31 Temmuz 2022 tarihinde düzenlenen Kamu Personeli Seçme Sınavı’nda (KPSS) bazı soruların sızdırıldığı iddiası yargıya taşındı. YÖK, ÖSYM, DDK, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ve MASAK iddiaları inceliyor.
2010 yılındaki KPSS’de bu sınav usulsüzlüğünün benzeri yaşanmıştı. O dönem YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan ve ÖSYM Başkanı da Ünal Yarımağa’ydı. KPSS skandalının ortaya çıktığı dönem YÖK’ün Denetleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. İlyas Doğan’dı.
Halk TV ekranlarında yayınlanan Seda Selek ile Perdenin Önü Arkası programına bağlanan Eski YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan KPSS sorularının sızdırıması hakkında açıklamalarda bulundu.
Gazeteci İsmail Saymaz’ın “Bugünkü sınav usülsüzlüğüne karşı nasıl bir tablo var, nasıl yorumluyorsunuz?” sorusunu cevaplayan Özcan şunları söyledi:
“Çok ciddi dediğim birincisi ile mukayese edilebilecek bir şey bu. Türkiye’nin genel durumu zaten herkes tarından biliniyor. Çok huzurlu rahat günler geçirmiyoruz. Onun üzerine de böyle bir şeyin gelmesi çok yıkıcı oldu diye düşünüyorum. Sonunda ya eskiden olduğu gibi bir cemaat meselesi çıkacak, kendi yandaşlarını bundan faydalandırmak isteyecekler ya da altta parasal bir şey çıkacak. Yani bunların para karşılığında birilerine satıldığını da düşünmüyor değilim. Ama Devlet Denetleme Kurumu bize bilgi vermediği sürece gerçekleri konuşmuyoruz sadece teori kuruyoruz. Kesinlikle aydınlatılması gerek.”
‘SORULARIN HAZIRLANDIĞI ANA BİLGİSAYARA KABLO BAĞLANDI’
“Ben size çok kısa bir yolsuzluklar tarihi anlatayım” diyen Özcan, “Önceleri bu işler özellikle doğu illerinde ve bazı batı illerinde, hocanın kapıyı kapatması, ÖSYM’den gelen danışmanların dışarıya çıkarılması, hocanın soruyu çözüp çocuklara yazdırması şeklinde olurdu. Sonra işler biraz daha sofistikeleşti, çalma işini yapan gruplar güçlendi ve farklı mekanizmalar kullanmaya başladılar. İçeriden birkaç kişiyi kendilerine çekip onlardan bilgi almaya başladılar. Daha sonra daha da sofistikeleşti. İnsanları bıraktılar, o soruların hazırladığı ana bilgisayara bir bağlantı kurarak soruları alma yoluna gittiler ki orada kimsenin suçu yoktu, hiç kimseye hırsız diyemezsiniz. Kabloyu bağlayanın haricinde. 2014 olayında olduğu gibi. Daha sonra da artık ÖSYM’den soru çalınmıyor, ÖSYM soru çalıyor.
O kablo bağlandıktan sonra bütün sınavlarda yapıldı bu. KPSS olsun, YKS’ler ile ilgili sınavlar olsun, kurumların sınavları olsun. Bunlar kesin şeyler değil. Gözünüzde canlansın diye söylüyorum. Kablo bağlandı olayından yüzde yüz emin değilim, bunlar benim duyduğum şeyler” ifadelerini kullandı.
‘İKİ ŞEYDEN KORKUYORUM’
YÖK Başkanı olduğu dönemde, iki şeyden çok korktuğunu ifade eden Özcan şunları söyledi:
“Size samimiyetle söylüyorum, YÖK Başkanı olduğum dönemde iki şeyden çok korktum. Beni tek imza ile atayan Cumhurbaşkanı olduğu için sık sık taleplerde bulunacak ve benim işime müdahale edecek diye. İkincisi de Başkanı’mızın şimdiki Cumhurbaşkanı’mızın da aynı müdahaleleri yapmasıydı. Başbakan’ımızın bir küçük ricası dışında, ki çok önemsiz bir şeydir, ama bunun dışında işimize karışmadı. Yani öyle bir baskı kesinlikle olmadı. Başbakan’ımızda bir tek biz neye karar verdik, onu Cumhurbaşkanı’na iletmeden önce kendisi bilmek istiyordu. Bunda da bir mahsur görmüyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***