Umut TAŞTAN
Artı Gerçek – Almanya’da yaşayan ve İstanbul Taksim ile Antalya’da kafe ve restoranları olan Kürt iş insanı Zeki Oğuz 18 Mart’ta Kemerburgaz Göktürk’te üç kişi tarafından kaçırıldı.
Oğuz’un kaçırıldığını akrabası ve aynı zamanda avukat olan Abdurrahman Karabulut, Oğuz’un kaçırılma anlarını paylaştı. Karabulut “Kürt işadamı olan Alman vatandaşı Zeki Oğuz 10 gün önce İstanbul’da kaçırıldı. Kayın babamın halasının oğlu olan Zeki Oğuz’dan hâlâ haber alamıyoruz. Edindiğimiz bilgilere göre derin devlet güçleri tarafından tutulduğuna yönelik” dedi.
Karabulut’un paylaştığı görüntülerde ise Oğuz’un bir marketten çıktığı sırada 3 kişi tarafından zorla bir araca bindirildiği görülüyor. Oğuz’un ailesinin emniyete başvurmasıyla ortaya çıkan kaçırılma olayının arkasında MİT’in olduğu iddia edildi.
İHD Eş Genel Başkanı avukat Eren Keskin de Twitter hesabından yaptığı paylaşımla Kürt iş insanı Zeki Oğuz’un akıbetini sordu. Keskin “Zeki Oğuz 90’larda tanıdığımız bir yöntem ile kontra güçler tarafından kaçırıldı. Aile manipüle edilmeye çalışılıyor” ifadelerine yer verdi.
‘BİRKAÇ GÜNE İHTİYAÇLARININ OLDUĞUNU SÖYLEDİ’
Avukat Abdurrahman Karabulut, Oğuz’un kaçırılmasına ilişkin Artı Gerçek’e konuştu. AKP’li bir milletvekili üzerinden bilgi almaya çalıştıklarını söyledi.
“12-13 gün önce birileri tarafından kaçırıldığı haberi geldi bize” diyen Karabulut, Oğuz’un ailesinin talebi üzerine olayı araştırmaya başladığını ve AKP’li isme ulaştığını belirtti. 31 Mart Cuma günü AKP’li vekile ulaştığını belirten Karabulut, “Nerede olduğunu öğrenmek istedik. Bununla ilgili girişimde bulunmasını talep ettik. Devletin elinde olduğunu, sağ olduğunu ve sadece devletin birkaç güne ihtiyaçlarının olduğunu söyledi. Serbest bırakılacak” dediğini aktardı.
AKP’li ismin, Oğuz’un neden alındığına dair bir bilgi paylaşmadığını aktaran Karabulut, “Bir takım tahminler yürütüyor. O da kısmen benimle paylaşmak istedi, tamamını paylaşmadı. Kendisinin olduğu konumdan dolayı kaygıları olabilir ama net bir şekilde devletin elinde ve sağ olduğunu söyledi” dedi.
‘ANLAŞILAN O Kİ EMNİYETİN ELİNDE DEĞİL’
Karabulut, işletilmesi gereken süreci aktardı:
“İki şekilde devletin elinde olur. Ya istihbaratın elinde olur. İstihbaratın elinde olan kişiler hiçbir şekilde kayda alınmıyor. İstihbarat soruşturma yapamaz. Ya da istihbari bilgiler doğrultusunda savcılık soruşturması başlatılır, hakkında yakalama kararı çıkartılır. Yakalandıktan sonra gözaltı işlem, olursa gözaltı işlemi yapılır. Bu süreç içerisinde istediği kadar avukatıyla görüşme yapabilir. İfadesi alınır. Ya serbest bırakılır ya da tutuklamaya sevk olunur. Bunlar belli sürelere ve usulle re göre işlemler. En azından kişinin nerede olduğunu, durumunun ne olduğunu, hangi suçla suçlandığı net bir şekilde bilinir. Anlaşılan o ki emniyetin elinde değil, emniyetin elinde olması için savcılığın talimatı gerekir.”
‘HESABINI VERECEKLER’
“Kesinlikle Zeki Oğuz şu anda bizim kanaatimize göre ki siyasilerin de söylediği bu yönde istihbaratın elinde” diyen Karabulut, yetkililere çağrıda bulunarak “Zeki Oğuz’un kılına zarar gelirse hesabını vermek zorundalar. Hesabını da verecekler. Biz devletin elinde olduğunu çok çok iyi biliyoruz ve en kısa sürede sağ salim serbest bırakılmasını bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kürt iş insanı Zeki Oğuz’un herhangi bir suçu olması durumunda Anayasal çerçevede prosedürlerin uygulanması gerektiğini vurgulayan Karabulut, kamera görüntülerine rağmen günlerdir Oğuz’un bulunamamasının da devletin elinde olduğuna bir kanıt olduğunu aktardı. Karabulut şöyle devam etti:
“Görüntüler de 9 kişi yüzleri açık, kapalı olanlar, araçların plakaları belli olduğu halde Zeki Oğuz’u alıkoyuyorlar ve kaçırıyorlar. Ve İstanbul gibi bir yerde binlerce kamera kaydı var. Devlet, birkaç saat içerisinde bu kadar ayan beyan ortadayken bu kaçırma olayı, isterse yakalar.”
‘DEVLET SUÇÜSTÜ YAKALANMIŞTIR’
Karabulut, Oğuz’un kaçırılmasının ticari faaliyetleri sebebiyle olmadığını belirtti. Zeki Oğuz’un aynı zamanda Almanya vatandaşı olduğunu söyleyen Karaulut “Almanya Dışişleri Bakanlığı bünyesinde bunlarla ilgili bir takım çalışmalar var” dedi.
“Devlet suçüstü işlemiştir, suçüstü yakalanmıştır” diyen Karabulut, “Şu anki beklentimiz Zeki Oğuz’un sağ salim, bir an evvel kılına zarar gelmeden bırakılması ve tekrar ailesine kavuşturulmasıdır” dedi. Karabulut 19990’lı yıllardan bugüne yaşanan kaçırma ve kaybetme vakalarını hatırlattı. Endişeli olduklarını aktardı:
“Korkumuz şudur ki 2023 yılında Türkiye’nin geldiği noktaya hepimiz şahidiz. Göz göre göre bir insan kaçırılıyor. Tecrübelerime dayanaraktan da söylüyorum, istihbarat birçok kişiyi kaçırmıştır. Kaçırdığı zaman konuşturmuşsa eğer serbest bırakır. Eğer konuşturamadıysa ya öldürmüştür ya da kaybetmiştir. Kaybedilmesi demek zaten öldürülmesi demektir. Biz kendisinin canından son derece endişeliyiz İşkence görmesinden, eğer istihbaratın işine gelmezse kaybedilmesinden endişeliyiz.”
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***