Trabzonspor’un yıldız futbolcusu Abdülkadir Ömür, Spor Toto Süper Lig’in 21. haftasında deplasmanda Hatayspor ile yapacağı maçın hazırlıklarını sürdüren bordo-mavili takımın antrenmanı öncesinde basın mensuplarının karşısına çıkarak soruları yanıtladı.
Abdülkadir Ömür, sezona şampiyonluk parolasıyla başladıklarını belirterek, “Bazı şeyler istediğimiz gibi gitmedi. Art arda galibiyetler almamız gereken, öne geçmemiz gereken maçlarda kontra ataklardan gol yedik. Kırılma maçlarını kazanamadık. Hala yarıştan kopmuş değiliz” dedi.
Antrenmanlarda, arkadaşlık ilişkilerinde halen şampiyonluk yarışı içinde olabileceklerini konuştuklarını vurgulayan Abdülkadir Ömür, “Trabzonspor, hedefsiz oynamıyor. Bizim hedefimiz Trabzonspor’u en iyi şekilde temsil ederek kupalar kazanmak. Ziraat Türkiye Kupası hedefimiz var. Lig uzun maraton yarışın içinde olmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Avrupa hayalimi her zaman koruyorum”
Takımda bazen inişler, çıkışlar olabildiğini belirten 23 yaşındaki oyuncu, şunları söyledi:
“Bunu en az ile tutmaya çalışıyoruz. Taraftarlarımız, hocalarımız istenilen performansın altında kaldığı zaman bazı konuşmalar yapabiliyor. Bu durumda bizi tetikliyor. Hem performansımızı arttırma açısından… Trabzonspor defteri hiçbir zaman kapamadı. Ben buradan gitmek istediğim zaman, ben değil kulübün menfaatleri doğrultusunda gidebilirim. Yıllar önce sakatlanmadan önce teklifler gelmişti; başkanımız göndermemişti. Burada kaldım, tarihe geçtim, kupalar kazandık. Bunu tekrar gerçekleştirmek istiyoruz. Trabzonspor’da başarılı olmak diğer takımlarda olmaktan güç. Herkese karşı oynuyoruz. Avrupa hayalimi her zaman koruyorum. Trabzonspor git derse giderim, kal derse kalırım. İlk söz her zaman Trabzonspor’undur.”
“Kimse hocanın gitmesini istemiyor”
Bordo-mavili kulübün inişli-çıkışlı grafiğini ve Abdullah Avcı’nın takımdan ayrılmaya yönelik düşüncesi sonrasında yaşanan olayları değerlendiren Abdülkadir Ömür, şöyle devam etti:
“Alanyaspor maçı bizim için kırılma anı olmuştu. Maç başında değerlendiremediğimiz pozisyonlar olmuştu ve sonra ilk gelen topta gol yiyip kırılmıştık. Bizim takımın 5 tane gol yiyebilecek bir takım olduğuna kimse inanmıyor zaten ama bu sene bazı kırılma anlarını atlayamadık. O maçtan sonra hocamız duygusal olarak birazcık yıpranmıştı. Kimse hocanın gitmesini istemiyor Çünkü büyük birlik ve beraberlik var. Kimse tek başına şampiyon olmadı. Hoca da Türkiye’den alacağı vardı. Trabzonspor’un da Türkiye’den alacağı var. O anlık duygusal bir karardı diyebiliriz. Her zaman hocamızın yanındayız ve o olaydan sonra çok güçlü şekilde çıkabileceğimize inanıyorduk. Takım arkadaşlarımız olarak o maçtan sonra çok üzgündük zaten. Hem ortamımızı hem performansımızı yukarıya çekmeye çalıştık ki tekrar yarışın içinde olabilelim. Çok üzüldük ama üstesinden gelebileceğimizi düşündük.”
“Deplasman serimizden memnun değiliz”
İç sahada 35 maçtır yenilmediklerini vurgulayan Abdülkadir Ömür, “Bütün takımlar gelirken bu istatistiği göz önünde bulundurarak geliyor. Karagümrük, Alanyaspor bizim için kırılma maçları oldu. Karagümrük maçında goller bulacağımız anlarda kontralardan yedik. Deplasman serimizden memnun değiliz, bunu Hatay maçıyla sonlandırmak istiyoruz. 3-4 maçlık seriye ihtiyacımız var. Onlara saygı duyarak deplasman galip geleme hasretini bitirmek istiyoruz” dedi.
Abdülkadir Ömür, futbolun günümüzde daha sertleştiğini belirterek, “Futbolda, basketbol oyunu gibi karşılıklı taktikler konuşulmaya başladı. Set oyunu birçok varyasyonlar var. Kazanmanın zor olduğu dönemden geçiyoruz. Avrupa’da futbol daha çok ileride, biz maalesef onlara ayak uyduramıyoruz. Futboldan keyif almaya çalışıyoruz. Temassal olarak zorlaştı futbol, galip gelmenin zor olduğu anlardan geçiyoruz” ifadesini kullandı.
Abdülkadir, Dünya Kupası’nda Arjantin Milli Takımı’nı tuttuğunu belirterek, Favorim Arjantin’di. Messi’ye sevgimiz ve saygımızdan dolayı. Onun kadar biz de sevindik. Ben Yusuf abi, Eren abi birlikte izledik. Arjantin’i destekliyorduk. Güzel bir turnuva oldu. Kazandığı için mutlu olduk” dedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***