6 Şubat Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi merkezli 7,7 büyüklüğünde ve ardından Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesi merkezli 7,6 büyüklüğünde iki deprem meydana gelmişti. Depremler 14 milyondan insanın yaşadığı Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ’da 45 binden fazla ölüme yol açtı.
Depremin beşinci ayında SHD İskenderun’da inceleme yaptı ve bölgedeki vatandaşlarla görüştü.
SHD’nin hazırladığı rapor şöyle:
”Gezdiğimiz tüm konteyner kentlerde hemen hemen benzer sorunlar yaşanıyor. Yağmur yağdığında çatı ve pencerelerden su akıtıyor. Banyo yapınca diğer odalara su sızıyor. Lavabolar sızdırıyor. Konteynerlerin zeminleri sallanıyor. Bazı zeminlerde çökme var. İnternet ciddi bir sıkıntı (ATAKAŞ ve İGSAŞ’ta hiç yok, ARKAS, Üsküdar Konteyner Kentlerinde sadece belirli yerlerde çekiyor). Üsküdar Konteyner Kenti’nde konuştuğumuz bir yurttaş sağlık ocağında internet olmadığı için hasta çocuğuna ilaç yazdıramadığını belirtti. Kanalizasyonun boşaltılması için beton kazılmış ve öyle bırakılmış. Kanalizasyon sürekli tıkanıyor ve her hafta çekiyorlar (ARKAS).
Bürokratların ziyaret ettiği kentlerin sorunları daha hızlı çözülüyor
Konteyner kentlerde yaşayan yurttaşlarımız; hizmet, ihtiyaç malzemelerinin dağıtılması vb. sorunların çözümünde eşit bir şekilde davranılmadığını düşünüyor. Bazı konteyner kentlerin kayrıldığı ve adil davranılmadığı kanısındalar (erzak dağıtımı konteyner kentlere göre farklılık gösteriyor, bazılarınaysa verilmiyor). Bir yurttaşımızın belirttiğine göre kente gelen bürokratlar (milletvekili, bakan) en çok Üsküdar Konteyner Kenti’ni ziyaret ediyor ve bu nedenle o konteyner kentin sorunları daha hızlı çözülüyor. Bazı konteyner kentlerde su arıtma cihazı varken bazılarında yok ve vatandaşın su ihtiyacını karşılamak konusunda eksik kalınıyor.
Sadece bakanın ziyaret ettiği çocuklara bisiklet dağıtıldı
Örnek: Sağlık Bakanlığı tarafından bayram öncesi 8-12 yaş arasındaki çocuklara sadece Üsküdar Konteyner Kenti’nde bisiklet dağıtılmış. Diğer konteyner kentte kalan çocuklar bu durum karşısında ağlayarak babalarından bisiklet istemişler. Maddi durumu iyi olan aileler çocuklarına kendi imkanlarıyla bisiklet alırken durumu iyi olmayan aileler alamamışlar. Görüştüğümüz aileler çocuklar arasında bu ayırımcılığın neden yapıldığını soruyorlar.
Örnek: Üsküdar konteyner kentinde çöp konteynerleri yaygınken ARKAS Konteyner Kenti’nde çöp konteynerleri bir noktaya (kapı girişine) konmuş. Bu durumda yurttaşlar çöplerini dökebilmek için yürümek zorunda kalıyorlar. Yaşlılar ve hastalar zor durumda kalıyorlar.
Kızılay’ın kurban eti eşit dağıtılmadı
Örnek: Sadece Koç konteynır kentinin her konteynırının önünde gölgelik var. Diğer konteyner kentlerde yok. Yurttaşlar tüm günü konteyner içinde geçirmek zorunda kalıyorlar. Dışarı ancak güneş gittikten sonra çıkabiliyorlar.
Örnek: Yurttaşlar Kızılay’ın dağıttığı dondurulmuş kurban etinin eşit bir şekilde dağıtılmadığını belirtiyor. Mesela Üsküdar Konteyner Kenti’nde kurban eti dağıtılırken Koç Konteyner Kenti’nde dağıtım yapılmamış.
Örnek: Sadece Koç konteynır kentinde sineklik var diğerlerinde yok. Kimi yurttaşlar kendi imkânlarıyla sinekten korunmak amacıyla sineklik taktırıyorlar.
Hijyen sorunu
Dağıtılan hijyen malzemeleri (çamaşır suyu, deterjan, bulaşık deterjanı, ıslak mendil) yetersiz kalıyor. Dışarıdan parayla almak zorunda kalıyorlar. Kadın pedi dağıtımı yapılmıyor. ATAKAŞ Konteyner kentinde kadın ve erkek için iki farklı hijyen paketi dağıtımı yapılıyor. Ama her konteyner sadece ya erkek ya kadın hijyen paketi alabiliyorlar.
Çamaşır yıkama her konteyner kentte farklılık gösteriyor. ATAKAŞ Konteyner Kenti’nde çamaşırhane yeni kurulmuş ve her konteyner yalnızca haftada bir kere çamaşır yıkayabiliyor. KOÇ Konteyner kentinde 08.00 – 17.00 arası çamaşırhane açık ve deterjanı yurttaşlarımız kendi imkanlarıyla sağlıyorlar. ARKAS’ta çamaşırhane saat 16.00’da kapatılıyor. Bu durum çalışanlar için sorun yaratıyor. Üsküdar Konteyner Kenti’ndeki yurttaşlar kirli çamaşırları görevlilere veriyorlar. Görevliler kendileri yıkıyorlar ve deterjanı yetkililer temin ediyorlar.
