Ligi tek başarısı oldu.
Konferans Ligi başarısı Mourinho adını tarihe yazdırdı. Avrupa aranasında 3 farklı kupayı kaldıran ilk ve tek teknik direktör oldu. 2023’te Roma’yı bu Avrupa Ligi’nde finale taşıdı. Kupanın gediklisi Sevilla’ya penaltılarda boyun eğdi. Mourinho ilk kez bir finali kaybetmiş oldu. United ve Porto ile kazandığı Avrupa Ligi’ni Roma ile kazanmak çok farklı olacaktı. Mourinho ‘daha bitmedim’ diyecekti.
Olmadı.
Kaybedilen kupanın yanı sıra ligde alınan kötü sonuçlar Jose Mourinho – Roma birlikteliğini noktaladı. İtalyan ekibinin başında 138 karşılaşmaya çıkan Mourinho, 1,70 puan ortalaması tutturdu. Kariyerinin en kötü ortalamasıydı bu.
Zirveye erken çıkması en büyük rakibi oldu. Geçilmez olduğunu düşünüp, kendini yenilemedi. Egosuna yenik düştü. Mourinho adı manşetleri süslerken esamesi okunmayan Pep Guardiola, Jürgen Klopp, Thomas Tuchel gibi ‘yeni yetmelere’ geçildi. Mourinho’yu Nokia’ya benzetiyor. Bir zamanlar sektörünün lideriyken, şimdi unutulan Nokia. Mourinho’nun yaşı 60. Önünde daha yıllar var. Zirveye bir daha çıkması ise çok uzak ihtimal.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***