İSTANBUL – Dev Yapı İş Sendikası, ağır şartlarda uzun saatler boyunca çalışmak zorunda kalan inşaat işçileri için ücretsiz Kürtçe ve İngilizce dil ile erbane kursları açacak.
Devrimci Yapı, İnşaat ve Yol İşçileri Sendikası (Dev Yapı İş), ağır şartlarda uzun saatler boyunca çalışmak zorunda kalan inşaat işçilerinin sanatsal aktivitelerde bulunabilmeleri ve sosyalleşebilmeleri için çeşitli kurslar açmaya hazırlanıyor. Sendikanın hazırlıklarını sürdürdüğü bu çalışma kapsamında ilk olarak Kürtçe ve İngilizce dil kursları ile Erbane kursu açılacak.
Kayıt başvuruları alınmaya başlanan kurslara, Kasım ayının son haftasında başlanacak.
Açılacak kurslar hakkında bilgi veren Dev Yapı İş Sendikası Genel Sekreteri Nihat Demir, inşaat işçileri için özgün bir çalışmaya imza atmak istediklerini dile getirdi.
KÜLTÜR VE SANAT BİR TOPLUMUN VARLIK VE YOKLUK SEBEBİ
Sendika olarak kültür ve sanata önem ve değer verdiklerini belirten Demir, kültür ve sanatın bir toplumun varlık ve yokluk sebebi olduğunu söyledi. Toplumların kendisini sanatla, kültürle ve dille var ettiğini ifade eden Demir, toplumun ya da bireylerin kendini geliştirmesi, çözümlemesi ve yansıtabilmesi için dil ve sanatın çok önemli olduğunu vurguladı.
Günümüzde sanat ve kültür alanlarının bir sorun haline geldiğini sözlerine ekleyen Demir, “Bizim iş kolumuzda insanlar kültür ve sanatsız bırakılmış durumda. İnşaat işçisi arkadaşlar geç saatlere kadar çalışıyor ve ekonomik anlamda da geçinemiyor. Bundan dolayı onlar için bir dil kursuna gitmek çok ağır bir bedel. Ayrıca hem para hem de zaman sorunu var. Biz de kendi sendikamızda belli kursları onlara vermek istedik. Gerçekten bir kurumun bir partinin ya da derneğin bu tarz çalışmalar yürütmesi güzel oluyor” diye belirtti.
‘FARKLI KİMLİK VE ZENGİNLİKLER YOK EDİLİYOR’
Türkiye’de tek dil, tek kültür, tek renk üzerinden siyaset yürütüldüğünün altını çizen Demir, farklı kimlik ve zenginliklerin yok edilmeye çalışıldığını söyledi. Bu anlamda sanatın önemine değinen Demir, “Dil, kültür, sanat bireyin ve toplumun ruhudur. Bunlar eksik olursa toplum da birey de yok olur veyahut benzeşir. O yüzden kültür, sanata çok önem gösteriyoruz. Çünkü kişinin kimliğidir. Ona ait olan sanat ve kültür, onu var eder. Onu özüne kavuşturur” ifadelerini kullandı.
Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mesela ben kendi geçmişime baktığımda okul yıllarımda çok zorlandım. Ben Kürdüm ve Kürtçe biliyordum. Öğretmen Türk ve Türkçe biliyordu. Biz hayata başlarken birbirimizi anlamadan başladık. İlkokul 5’e kadar ne ben öğretmeni anladım ne de öğretmen beni anladı. Öğretmen gururla kendi kimliğini ve kültürünü bana empoze ediyordu. Ama ben bu şekilde hep bir şiddet gördüm. Kendimi anlatamadığım için bu bir çatışmaya dönmüştü.”
ÖZE DÖNÜŞ
Demir, mevcut kültür ve sanat alanlarının tekelleştiğine, topluma karşı bir savaş aracı haline getirildiğini de dile getirdi. Demir, “Bunlar üzerinden toplum kutuplaştırılıyor, toplumlar birbirine kırdırtılıyor. Kültür, sanat varlıkken, bu yönde işlenmesi gerekirken, maalesef ki toplumu birbirine kırdırtmak üzerinden yürütülüyor. Bunun için elimizden geldiğince sendikamızda, yaşamımızda bireylerin özlerine dönmesi üzerinden tanımlıyoruz bu çalışmayı” dedi.
Dil, kültür ve sanat alanlarının yaratılmasının kolay bir şey olmadığını belirten Demir, bu çalışmaların “büyük bir emek” sonucu oluşabildiğini kaydetti. Herkesin bu emeğe saygı duyması gerektiğini vurgulayan Demir, “Dil, kültür, sanat da bir emektir. Bu emeğe karşı hunharca bir saldırı var. Aleviyi Sünnileştirmek, Kürdü Türkleştirmek, bir şeyi başka bir şeye benzetmek şeklindeki uygulamalar gerçekten insanlığa aykırı bir şeydir. Aynı zamanda ihanettir. Diline, kültürüne, sanatına sahip çıkmak hepimizin elinde ve hepimizin bunun için mücadele etmemiz lazım” diye konuştu.
İNŞAAT İŞÇİLERİNE ÇAĞRI
Demir, bütün inşaat işçilerine “Kendilerini yalnız hissetmesinler. Paramız, zamanımız yok demesinler. Biz o zamanı yaratmak için elimizden geleni yapıyoruz. Onlar da buyursunlar gelsinler. Birlikte bu çalışmayı yürütüp, biz de diğer insanlar gibi sosyalleşmeye, sanata, dilimize sahip çıkabiliriz” sözleriyle çağrısında bulunup, kurslara kayıt olmaya davet etti.
MA/ Ömer İbrahimoğlu
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***