Türkiye’nin birçok köklü okulu, 2014’te proje okulu yapıldı. 8 Nisan’da açıklanan atama sonuçları ise krizin boyutunu gözler önüne serdi. Atamalarla birlikte kendi okullarına atanamayan öğretmenlerin görev yerleri değişmek zorunda kalıyor. Öğrenciler ise tepkilerini hem sosyal medyadan hem de protestolarla göstermeye devam ediyor. Bu ‘atama krizi’nin temelini konuştuğumuz CHP’nin MEB ‘gölge bakanı’ Özçağdaş ve Eğitim-Sen’den Güneş ise özellikle bir kavrama işaret ediyor: LİYAKATSİZLİK!
14 Mart 2014 tarihinde 6528 sayılı ‘Dershaneler Kanunu’nun yürürlüğe alınmasıyla eğitim alanında yeni bir dönemin kapıları açıldı. Bu kanun ile bazı okullar ‘proje okulu’ olarak belirlendi. Bu düzenlemeyle proje okullarının öğretmen ve yöneticilerinin atama yetkisi Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlanmış oldu.
2014 yılından bu yana ‘Milli Eğitim Bakanlığı’na Bağlı Özel Program Ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama Ve Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği’nde defalarca değişiklik yapıldı. Proje okullarının tekrar gündeme gelmesi ise ‘Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme’ sonuçlarının 8 Nisan’da açıklanmasıyla oldu.
12-17 Şubat 2025 tarihleri arasında yapılan başvuruların sonuçlarının açıklanmasıyla birçok öğretmenin atandığı okullar belli oldu. Fakat gündem olan atamaların açıklanması değil; proje okullarındaki hali hazırda görevlerini sürdüren öğretmenlerin görevlerinin sona erecek olması oldu.
MEB, öğretmenlerin tebligat, ayrılma ve başlama işlemlerinin 27 Haziran’dan; yöneticilerin ise 11 Temmuz’dan itibaren yapılacağını açıkladı. Bu da görev yaptıkları okullara tekrar atanamayan öğretmenlerin okullarından ayrılmak zorunda kalacakları anlamına geliyor.
‘Atama’ krizinin yaşandığı okulların bazıları şöyle:
- Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi
- Küçükçekmece Gazi Anadolu Lisesi
- Florya Tevfik Ercan Anadolu Lisesi
- Eyüp Anadolu Lisesi
- Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi
- Süleyman Nazif Anadolu Lisesi
- Bahçelievler Anadolu Lisesi
- Atakent Anadolu Lisesi
- Samandağ Atatürk Anadolu Lisesi
- Trabzon Sosyal Bilimler Lisesi
- İstanbul Sosyal Bilimler Lisesi
- Şehremini Anadolu Lisesi
- Burak Bora Anadolu Lisesi
- Kabataş Erkek Lisesi
- Ankara Atatürk Lisesi
- İstanbul Atatürk Lisesi
- İzmir Atatürk Lisesi
- Adile Mermerci Anadolu Lisesi
- Hasan Polatkan Anadolu Lisesi
- Dr. Vasıf Topçu Fen Lisesi
- Pertevniyal Lisesi
Birçok farklı okuldan öğrenci, öğretmenlerinin atamalarının aynı okullara yapılmaması nedeniyle tepki gösteriyor. Tepkilerin çıkış noktası ise elbette sosyal medya oldu. Buradaki tepkiler daha sonra okullara taştı. Bazı okullarda öğrenciler dün bir araya gelerek proje okullarındaki atamaları protesto etti. Protestolardaki tepkiler ise ‘proje okullarının köklü okullar olması ve bu okulların kadrolarının içinin boşaltılması’ odağındaydı.

‘ATAMA’ KRİZİNDE ‘LİYAKATSİZLİK’ GERÇEĞİ!
Liselerde yaşanan ‘atama’ krizini daha iyi anlamak için CHP Genel Başkan Yardımcısı, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Sorumlu ‘Gölge Bakanı’ Suat Özçağdaş ve Eğitim-Sen Genel Sekreteri Zülküf Güneş ile konuştuk. Özçağdaş da Güneş de tek bir fikirde ortaklaşıyor: Liyakatsizlik…
ATANAN ÖĞRETMENLERİN SENDİKALARI TESADÜF MÜ?
