Sahadaki bir askeri uzmanın dediği gibi, “Düşman bölgesine uzun bir kuyruk halinde asla gitmezsiniz. Asla.”
Tanık ifadeleri ve Ukrayna ordusundan alınan istihbarat verilerinden hareketle, 24 Şubat’tan Mart sonuna kadar konvoyun kat ettiği yolun haritasını çıkarabildik. Birlikler tarlalar arasında seyahat etmekten kaçındığı için, konvoy güzergahı Kiev’in kuzeyindeki ana yollarda son buldu.
Kuyruk 56 km uzunluğa ulaştığında, bin civarında tank, 2 bin 400 mekanize piyade aracı ve 10 bin personelin yanı sıra yiyecek, yakıt, petrol ve mühimmat taşıyan onlarca ikmal kamyonunu içeriyordu.
Birleşik direniş
Kiev’in kuzeyindeki bekleyişi sırasında yiyeceği ve yakıtı tükenen Ruslar, düşmanlarını da hafife almıştı.
Volodimir Şerbinin ve çoğu emekli olan arkadaşları, üç gün boyunca konvoyun memleketleri Buça’ya gelişleri için hazırlanmıştı.
Makineli tüfeklerle silahlanan yerel halk, yol işaretlerininin tamamını yerlerinden söktü, kontrol noktaları inşa etti ve yüzlerce molotof kokteyl hazırladı.
Nihayet, Rus tankları Pazar sabahı şehre girdi.
Yaklaşık otuz dakika boyunca, Şerbinin ve diğerleri, ellerinde ne varsa tanklarla çarpıştı.
Şerbinin o anları, “İki aracı ateşe verdik ve böylelikle konvoyu yavaşlatabildik” diye anlatıyor.
Ama sonra misilleme geldi.
30 yaşındaki Maksim Şokoropar, “Bizim şişe fırlattığımızı gördüklerinde ateş açmaya başladılar. Ben bir barmendim, hiçbir askeri eğitimim yoktu” diyor.
O yarım saatin sonunda Şerbinin’in ekibindeki herkes vurulmuş ve hastaneye kaldırılmıştı.
Gelgelelim Şerbinin revirden dahi savaşmaya devam etti. Kiev’in her yerinden sivillerden aldığı konvoy görüntülerin çapraz kontrollerini sağladı ve Ukrayna makamlarıyla irtibatta kaldı.
Hattın diğer ucunda ise Irpin’in 23 yaşındaki vali yardımcısı Roman Pohorilil vardı.
“Üç gün boyunca uyumadık. Bir kişiyle beraber belediyedeki telefon hattında çalışıyorduk. Konvoy hakkında telefonlar aldığımız gibi, yollarda konvoyun takip etmesi gereken rotayı işaretleyen sabotajcılar hakkında da bilgiler geliyordu.”
Gündüzleri bir meclis üyesi olan Pohorilil, geceleri de açık kaynaklı bir istihbarat uzmanı olarak görev yapıyor. DeepState isimli web sitesinin kurucu ortağı olan Pohorilil, sosyal medya ve istihbarat verilerini bir araya getiriyor, bu verileri coğrafi olarak konumlandırıyor ve ardından da sitesinde yeniden yayımlıyordu.
“Ruslar Kiev’e doğru giderken sosyal medyada videolar paylaşıyorlardı. Hareketlerini ortaya çıkarmak için videoları yeniden yayımladık. Yalnızca tribünlere oynuyorlardı ama bunu yaparken yakalandılar.”
Ancak Pohorilil, Kiev’e yapılan saldırı sırasında en önemli şeyin birleşik bir Ukrayna duygusu olduğunu söylüyor.
“Herkes bir şekilde bir şeyler yapıyordu. İlk günlerin çok telaşlı olduğunu kabul ediyorum. Ama sivillere yardım eden emekli askerler vardı. Herkes şehrini savunmak istiyordu.”
Kiev bölgesindeki tüm kasaba ve köylerde, ev yapımı silahlarla donanmış sivillerden mekanize piyade ve topçulara kadar onlarcası tarafından konvoya yüzlerce saldırı düzenlendi.
Modası geçmiş taktikler
Ukraynalıların tam aksine, Rus kuvvetleri sahada dinamik kararlar alma konusundaki yetersizliklerini defalarca ortaya koydu.
