– Güney Amerika ülkesi Şili’de diktatör Augusto Pinochet döneminde doğar doğmaz kaçırılan ve Amerika Birleşik Devletleri’nde büyüyen 42 yaşındaki Jimmy Lippert Thyden adlı avukat, biyolojik annesiyle ilk kez buluşmak için binlerce kilometre yol kat ederek annesinin memleketi Valdivia’ya gitti.
‘OĞLUNUN CESEDİNİ YOK ETTİK’ DEMİŞLER
Lippert Thyden, ‘MyHeritage.com’ adlı internet sitesi ve 17 yıllık diktatörlük döneminde ayrı düşmüş insanları yeniden bir araya getirmeye yardımcı olan Şilili sivil toplum kuruluşu (STK) ‘Arıyoruz’ (Nos Buscamos) aracılığıyla yapılan DNA takibi sayesinde ailesiyle yeniden bağlantı kurdu. ABD’de büyüyen 42 yaşındaki avukat, annesiyle ilk kez buluşmak üzere eşi ve iki kızıyla birlikte uçaktayken çektiği TikTok videosunda “Benden haberi yoktu çünkü beni doğduğumda aldılar ve ona öldüğümü söylediler” dedi. “Cesedimi istediğinde, ona cesedimi yok ettiklerini söylemişler” diye ekleyen Thyden, “Bu yüzden birbirimize hiç sarılmadık, hiç kucaklaşmadık” dedi.
ANNESİNİN MEMLEKETİNE GİTTİ
Şili’nin başkenti Santiago’nun yaklaşık 740 kilometre güneyinde, annesinin memleketi Valdivia’da elinde bir buket çiçekle bir caddede yürüyen Lippert Thyden, biyolojik annesi Maria Angelica Gonzalez’e gözyaşları içinde sarıldı ve onu sevdiğini söyledi.
‘DİKTATÖRLÜK DÖNEMİNDE KAÇIRILAN ÇOCUKLAR 10-15 BİN DOLARA SATILDI’
Pinochet’nin 1990’da sona eren iktidarı sırasında binlerce insan kayboldu ve on binlercesi işkence gördü. Nos Buscamos’un kurucusu Constanza del Rio, kendi biyolojik ailesi hakkında bilgi bulamayınca bu örgütü kurduğunu ifade etti. STK, yaklaşık 400 kişinin aileleriyle yeniden bağlantı kurmasına yardımcı olmayı başardığını söylüyor. Del Rio, “Bu vaka, diktatörlük ve demokrasi dönemlerinde yaşanan yüzlerce ya da binlerce çocuk kaçakçılığı vakasından biri” dedi. STK’nin kurucusu, “Bu çocuklar ölü olarak ilan edildi ve 10 bin ya da 15 bin dolar karşılığında yabancılara satıldı” ifadelerini kullandı. (DIŞ HABERLER)
Kaynak:
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***