Remzi BUDANCİR
DİYARBAKIR – İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi 2022 Yılı İnsan Hakları İhlalleri Raporunu açıkladı. 2022 yılını kapsayan raporda yaşam hakkı başta olmak üzere bir çok başlıkta yaşanan ihlallere ilişkin veriler yer aldı.
İHD Diyarbakır Şubesinde düzenlenen basın toplantısında konuşan İHD Genel Başkan Yardımcısı Rehşan Bataray Saman, ihlallerin uygulanan güvenlikçi politikalardan kaynaklı olduğuna dikkat çekti.
KÜRT MESELESİ, FİİLİ OHAL REJİMİ UYGULAMASI
‘Kürt Meselesi’ odaklı sürdürülen otoriter devlet-hükümet politikaları sonucunda 2022 yılında fiili OHAL rejimi uygulamaları ile hak ihlallerinin artış gösterdiği tespitinde bulunan Saman, şöyle konuştu:
“Şiddete dayalı bu politikalar ile ırkçı yaklaşımlar, ayrımcı uygulamalar ve cinsiyetçi yaklaşımlar derinleşmiş; bölgede özellikle kolluk görevlilerinin faili olduğu birçok yaşam hakkı ihlali gerçekleşmiştir. Kürt meselesi ile birlikte süre gelen çatışma ortamı, Türkiye’nin iç ve dış politikadaki istikrarsızlığını devam ettirmiştir. Çatışmaların sonlandırılmasına yönelik diyalog ve müzakere yöntemlerinden gün geçtikçe uzaklaşılmıştır. Soruna güvenlik odaklı ve askeri yöntemlerle yaklaşım sonucu, bölgede toplumsal yaşamı tümüyle etkileyen ağır bir çatışma bilançosu ortaya çıkmıştır. “Sınır ötesi” ne gönderilen silahlı insansız hava araçları (SİHA) ve uçaklar ile yapılan saldırılarda sivillerin yaşamını yitirmesine neden olan birçok yaşam hakkı ihlalinin yaşandığına dair bilgiler, 2022 yılında da uzun süre kamuoyu gündeminde yer almıştır” dedi.
‘2022 YILI İNSAN HAKLARI AÇISINDAN ZORLU BİR YIL OLDU’
2022 yılında “kişi güvenliği ve özgürlüğü”, “örgütlenme özgürlüğü”, “düşünce ve ifade özgürlüğü” haklarına yönelik baskılar sonucu haksız gözaltı ve tutuklamaların artarak devam ettiğini vurgulayan Saman, ihlalleri şöyle sıraladı:
“Birçok vatandaş muhalif kimliklerinden dolayı ekonomik-sosyal haklarından mahrum bırakılmıştır. Özellikle Kürt siyasetçi ve hak savunucuları; “yasadışı örgüt üyeliği”, “yasadışı örgüt propagandası yapmak”, “yasadışı örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” gibi ağır suçlamalar ile karşı karşıya bırakılmışlardır. Bölgede siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri tarafından düzenlenmek istenen toplantı ve gösteri yürüyüşleri ile basın açıklamaları ise valiliklerin eylem ve etkinlik yasağı kararı veya gayri resmi talimatlarla kolluk görevlileri tarafından birçok kez engellenmiştir. 2022 yılı insan hakları ve diğer örgütler için de zorlu bir yıl olmuştur.”
HDP HAKKINDA KAPATMA DAVASI
Konuşmasında siyasal partilere yönelik baskılara da değinen Saman, muhalif kesimlerin örgütlenme şansı bulamadığına dikkat çekerek, HDP’nin hakkında kapatma davası açıldığını hatırlattı. Saman, “Tarafsızlığı ve bağımsızlığı konusunda tartışmaların odağı olan yargı erki, siyasal rejimin yargı kurumunu siyasallaştırması ile paralel olarak, siyasi parti kapatma yöntemine başvurması ile Kürt meselesini de çözümsüz bırakmaktadır” dedi.
İHLALLERİ DUYURAN GAZETECİLER HEDEFTE
Bölgede hak ihlallerini kamuoyuna duyuran Kürt gazetecilerin 2022 yılında da soruşturma, gözaltı ve tutuklamalar ile yargı tacizine maruz bırakıldığını belirten Saman, “8 Haziran 2022 tarihinde ev ve işyerlerine yapılan baskın ile 21 Kürt basın emekçisi gözaltına alınmış; 16 gazeteci hakkında tutuklama kararı verilmiştir. Gazetecilere yönelik “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası” gibi suçlamalar yöneltilmiştir. Gazetecilerin mesleki faaliyetleri suç konusu yapılmış; halkın haber alma hakkı, basın özgürlüğü ve kişi özgürlüğü ile güvenliği hakkı ihlal edilmiştir” diye konuştu.