Yemekler eşit değil, kahvaltılıklar bozuk
Bazı konteyner kentlere sadece akşam, bazılarına ise sabah-akşam yemek veriliyor. Yurttaşlarımız dağıtılan yemeklerden memnun değil. ARKAS Konteyner Kenti’nde kalan bir yurttaşımız yemekle birlikte verilen ekmeklerin bayat bazılarının taşlaşmış olduğunu belirtti. Yemeklerden şikayet eden bir yurttaşımıza yetkili “Siz buna şükredin” demiş. Bazı yurttaşlarımız yemeklerini kendileri yapıyorlar. ATAKAŞ Konteyner Kenti’nde kahvaltılık aylık dağıtılıyor, bazı kahvaltılıkların bozulmuş ve ekşimiş olduğu belirtiliyor. İGSAŞ Konteyner kendinde sabahları kahvaltı dağıtımı kesilmiş. Artık sadece çorba dağıtımı yapılıyor. Aileler çocuklarının ve kendilerinin her sabah çorba içmekten bıktıklarını söylüyorlar.
Konteynerlerde yaşanan bazı aksaklıklar için tamirat sorunu var. Teknik eleman bulmakta zorlanıyorlar. Yetkililere gittiklerinde yetkililer başka yetkilileri işaret ediyor. Örneğin şofbeni yanmış bir yurttaşımız dışarıdan bir tamirci getirtip kendi yaptırmak zorunda kalmış. Maddi durumu görece iyi olanlar kendi konteynerlerini yaşanabilir hale getirmek için tuvaletini ve dolabını kendi yaptırıyor.
Yeterli miktarda içme suyu dağıtılmıyor. İçme suyu dağıtımı sınırlı sayıda ve seyrek aralıklarla yapılıyor. İki kişilik bir aileye de beş kişilik bir aileye de aynı miktarda su veriliyor. Bu durumda kalabalık olan aileler ihtiyaç duydukları içme suyunu dışarıdan temin ediyorlar. Yurttaşlarımız sık sık su kesintisinin yaşandığı belirtiliyor.
Yazın gelmesiyle birlikte sinek, haşere ve yılan sorunu yaşanıyor. Düzenli ilaçlama yapılmıyor. ARKAS Konteyner Kenti’nde yaşayan yurttaşlarımız farelerin cirit attığını belirtiyor. Benzer sorunlar diğer konteyner kentlerde de ifade edildi.
Yetkililerden depremzedelere: Başınızın çaresine bakın
Okulların kapanmasından dolayı çocuklar tüm zamanlarını konteyner kentte geçirmek zorunda kalıyorlar. Aileler, çocuklar için yeterli oyun alanları, parklar ve sosyal aktivite istiyorlar.
Yurttaşlarımız sorunları için gittikleri yetkililerden de şikayetçi. Yetkililerin kendileriyle yeterince ilgilenmediğini, sorunların çözümünün uzun sürdüğünü, kendilerine sert ve kaba davranıldığını, belirtiyorlar. Örneğin bir yurttaşımız bir yetkilinin kendisine “Şükredin oturun, şikayet için gelmeyin” dediğini söyledi. Bir başka yurttaşımız WhatsApp grubuna bir yetkilinin “Akşam yağmur yağabilir başınızın çaresine bakın” diye bir mesaj gönderdiğini belirtti.
Gezdiğimiz konteyner kentlerden sadece bir tanesinde (Üsküdar) aktif bir sağlık ocağı ve önünde ambulans var. Diğerlerinde ya aktif değil ya da yok. Psikososyal destek kurumu ise sadece bir tanesinde var (Üsküdar). ARKAS Konteyner Kenti’nde yaşlı hastalara hasta bezi dağıtılmıyor. Ayrıca yaşlı hastalar için özel bir ilgi gösterilmiyor.
Gezdiğimiz konteyner kentler arasında sadece Üsküdar Konteyner Kenti’ndeki konteynerlerde yangın tüpüne rastladık.
Konteyner kentler içinde motorlu taşıtlara müsaade edilmesi tüm gün sokakta oynayan çocuklar için tehlike arz ediyor. Bu yüzden Üsküdar Konteyner Kenti’ne araba girişi yasaklanırken aynı yasak diğer konteyner kentlerde uygulanmıyor. Üsküdar Konteyner Kenti’nde arabalar yasaklanırken motorların geçişine izin veriliyor. Genel olarak konteyner kentlerdeki motorlu taşıt trafiği ailelerin çocukları için endişelenmelerine neden oluyor.
Konteyner kentlerde yaşayan yurttaşlarımız var olan durumlarından şikayetçi ve geleceklerinin belirsizliğinden dolayı genel olarak kaygılılar. Hiçbir yetkili yurttaşlarımıza gelecekleri konusunda (kalıcı-geçici konutlara ne zaman geçecekleri) net bir şey söyleyemiyor.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***