80. Tugay’dan Vladislav, “Rusların hepsi üzerinde ‘gizli’ yazan büyük metal kutular taşıyordu. Bir keresinde pusu kurduk ve bu kutulardan birine el koyduk. Güzergahlarının tamamını gösteren haritalarını bulduk. Ondan sonra tüm stratejilerini öğrendik” diyor.
Putin’in gizliliği, sahadaki Rus komutanların savaş planının kapsamı hakkında hiçbir fikirleri olmadığı anlamına geliyordu.
Ne yazık ki, navigasyon araçları da güncelliğini yitirmişti. İşgalin üzerinden bir yıl geçmişken, BBC ekibi, Rusların gerilerinde bıraktığı araçlarda 1960 ve 1970’lere dayanan haritaları bulmaya devam etti. O haritalarda olmayan pek çok kasaba bugün artık var. Ayrıca birlikler arasında iletişim kurmada çok eski bir yöntem olan semafor bayrakları da bulduk.
Ukrayna direnişinin başarılı taktiklerinden biri, konvoyun önündeki köprüleri ve bentleri havaya uçurmaktı. Böylelikle Ruslar mecburen güzergah değiştirsin istendi. Eski haritalara muhtaç ve üsleriyle iletişimde zorluklar yaşayan Rus birlikleri, pek çok kez kararsızlıktan felç oldu.
Birkaç uydu görüntüsü, Rus araçlarının tabiri caizse sadece daireler çizdiğini gösteriyor.
Ruslar dört hafta sonra çekildi
Ukrayna hava saldırıları ve topçu atışlarının baskısı altında kalan Rus konvoyu, nihayet Kiev şehir sınırının hemen dışında durmak zorunda kaldı. Bölgede duraklayan birliklerin etrafındaki yerleşim yerlerinde yaşayan siviller içinse bu durum bir hayli korkunçtu.
Vladislav, “Her yeri yağmaladılar, bütün dükkanları boşalttılar. Sivilleri de canlı kalkan olarak kullandılar” diyor.
Kiev’in kuzey ve batısındaki birçok köy ve kasabada olup bitenler, Uluslararası Ceza Mahkemesi de dahil olmak üzere çok sayıda yetkili merci tarafından hâlâ soruşturuluyor.
Kendisi bir kontrol noktasında olduğu sırada Rus konvoyundan ateş açıldığını söyleyen Vladislav, “Siviller bir savaşın ortasında kaldı. Korkunçtu” diye anlatıyor.
Dört uzun haftadan sonra Ruslar nihayet geri çekilmeye başladı.
Kalan en büyük taburlardan ikisi Hostomel Havaalanı yakınlarında yenilgiye uğratıldı. Zdvizhivka köyünde terk edilmiş 370 kamyon da topçu ateşleriyle imha edildi.
Ukrayna ordusu 19 Mart’a kadar Rus birliklerini geri püskürtmeye devam etti. Ardından da Ruslar Kiev’den tamamen çekildi.
Kiev’e yeni bir saldırı olacağı yönündeki spekülasyonlara rağmen, uzmanların çoğu, Rus birliklerinin geniş çaplı bir şekilde Belarus sınırına konuşlandırılmaması nedeniyle bunun muhtemel olmadığı konusunda hemfikir.
Rusya, Donbas’ın doğudaki sanayi merkezine doğru ilerlemeye ve güneyde de Herson, Melitopol ve Zaporijya bölgelerine doğru saldırmaya devam ediyor.
Ancak kuzeyde, Ukraynalı askerlerin insansız keşif uçaklarıyla izlemeleri de sürüyor.
Çernobil’deki o geceyi her zaman hatırlayacağından bahseden Vladislav, “Arkadaşımla sigara içmek için dışarı çıkmıştım. Sigaram bittiğinde savaş başlamıştı” diyor ve şöyle devam ediyor:
“Arkadaşımla bir hayalimiz var, tıpkı o gün yaptığımız gibi nöbetimiz başlayacak ve bir sigara daha içerken savaşın bittiğini ve kazandığımızı duyacağız.”
Katkıda bulunanlar: Slava Shramovych, Marcus Buckley, Michael Whelan, Alastair Thompson, Ben Allen ve Tim Coey.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***