Akademik ve fiziki anlamda en iyi okulların proje okulu yapıldığına dikkat çeken Özçağdaş, “Bu okullarda çalışan muhalif sendikalara üye öğretmenlerin bir kısmı başka okullara gönderildi. Bakanlığa bu konuda soru önergesi verdik. Bu okullarda çalışan öğretmenlerin sendikalara göre dağılımını talep ettik. Bakanlık önergemize cevap verdiğinde tablo daha net ortaya çıkacaktır” diyor. Özçağdaş, proje okullarındaki öğretmen ve yöneticilerin atamasının ‘hiçbir şart aranmadan’ direkt olarak bakan tarafından doğrudan yapıldığının altını çiziyor.
‘ÖĞRETMENLER AKP’Lİ YÖNETİCİLERİN İKİ DUDAĞI ARASINA TERKEDİLMİŞTİR’
Özçağdaş’ın proje okullarında yaşananların nedenini anlattığı bu sözleri ise öğrencilerin tepkilerini daha da anlaşılır kılıyor:
“Puan üstünlüğü gibi şartlar aranmıyor. Torpiliniz varsa doğrudan bu kurumlara atanabiliyorsunuz. Bakanlıkta, okullarda ve bazı sendikaların şubelerinde atama pazarları oluşturulmuştur. Okullara atanacak öğretmenlerin listeleri kapalı kapılar arkasında yapılıyor. Ayrıca listeler yapılırken okul müdürlerinin, bir eğitim sendikasının ve AKP teşkilatlarının etkili olduğunu duyuyoruz. Öğretmenler bu okullara atanmak için AKP’li yöneticilerin iki dudağı arasına terkedilmiştir. Bu kabul edilemez. Proje okulu uygulamasından derhal vazgeçilmeli ve atamalar diğer okullarda olduğu gibi puan üstünlüğüne göre yapılmalıdır.”
‘ATAMALAR SİYASİ, İDARİ, KEYFİ’
Eğitim-Sen Genel Sekreteri Zülküf Güneş de proje okullarındaki atamaları sorduğumuzda ‘şeffaflıktan uzak’ ve ‘liyakat ilkesini hiçe sayan bir anlayış’ olarak nitelemesini kullanıyor. Proje okullarına yapılan atamaların ‘somut, ölçülebilir ve nesnel hiçbir kritere dayanmadığını’ vurgulayan Güneş, atamaların ‘siyasi, idari, keyfi’ olduğunu söylüyor.
ÖĞRETMENLER ‘NORM FAZLASI’ OLDU, NEDİR BU ‘NORM FAZLASI’?
Güneş’in mevcut durumda kendi okullarına ataması yapılmayan öğretmenler için ise kullandığı tanım eğitmenler için tanıdık olsa da birçoğumuz için yeni: ‘Norm fazlası’
Kısa bir araştırmadan sonra anlıyoruz ki ‘norm fazlası’ tam da bugün proje okullarındaki görevlerinden ayrılmak zorunda bırakılan öğretmenlerin içine düşürüldüğü durumu anlatıyor. Şöyle ki atamalar sonrası okulda ‘fazla’ olarak öğretmen ‘norm fazlası’ oluyor ve bu öğretmenlerden atama için tercih yapmaları isteniyor. Eğer öğretmen atama için tercih yapmazsa bu sefer de bakanlık öğretmenleri re’sen atıyor.
TEK MAĞDUR ÖĞRETMENLER Mİ? YA ÖĞRENCİLER?
