ANKARA – Türkiye’de ana muhalefet partisi CHP, yurtdışı seçim sonuçlarını “başarısızlık” olarak kabul ederek, dernekler kurularak birlik çatısı altında Almanya başta olmak üzere Avrupa ülkeleri ve ABD’de parti örgütlenmesi kararı aldı.
CHP’de yeni Merkez Yürütme Kurulu’nda (MYK) bugün yapılacak üçüncü toplantıyla, kurultay hazırlığının yanısıra gündemdeki ve partideki son gelişmeleri ele alınacak.
İlçe ve il düzeyindeki teşkilat yenilenmesini sağlayacak kongre süreçleri ardından en geç 15 Ekim sonrasında genel merkez düzeyinde kurultay aşamasına geçilecek.
Dolayısıyla CHP 38’inci Olağan Kurultayı’nın parti tüzüğü değişikliğini içerecek şekilde Ekim ayında yapılması mümkün, ancak karar parti üst yönetimine ait.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, saat 13.00’te başlaması öngörülmesine karşın saat 14.00’te başlayacak MYK öncesinde, sürpriz şekilde Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve beraberindeki heyet ile bir araya geldi.
Özdağ’ın “CHP’deki kaygan zemin” iması
Ümit Özdağ, kısa süreli görüşme sonrasında kameralar karşısına geçti. Özdağ, “Sayın Genel Başkan seçim sürecinde Zafer Partisi’ni iki kez ziyaret etmişti ve önemli görüşmeler yapmıştık. Seçimlerden sonra bir değerlendirme imkanımız olmadı. Ben de kendisinden geçen hafta randevu rica ettim ve bu değerlendirmeyi hem de iade-i ziyarette bulunmak istedim. Güzel bir ziyaret oldu. İçeriye girerken Sayın CHP Sözcüsü (Faik Öztrak’ı kast ediyor), ‘Aman dikkat edin yerler kaygan burada’ dedi. Biz de gülümsedik sağlam bastığımızı söyleyerek yukarıya çıktık” dedi.
Ev sahibi Kılıçdaroğlu ise, “Sayın Genel Başkanla güzel bir görüşmemiz oldu. İki siyasetçi yan yana gelirse ne konuşur? Doğal olarak Türkiye’nin sorunlarını, Ortadoğu’yu, dünyadaki gelişmeleri hep beraber değerlendirdik. Seçimleri, seçim sonuçlarını, yerel yönetimleri, yerel yönetim seçimlerini birlikte değerlendirdik” açıklaması yaptı.
Kemal Kılıçdaroğlu, “Yerel seçimlerde işbirliğini konuştunuz mu?” sorusunu ise yanıtsız bırakmayı tercih etti. Ancak Özdağ, son dönemde Millet İttifakı’nın altılı işbirliği yerine, özellikle DEVA Partisi ile Gelecek Partisi’nin yerine CHP ile İYİ Parti’nin Zafer Partisi ile işbirliği yapması gerektiği yönündeki görüşlerini ifade ediyordu. Dolayısıyla Özdağ ve Zafer Partisi’nin CHP’yle yerel seçimlerde işbirliği talebi söz konusu.
“Başarısızlık olduğunu itiraz etmeden kabul ediyoruz”
Yeni MYK’da yurtdışı örgütlenmeden sorumlu genel başkan yardımcısı görevindeki Tahsin Tarhan ise, 14 Mayıs’ta hem Cumhurbaşkanı Seçimi hem de 28. Dönem TBMM Seçimi’nde ve ardından 28 Mayıs’ta ikinci turda yurtdışı sandıklardaki sonuçları değerlendirerek, “Yurtdışında seçmenlerden aldığımız oy oranı başarısızlık olarak ortaya çıkmıştır. İtiraz etmeden bunu kabul ediyoruz” yorumunu paylaştı.
Yurtdışında seçmen kütüğüne kayıtlı 3 milyon 416 bin seçmen bulunduğunu anımsatan Tarhan, şunları söyledi:
“Yurtdışındaki seçmenlere oy kullanma hakkı tanınmasına rağmen doğrudan yurtdışı milletvekilliği sandalyesi ile onlara kendilerini temsil hakkı tanınmamış olması da seçimlere katılım oranını düşürüyor. Yurtdışında en zor olan seçmeni sandığa taşımak olduğu için oy kullanma oranı düşüş gösteriyor. Bu kayıtlı seçmenlerden ilk turda (14 Mayıs’ta) 1 milyon 691 bin 531 seçmen sandığa gitmiş görünüyor. Bu oy kullanan seçmenlerden yüzde 57,47’si Erdoğan’a (Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı) oy verirken, yüzde 39.57’sı Kılıçdaroğlu’na oy vermiş. AK Parti yüzde 44, CHP ise yüzde 24,4 oy almış yani büyük fark yemişiz. Aradaki farkı kapatmamız gerekiyor. Sandığa gitmeyenlere baktığımızda CHP’li seçmen tabanı olduğunu görüyoruz. Hedefimiz yurtdışında öncelikli olarak aradaki farkı kapatarak, AK Parti’nin önüne geçmek.”