KÜRT MESELESİNDE BARIŞÇIL ÇÖZÜM FIRSATI
Hak ihlallerinin Kürt meselesi bağlamında güvenlikçi politikaların uygulanmasından dolayı artarak devam ettiğini hatırlatan Saman, hak savunucuları olarak Kürt meselesinin her zaman demokratik, barışçıl ve adil çözümünü savunduklarını söyledi. 14 Mayıs’ta yapılacak seçimin yeni bir fırsat sunabileceğini belirten Saman, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye’de 2023 yılında gerçekleşecek olan seçimlerin de katkısı ile devletin kuruluşunun yeni yüzyılına girilirken, Kürt meselesinin barışçıl bir çözümün sağlanması fırsatı bulunmaktadır. O nedenle, bu imkanın açılması adına çatışmaların hemen şimdi durması talebimizi yeniliyoruz. Devlet erkinin, yüzyıl boyunca faili olduğu ağır hak ihlalleriyle yüzleşmesi, özür ve tazmin yoluna başvurması gerekmektedir. Bir denetim mekanizmasına da dönüşen hak savunuculuğunun özneleri olarak bizler, insan hakları ihlallerinin meydana gelmesine sebebiyet veren hatalı devlet ve hükümet politikalarına karşı etkili bir savunuculuk faaliyeti içerisinde olacağız.”
ALTI KİŞİ KOLLUK GÜCÜ KURŞUNUYLA ÖLDÜ
Ardından İHD Bölge Temsilcisi Tahir Saçaklı, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi 2022 Yılı İnsan Hakları İhlalleri Raporunun Bilançosunu paylaştı. Raporda yer alan ihlallerden öne çıkanlar şunlar:
2022 yılında bölge kentlerinde “keyfi öldürme”, “silah ve orantısız güç kullanma”, ve “Yargısız infaz” yaşandı. Bölge kentlerinde kolluk güçleri tarafından açılan ateşle altı kişi öldü, 14 kişi çeşitli şekillerde yaralandı. Köy korucuları tarafından açılan ateş sonucu bir korucu ve bir kişi öldü, bir kişi yaralandı. Faili kolluk görevlileri olan ölümlerde genellikle “Dur ihtarına uymama” gerekçesi öne sürüldü. Faili meçhul adli saldırılar sonucu en üç kişi öldü.
-Hak ihlalleri hapishanelerde de sürdü. Bölge hapishanelerinde 13’ü intihar iddiası ile sekizi çeşitli hastalıklar nedeniyle 21 mahpus öldü. Gözaltında bulanan bir kişinin intihar ettiği ileri sürüldü.
ASKER-POLİSİN ŞÜPHELİ ÖLÜMÜ
-Ölümler sadece sivillerle sınırlı kalmadı. Bölge kentlerinde en az sekiz asker-polis şüpheli şekilde öldü. Asker ve polislerin intihar ettikleri ileri sürüldü. Resmi hata ve ihmaller sonucu iki kişi ölürken en az 329 kişi yaralandı.
SINIR ÖTESİ: 381 KİŞİ ÖLDÜ
-Bölge kentlerinde ve sınır ötesi yaşanan çatışmalarda en az 114 kolluk görevlisi öldü, 59 kolluk görevlisi de yaralandı. Aynı çatışmalar sonucu en az 267 silahlı militan öldü. Dokuz sivil ölürken, 34 sivil yaralandı. Üç kişi silahlı örgüt militanlarının saldırısı sonucu öldü.
-Sınır hatlarında iki kişi donarak, üç kişi vurularak öldü, iki kişi vurularak yaralandı. Mayın patlamaları sonucu dört yetişkin ve üç çocuk yaralandı.
-Bölge kentlerinde 16 çocuk, 51 kadın, 21 erkek olmak üzere; en az 88 kişi şüpheli bir şekilde öldü.
ÇATIŞMALI ORTAMDA MEYDANA GELEN İHLALLER
-Bölgede 10 kent ve bağlı 25 ilçe sınırlarında bulunan yüzlerce alanı (en az 440 alan) kapsamına alacak şekilde 15 defa özel güvenlik bölgesi ilan edildi. İki kente bağlı 14 köyü kapsamına alacak şekilde beş defa sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Bir köyde yaşayan 35 aile, asker baskısı ile göç etmek zorunda kaldı. İki kente bağlı dört kırsal bölgede orman yangını çıktı. Örgüt militanlarına ait üç cenaze ailelerine teslim edilmedi. Beş kente mezarlıklar altı kez tahrip edildi. Kente üç toplu mezar iddiası ile insana ait kemikler bulundu.