Proje okullarının birçoğunu ‘kent hafızasını taşıyan okullar’ olarak tanımlayan Güneş, öğretmenler ile birlikte öğrencilerin de yaşadığı mağduriyete işaret ediyor ve “Eğitim hakkını baltalamaktadır” diyor. Alanında kararlı mücadelesiyle bilinen Eğitim-Sen’in bir mücadele alanı da proje okulları olmuş durumda. Güneş’in bu açıklamaları da mücadelenin nedenini açıklar nitelikte:
“Atama yetkilerinin tamamen kişilerin inisiyatifine bağlandığı mevcut sistem, liyakati tamamen ortadan kaldırmış; öğretmen ve yönetici atamalarını siyasal ve sendikal yakınlık zeminine indirgemiştir. Sendikamızın bu çarpık duruma yönelik hiçbir itirazı dikkate alınmamış; taleplerimiz ise yanıtsız bırakılmıştır. Atamalarda mesleki kıdem, hizmet süresi, akademik yeterlilik ve performans gibi nesnel kriterlerin olmaması, bu uygulamanın keyfiliğini
“Atama yetkilerinin tamamen kişilerin inisiyatifine bağlandığı mevcut sistem, liyakati tamamen ortadan kaldırmış; öğretmen ve yönetici atamalarını siyasal ve sendikal yakınlık zeminine indirgemiştir. Sendikamızın bu çarpık duruma yönelik hiçbir itirazı dikkate alınmamış; taleplerimiz ise yanıtsız bırakılmıştır. Atamalarda mesleki kıdem, hizmet süresi, akademik yeterlilik ve performans gibi nesnel kriterlerin olmaması, bu uygulamanın keyfiliğini gözler önüne sermektedir. Bu uygulamalar, kamu yönetimi ilkelerine, hukuka ve kamu yararına açıkça aykırıdır.”
Güneş ile olan röportajımız öğretmenlere yönelik çağrıyla son buluyor. Öğretmenleri, hak arama mekanizmalarını kullanmaya ve itirazlarını yapmaya çağıran Güneş, “İhtiyaç halinde dava süreçlerini yürüterek, yapılan bu haksızlıklara yargı yolu ile dur demeye davet ediyoruz. Sendika hukuk büromuz itiraz dilekçeleri ve dava başvuruları için hazırlıklarını tamamlamıştır. İhtiyaç duyanların şubelerimiz ile iletişime geçmeleri önemlidir” diyor ve son olarak ekliyor:
“Eğitim kurumlarının, iktidarın siyaseten müdahale ettiği birer arka bahçe haline getirilmesine seyirci kalmamız mümkün değildir. Eğitim Sen olarak bu adaletsizliğe karşı hukuki süreci sonuna kadar sürdüreceğimiz bilinmelidir. Tüm eğitim emekçilerini bu haksız ve hukuksuz uygulamaya karşı birlikte mücadeleye davet ediyoruz.”
TÜRKİYE’DE KAÇ PROJE OKULU VAR?
Dönemin Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, 2014 yılında kanun geçerken proje okullarının sayısının ‘3-5’i geçmeyeceğini’ söylemişti ancak durum öyle olmadı. CHP’li Suat Özçağdaş’ın Gerçek Gündem ile paylaştığı verilere göre proje okullarını sayısı ve dağılımları şöyle:
729 imam hatip lisesi, 468 mesleki ve teknik anadolu lisesi, 440 anadolu lisesi, 363 fen lisesi ve farklı türlerde 94 lise ile 54 ortaokul, 3 ilkokul ve 2 okul öncesi eğitim kurumu olmak üzere 2 bin 153 okul.
Proje okullarında 79 bin 286 öğretmen, 5 bin 318 yönetici görev yapıyor. Her yıl bu okullarda çalışan öğretmen ve yöneticilerin dörtte birinin görev süresi doluyor ve yeniden görevlendirilmeleri gerekiyor. Bu da yaklaşık 20 bin öğretmene denk geliyor.
AKP
CHP
Eğitim-Sen
Google Keşfet’te Dev Adım: Masaüstüne Taşınıyor
Çankırı’daki Facianın Korkunç Görüntüsü Ortaya Çıktı
Taksim-Kabataş Füniküler Hattında Seferler Durdu
Çamaşır Makinesindeki Küf İçin Etkili Temizlik Yöntemi: Sadece 20 Dakikada Temizleniyor
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***