Sahibi olduğu sanayi kuruluşunda yönetim sistemi kurduğu için CHP’nin yurtdışı örgütlenmesinde de sistem kurulmasına ihtiyaç olduğunu düşündüğünü belirten Tarhan, “Örneğin Almanya’da 21 temsilcimiz var. Dünya genelinde 47 temsilcimiz var. Ancak Almanya’da oradaki yasal mevzuata uygun şekilde birlik/federasyon kurulmasını öngörüyoruz. Yurtdışında seçmenleri sandığa taşıyabilecek parti örgütlenmesini, o ülkelerdeki yasal mevzuat dikkate alınarak dernekler aracılığıyla yapabileceğiz. Dernekleri birlik/federasyon yapısına bağlı şekilde parti örgütlenmesini yönetmek istiyoruz. Siyasi temsilcilerimiz doğrudan genel başkan düzeyinde CHP’nin lobicilik faaliyetlerini, uluslararası ilişkilerini ve parti tanıtım faaliyetlerini yürütmeye devam edecektir. Ancak birlikler ise seçmen tabanı örgütlenmesini sağlayabilecektir. Örneğin ABD’deki siyasi temsilcimiz genel başkanımıza bağlı olsun ama ABD’de birlik kurulmasıyla örgütlenme gerektiğini düşünüyoruz. Mesela Belçika’da birlik çalışmamız var. ABD’de eyaletlerde temsilciliklerle tepede de birlik yapılanması olabilecek” diye konuştu.
Tarhan, CHP’nin yurtdışında seçmenlerce oy kullanma eğilimleriyle ilgili özel yaptırdığı araştırması olmadığını belirterek, “Çünkü bizim oradaki örgütlenmemiz bugüne kadar gönüllülerce çalışma yürütülmesiyle ilerliyor. İktidar ise, devlet imkanlarıyla hareket ediyor. TİKA, Yunus Emre Vakfı gibi kuruluşlar ile kamu kaynakları üzerinden yurtdışında örgütlenmesini gerçekleştiriyor, daha iyi organize oluyor. Örneğin ABD’de Atlanta’daki bir seçmen oy vermek için 8 saat uzaklıktaki Miami’ye gitmek zorunda. Bu da örgütlenme olmadığında güç oluyor” tespitini de aktardı.
CHP’de gözler Ekim ayındaki kurultay olasılığında
Bu arada CHP’de gözler, en geç 15 Ekim’de ilçe ve il düzeyindeki teşkilatlanma yenilendikten sonra genel başkan ve genel merkez yönetimi düzeyinde nasıl değişim olacağına çevrildi.
Bu konuda CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun, Mart 2024’teki yerel seçimlere kadar genel başkanlık görevini sürdürmesi gerektiği görüşü ile kurultayda liderliği devretmeli görüşü arasında çatışma sürüyor.
CHP Grup Başkanı Özgür Özel, genel başkanlık görevini üstlenmeye hazır olduğunu mesajını vermeye devam ederken, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ise, yeniden yerel seçimlerde belediye başkan adayı mı olacak yoksa CHP liderliğini üstlenme hamlesi mi yapacağı konusunda “Hiçbir şey olmamış gibi davranamayız” yönündeki ortak ifadeyi kullanıyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tahsin Tarhan da bugünkü sohbette, “Kurultaya gideceğiz. Onun için şu an CHP’de herkes değişimden bahsediyor, ‘değişmeli’ diyor. Doğru. Seçmen tabanı isteğiyle bu doğrultuda bir öz eleştiri yapmamız gerekiyor. Çünkü bu seçim çok çok yüksek bir beklenti vardı: CHP kazanacak, Millet İttifakı iktidar olacak diye. CHP’nin kurultayında öz eleştiriyi verilecek. CHP genlerini yenilemeli. Genlerini yenilenmeli yani kan akımı akışı daha iyi olmalı. Kalbe daha iyi kan pompalamalı” dedi.
Bu noktada Tarhan’a Kılıçdaroğlu kast edilerek, “Peki vücudun beyni de değişmedi mi?” sorusu sorulurken, Tarhan “Kurultayda karar verilecek” mesajını verdi. Tarhan İsmet İnönü’yü de anımsatarak, CHP’nin tarihinde genel başkan değişiminin ancak kurultay günü gerçekleştiğini sözlerine ekledi.
