HABER MERKEZİ – Federe Kurdistan Bölgesi’ne dönük saldırıların hedefinde “işgal” olduğunu söyleyen Dr. Kamuran Berwarî, “Bugün Kurdistan’da iki cephe var. Birisi ihanet, diğeri direniş cephesi. Herkes direniş cephesinde yer almalı” dedi.
Zap, Avaşîn ve Metîna’ya yönelik saldırılarını 17 Nisan 2022 tarihinden bu yana sürdüren Türkiye, son haftalarda Federe Kurdistan Bölgesi’ne yoğun bir askeri sevkiyat yapmaya başladı. Duhok’un Amêdiyê ilçe kırsalına yapılan sevkiyatın yanı sıra, bazı alanlara Türkiye tarafından kontrol noktaları kuruldu.
Federe Kurdistan Bölgesi’nde bulunan Demokrasi ve Siyaset Akademisi Başkan Yardımcısı Dr. Kamuran Berwarî, yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
‘TÜRKİYE KURDİSTANI İŞGAL ETMEK İSTİYOR’
Dr. Berwarî, Türkiye’nin Federe Kurdistan Bölgesi’nde bulunmasını “işgal” olarak nitelendirdi. Berwarî, “Türkiye, bir yandan buraya gelip bir daha dönmemeyi planlıyor, diğer yandan ise Başûr Kurdistan’ının coğrafyasını talan ediyor. Ormanlarını yakıyor, köylerini boşaltıyor, dağlarını bombalıyor. Yasaklı olan kimyasal silahları kullanıyor” dedi.
Türkiye’nin son bir haftada 150 TIR zırhlı ve askeri aracı Federe Kurdistan Bölgesi topraklarına taşıdığına dikkat çeken Berwarî, “Türkiye, PKK’yi bahane ederek burayı işgal ediyor. Bu tamamen boş bir safsatadır. Kimse buna inanmaz. Türkiye, PKK’nin varlığı gerekçesiyle Kurdistan’ı işgal edemez. Çünkü PKK, Kurdistani bir güçtür. Gerilla Kürt halkının çocuklarıdır” diye kaydetti.
Türkiye’nin Garê ve Metîna’ya gitmek istediğini belirten Berwarî, “Fakat tüm girişimler Musul’un işgaline yöneliktir. Türkiye’nin amacı Bakûr’dan Başûr’a, Şengal’den İran sınırına kadar bütün coğrafyayı insansızlaştırmaktır. Kürt halkının yaşam alanlarını yok etmek istiyor. Kürtlerin kendi topraklarına dönmemesini istiyor. Kürt halkının bunu iyi bilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Irak’ın yaşananlara dair sessizliğini eleştiren Berwarî, “Irak’ın sessizliği şunu gösteriyor; Mustafa Kazimi döneminde Türkiye ve KDP ile birlikte Kurdistan’ın özgürlüğünü isteyenlere ve Şiilere karşı kirli bazı planlar yaptılar. Ortadoğu’daki ateşi körüklemek istiyorlar. Irak Kurdistanı’nı ortadan kaldırmayı hedefliyorlar. Irak’ın bir kesimi de bu planın ortağıdır” diye konuştu.
‘KDP VARLIĞINI TÜRKİYE’YE BAĞLAMIŞ’
KDP’nin Türkiye ile işbirliğine değinen Berwarî, “KDP, kendi varlığını Türkiye’ye bağlamış durumda. Türkiye de KDP’yi besleyip destekliyor. Çünkü KDP’nin halk arasında hiçbir anlamı kalmamış. Seçimlerde KDP iktidara gelemez. Onun için KDP, Türkiye’nin askerlerinin Başûr’a geçip kendini korumasını ve varlığını sürdürmek için onaylıyor” dedi.
Federe Kurdistan Bölgesi’ndeki halkın yüzde 95’inin Türkiye’nin bu işgaline karşı olduğunu vurgulayan Berwarî, “KDP iktidarındaki kurumlar zulüm ile kendilerini sürdürüyorlar. Halka baskı kurup seslerini kısmaya çalışıyor. Kimsenin kamuoyuna konuşmasına izin vermiyorlar. Başûr’daki TV, gazete ve radyoları Türkiye’ye bağlamışlar. Buradan yapılan yayınlarla halkı kandırmaya çalışıyorlar” diye belirtti.
Berwarî, şöyle devam etti: “Gelinen aşama ihanetin en üst seviyesidir. Bugün Kurdistan’da iki cephe var. Biri ihanet cephesi, diğeri direniş cephesidir. Artık kimse arada kalamaz. Herkesin direniş cephesinde yer alması gerekiyor.”
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***