KADINLARIN YAŞAM HAKLARINA YÖNELİK İHLALLER
-Sekiz kadın intihar etti, iki kadın intihar teşebbüsünde bulundu. Aile içi şiddet sonucu 39 kadın öldü, 17 kadın yaralandı, bir kadın alıkonuldu. Toplumsal alanda uğradığı saldırı sonucu 18 kadın öldü, 16 kadın yaralandı. Toplumsal alanda en az beş kadına yönelik cinsel saldırı, 28 kadına yönelik şantaj ve tehdit gerçekleşirken, en az iki kadın fuhuş yapmaya zorlandı.
ÇOCUKLARIN YAŞAM HAKLARINA YÖNELİK İHLALLER
-Sekiz çocuk intihar etti, dört çocuk intihar girişiminde bulundu. Aile içi şiddet sonucu sekiz çocuk öldü, üç çocuk yaralandı, iki çocuk cinsel istismara maruz kaldı. Toplumsal alanda şiddet sonucu sekiz çocuk öldü, altı çocuk yaralandı. Toplumsal alanda en az 260 çocuk cinsel istismara maruz kaldı, iki çocuk fuhuş yapmaya zorlandı, bir çocuk ise alıkonuldu.
İŞKENCE YASAĞINA YÖNELİK İHLALLER
-Bölgede en az 15 kişi gözaltında, 178 yurttaş gözaltı yerleri dışında (sokak, ev baskını) işkence ve kötü muameleye maruz kalırken, en az 42 mahpus hapishanelerde işkence ve kötü muameleye maruz kaldı.
KİŞİ ÖZGÜRLÜĞÜ VE GÜVENLİĞİNE YÖNELİK İHLALLER
-Bölge kentlerinde en az 110’nu çocuk 2 bin 143 kişi gözaltına alındı. Biri çocuk en az 194 kişi tutuklandı. En az iki kişi hakkında ev hapsi kararı verildi. Bölgede en az bin 109 ev/iş yeri baskına uğradı.
DÜŞÜNCE VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ
-Bölge kentlerinde yapılmak istenen 14 etkinlik yasaklandı. İki gazete ve bir kitap sayısına kolluk görevlilerince el konuldu. Dört basın yayın kurumu baskına uğradı. 26 soruşturma dosyasında 136 kişi hakkında soruşturma başlatıldı. 16 dava dosyasında 76 kişi hakkında dava açıldı.
-Aralarında siyasetçi, gazeteci ve kamu emekçilerinin bulunduğu 40 dosyada 127 kişi hakkında değişik hapis ve para cezaları verildi. 14 siyasi parti binası, üç dernek saldırı veya baskına uğradı. Bir dernek hakkında kapatma istemiyle dava açıldı.
-Kolluk görevlileri tarafından en az 19 toplantı ve gösteriye müdahale edildi, en az 10 toplumsal gösterinin gerçekleştirilmesine kolluk görevlileri tarafından izin verilmedi. Bölgede bulunan 23 kentin 17’sinde valilik kararıyla toplantı ve gösteriler 125 defa yasaklandı.
HAPİSHANELERDE YAŞANAN HAK İHLALLERİ
-Hapishanelerde 77 mahpus gerekçe gösterilmeden başkaca hapishanelere sevk edildi. Diyarbakır E Tipi Hapishanesinin kültür merkezine dönüştürüleceği gerekçesiyle 276 mahpus başka hapishanelere sevk edildi. Böylelikle en az 353 mahpus sevk ve sürgüne maruz kalmıştır.
-En az 34 mahpusun sağlık hakkı, yedi mahpusun aile görüşü hakkı, 10 mahpusun haberleşme hakkı, sekiz mahpusun sosyal etkinlik hakkı ihlal edildi. 12 mahpusa disiplin cezası verildi. 27 mahpus tecrit ve izolasyona maruz kaldı. 14 mahpusun infazı çeşitli gerekçelerle (kurula çıkmadığı, disiplin cezası, pişman olmadığı, dini ve milli günlerde törene katılmadığı) ertelenirken, 43 mahpus ise farklı hak ihlallerine uğradı.
EĞİTİM HAKKINA YÖNELİK AYRIMCI UYGULAMALAR
En az iki okulda öğrenciler Kürtçe seçmeli dersi seçmesine rağmen “sayı yetersiz” iddiasıyla Kürtçe dersi açılmazken, bir üniversite yurdunda ise Kürt öğrenciler başka öğrenci gruplarınca tehdit edildi.
ENGELLİ HAKLARINA YÖNELİK İHLALLER
En az bir engelli yurttaşın sosyal güvenlik hakkı ihlal edilirken, bir engelli vatandaş da ayrımcı uygulamaya maruz kaldı.
AYRIMCILIK
En az beş kişi inancı, yedi kişi etnik kimliği nedeniyle ayrımcılığa uğradı.
MÜLKİYET HAKKI
En az bir kişi mülkiyet hakkı ihlal edildi.
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***