MEREŞ – Enkaz altından köylüler tarafından 8 saat sonra çıkarılan Hasan Bay, yakınlarının yardım istediği Kızılay’dan “Kepçe tutun kurtarın” cevabı aldığını belirtirken, “Sesimizi halk duydu” dedi.
Merkez üssü Mereş Bazarcix (Pazarcık) ilçesi olan depremlerde büyük yıkımın yaşandığı Mereş merkezde enkaz kaldırma çalışmaları sürerken, bazı ilçelerde enkazlara henüz dokunulmamış.
Kurdoxolî (Türkoğlu) ilçesinin de büyük bölümü yıkılırken, kırsal mahallelerde neredeyse girilecek ev kalmamış durumda. Kurdoxolî ilçesine bağlı Amîkan (Kumçatı) köyü de büyük yıkımın olduğu kırsal bölgelerden biri iken, depremde çok sayıda kişi hayatını kaybetti. Bay ailesi tamamen yıkılan evlerinden sağ çıkarıldı. Yıkılan iki katlı evlerinin enkazında kalan ailenin 3 ferdi köylülerin yardımıyla 8 saat sonra enkazdan çıkarılırken, hayvancılık ve tarımla uğraşan ailesinin traktörleri ve diğer araç gereci de enkaz altında kaldı. Bay ailesi, tedavilerinin ardından evlerinin enkazı önünde kurdukları çadırda yaşama tutunmaya çalışıyor.
‘SESİMİZİ HALK DUYDU’
Eşi ve kızıyla birlikte enkazdan sağ çıkarılan Hasan Bay, “Köylümüzün çabalarıyla bizi çıkardılar. O anı kelimelerle anlatmak mümkün olmaz. Sesimizi duyuramıyoruz. Karanlıkta, tozda, televizyon patladı, çok kötü şeyler oldu. Yine de kendimizi kaybetmedik. Kızıma, eşime sakin olmalarını söyleyerek, 8 saatlik süreci öyle atlattık. İlk başta kaçmak istedik, kaçamadık. Beton blok, olduğu gibi üstümüze çöktü. Bizi kurtaran da divan oldu. Biz üçümüz onun arasında kaldık. Önce emekleyebileceğimiz bir mesafe vardı. Ondan sonra bir deprem daha oldu, tamamen çöktü. Artçılar ola ola sıfır oldu. Bağırıyoruz ama sesimizi duyuramıyoruz dışarı. En sonunda halk duydu sesimizi” dedi.
KIZILAY ‘KEPÇE TUTUN KURTARIN’ DEDİ
Halkın çabalarıyla enkaz altından çıkarıldıklarını dile getiren Bay, enkaz altında oldukları sırada akrabalarının kurtarma ekibi istediğini ancak olumlu cevap alamadığını “Yeğenim Kızılay’a gitmiş, Utanmadan Maraş’ta Kızılay başındaki ‘vah vah. Sahi mi diyorsun. Paranız varsa, gücünüz varsa gidin kepçe tutun kurtarın’ demiş. Utanmaz. Böyle denilir mi?” tepkisinde bulundu.
‘SİGORTA ŞİRKETLERİNE ULAŞILAMIYOR’
Sağ salim çıktıklarını ancak maddi olarak çok büyük kayıplar olduğunu kaydeden Bay, insanların perişan olduğunu dile getirerek, “Çadır verdiler ama çadırda ne kadar yaşanılır? Onu da kimse tahmin edemiyor. Devlet desen zaten her şey bellidir. Elde yok avuçta yok. İnsanlara 3-5 kuruş yardım ediyorlar, etsinler. Ama bir arabanın sigorta bedelindeki maliyetini tepeden tutun aşağıya kadar yöneticilerin bunu göz önünde bulundurması gerek. Sigortacılar her yıl dünya kadar sigorta alıyor bu arabalardan. Sigortacıları arıyoruz telefonlarına ulaşılmıyor. Sigorta şirketleri mi battı? Cumhurbaşkanı olsun, İçişleri olsun, Ulaştırma olsun, Enerji Bakanı kim olursa olsun, arabayı, traktörü ödetmeleri gerek. Çünkü trilyonlar kazanıyorlar. Bir araba, bir traktörünün maliyetini karşılamak çok da zor değil” dedi.
‘YAŞAMAK İÇİN MÜCADELE’
İnsanların yaşamak için mücadele edeceklerini ve topraklarını bırakıp gitmesinin kolay olmadığını kaydeden Bay, “İnsanlar kaçacak değiller. Niye göç edeyim ki? Benim kendi işim var. Çiftçilikle uğraşıyorum. Yaşamak için kendi çapımızda uğraşıyoruz. Yaşamak için kim yardım edecek. Devlet kendisine yardım ediyor ancak. Bize yardım eden yok. İnsanlara buradan çıkın deseler devlet nereyi gösterecek. Doğup büyüdüğüm yer burası” ifadelerini kullandı.
Enkazdan açılan küçük bir alandan çıkarıldıklarını kaydeden Güneş Bay da, çok acı çektiklerini ve çaresizlik içinde olduklarını söyledi. 250 metrekare eve sığmazken, bugün bir çadırın içinde üst üste yaşamaya çalıştıklarını dile getirdi.
MA / Ahmet Kanbal
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***