Açlık sınavı başarıyla geçildi
Mücadele sırasında Antepliler, düşmana karşı mücadele verirken kent bir süre kuşatma altında kaldığı için açlık ve yoklukla da ayrıca mücadele etti.
Geçmişten bugüne kentte kulaktan kulağa aktarılanlara göre, Kurtuluş Savaşı döneminde insanlar bir buğday tanesine bile ihtiyaç duydu. Kentin kurtuluş döneminde yaşadığı dile getirilen yoklukla mücadeleyi 5 yıl önce 103 yaşındayken vefat eden Hatice Köse, şöyle anlatmıştı:
“Biz o zamanlar çocuktuk. Bir buğday tanesine bile muhtaçtık. Annem bizi savaş döneminde bir süre kaleye götürmüştü. Kalede yiyecek bulamadığımız zamanlarda annem ot toplardı ve onları kaynatmaya başlardı. Anneme ‘Ne oldu:’ diye sorduğumuzda ‘Pişiyor’ derdi. Bu süreç biz uyuyana kadar devam ederdi. Ama bunları hiç dert etmezdik. Çünkü bilirdik ki vatan kurtarılacaktı.”
Şahin Bey, 28 Mart 1920’de Kilis yolunda Fransızlarla milis güçleri arasında Elmalı Köprüsü üzerinde çıkan çatışmada şehit düştü. Halkın çok sevip saydığı Şahin Bey’in şehit düşmesinin ardından, 1 Nisan 1920’de şehirde şiddetli bir harp başladı. Şehrin 27 mahallesine bir semt reisi tayin edildi ve Antep halkı 1 Nisan 1920’den 7 Şubat 1921’e kadar “Ölürsem şehit, kalırsam gazi olurum” diyerek Fransızlara karşı direniş gösterdi. Bu süre içerisinde yapılan kuşatma, Antep halkını açlık, sefalet ve mühimmat sıkıntısıyla karşı karşıya bıraktı.
Yaklaşık 10 ay süren ve kentin nüfusunun dörtte birine tekabül eden 6 bin 317 vatan evladının şehit verildiği çatışmalar sürerken, yapılan bu fedakarlıklara karşılık TBMM, Antep’e 8 Şubat 1921’de “Gazi” unvanını verdi.
25 Aralık’ta zafer geldi
Fransızlar Ankara Antlaşması’nın ardından 25 Aralık 1921’de şehri boşaltmaya başladı, 2 yıl süren işgalden sonra Gaziantep’ten zafer ve özgürlük nidaları yükseldi.
1921 yılındaki “Gazi” unvanından sonra, halkın Milli Mücadele’de gösterdiği takdire şayan hizmetlerinden dolayı TBMM tarafından, mücadeleden 87 yıl sonra 7 Şubat 2008’de çıkarılan 5734 sayılı kanunla Gaziantep’e “İstiklal Madalyası” verildi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***