Axios web sitesine göre Blinken, ABD’deki önde gelen Yahudilerle yaptığı toplantıda, Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdulrahman bin Casim es-Sani’yle yaptığı görüşmede Al Jazeera’nin yayın politikasını gündeme getirdiğini açıkladı.
Katar kraliyet ailesi tarafından finanse edilen Al Jazeera, editoryal bağımsızlığa sahip olduğu konusunda ısrar etse, yabancı hükümetler tarafından Katar monarşinin bir “soft power” aracı olarak görülüyor.
Al Jazeera’nin haberleri daha önce Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn hükümetleri tarafından “terörizmi teşvik etme” suçlamalarına maruz kalmıştı.
Geçtiğimiz hafta İsrail hükümeti, yayınlarının Hamas’ı desteklediği ve “kışkırtıcı” olduğu gerekçesiyle Al Jazeera’nın İsrail’deki ofisinin kapatılmasını da içeren acil durum tedbirlerini kabul etti. Tedbirlerin hâlâ İsrail güvenlik kabinesi tarafından nihai şekilde onaylanması bekleniyor.
Axios’un haberinde yer alan kaynaklardan birinin aktardığına göre Blinken, Şeyh Muhammed’den “El Cezire’nin haberlerinin İsrail karşıtı kışkırtmalarla dolu olması nedeniyle kanalın sesini kısmasını” istedi.
Blinken’in Al Jazeera’nın İngilizce yayınlarından ziyade Arapça yayınlarından bahsettiği düşünülüyor.
ABD ve Katar dışişleri bakanlıkları, konuyla ilgili herhangi bir yorumda bulunmadı.
Toplantının ardından Şeyh Muhammed’le birlikte düzenlenen basın toplantısında konuşan Blinken, gazetecilere “(Katar’da) Hamas’la işlerin artık her zamanki gibi yürüyemeyeceğini” söylemişti.
Hamas’ın kaçırdığı rehinelerin serbest bırakılmasına yönelik müzakerelerde kilit rol oynayan Katar, Hamas’ın eski lideri Halid Meşal’e ve şu anki lideri İsmail Haniyye’ye ev sahipliği yapıyor. Meşal, İsrail’in, Ürdün’ün başkenti Amman’da düzenlediği suikast girişiminden sağ kurtulduktan iki yıl sonra, 1999’da Kral Abdullah tarafından Ürdün’den sınır dışı edildikten Katar’a taşınmıştı.
Bu hafta Al Jazeera’nın Gazze’deki baş muhabiri Wael al-Dahdouh’un ailesi İsrail’in hava saldırısında hayatını kaybetti. Aile, İsrail’in 13 Ekim’de Gazze’nin kuzeyinde yaşayanların evlerine terk etmesine yönelik uyarısının ardından taşındıkları Nuseyrat mülteci kampına düzenlenen hava saldırısında öldü.
Bir diğer Al Jazeera muhabiri Shireen Abu Akleh, geçen yıl Batı Şeria’daki bir İsrail operasyonu hakkında haber yaparken vurularak öldürülmüştü. Başlangıçta Abu Akleh’in Filistinlilerin açtığı ateş sonucu öldürüldüğünü söyleyen İsrailli yetkililer, daha sonra askerlerinden birinin onu vurmuş olma ihtimalinin “yüksek” olduğunu itiraf etti. Forensic Architecture ve Filistinli insan hakları grubu El-Hak tarafından yürütülen ortak soruşturmada Abu Akleh’in “kasten” öldürüldüğünü iddia edildi. Soruşturma sonrasında Al Jazeera, Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne resmi bir şikayette bulundu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***