AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, açık cezaevindeki hükümlüler için uygulanan Covid 19 izinlerinin 31 Temmuz 2023 tarihine kadar uzattıklarını açıkladı. Kabine toplantısı sonrası kameraların karşısına geçen Erdoğan, ayrıca yoklama kaçağı (bakaya) durumunda olan 550 bin civarındaki asker kaçaklarının da ‘bedelli askerlik’ imkanından faydalandırılacağını anlattı. Erdoğan, “Askerliğini bedelli yapmak isteyen gençlerimiz askerlik şubesine başvurabilirler.” dedi.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis’in ABD Senatosu’nda yaptığı açıklamaları hatırlatan Erdoğan, “Artık benim için Miçotakis diye birisi yok. Kendisiyle böyle bir görüşme yapmayı asla kabul etmiyorum. Çünkü biz sözünde duracak, şahsiyetli, onurlu siyasetçiler ile yola gideriz. Bundan sonrasını Miçotakis kendisi düşünsün. Kimlerle görüşecekse, kimlere nasıl üsler kurduracaksa buyursun kurdursun; biz bize yeteriz.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın açıklamalarından bazı bölümler şöyle:
- Sayıları 550 bini bulan yoklama kaçağı gençlerimize bedelli askerlikten faydalanabilme yolunu açıyoruz. Kaçak yılına göre değişen oranlarda bir rakam ilavesiyle askerliğini bedelli yapmak isteyen gençlerimiz askerlik şubelerine başvurabilirler.
- Belli şartlarda uygulanan ve 31 Mayıs’ta süresi sona eren Covid-19 izinleri ile ilgili açık cezaevlerindeki hükümlülerin izinlerini 31 Temmuz 2023 tarihine kadar uzatıyoruz.
- Hayat pahalılığı başta olmak üzere, çeşitli sıkıntılara maruz kaldığımız bir gerçektir. Türkiye, bugün yaşadığı sıkıntıları elbette hak etmiyor. Bundan sonraki önceliğimiz, insanımızın refah seviyesini artıracak politikalar olacaktır. Önümüzdeki aylarda bu doğrultuda yeni adımlar atarak hayat pahalılığının insanlarımız üzerindeki yükünü azaltmayı sürdüreceğiz.
ABD, MİÇOTAKİS’E BAKARAK KARAR VERMEYECEKTİR
- Biz bu yıl “Stratejik Konsey Toplantısı” yapacaktık. Artık benim için Miçotakis diye birisi yok. Kendisiyle böyle bir görüşme yapmayı asla kabul etmiyorum. Çünkü biz sözünde duracak, şahsiyetli, onurlu siyasetçiler ile yola gideriz. Bundan sonrasını Miçotakis kendisi düşünsün. Kimlerle görüşecekse, kimlere nasıl üsler kurduracaksa buyursun kurdursun; biz bize yeteriz. F-16 konusunda da ABD herhalde Miçotakis’in ağzına bakarak karar vermeyecektir.
- Kötü siciliyle her iki ülkede de hala devam eden Türkiye karşıtı yaklaşımları kabul edilemez bulduğumuzu ifade ettim. Daha dün, Stockholm sokaklarında PKK,YPG liderlerinin posterleriyle yürüyüş yaptılar. Ben şimdi sesleniyorum. Bak bana neler söyledin, buyur. Caddelerde teröristeler bağırarak yürüyor, senin polisin de koruyor.
- Sadece orası mı? Almanya caddelerinde de bu tür gösterileri yapıyor. Alman polisinin koruması altında yapıyor. Ancak bizim vatandaşlarımızdan herhangi birisi bir yanlışlık yaptığı zaman yere bastırıyor ve dayanılmaz acılar çektiriyor. Bütün bu olaylardan sonra bizden bazıları hala barış dostluk.. Olmaz böyle bir dostluk. Siz ancak terör örgütleriyle kol kola yürüyorsunuz.
CİDDİYETSİZ VE KİBİRLİ TAVIRLARINDAN VAZGEÇMELİLER
- Biz işimizi biliyoruz. Atılması gereken adımları nasıl atacağımızı da biliyoruz. Dolayısıyla bu ülkelerin terör örgütlerine fiili ve siyasi destek vermekle Türkiye’den NATO üyeliğine evet demek arasında bir tercih yapmaları bunun da somut emalerini ortaya koymaları gerektiğini söyledim.
- Türkiye için, tehdit oluşturan terör örgütlerine her türlüğü desteği vererek, teröristleri koruyup kollayanlar, bize karşı sergiledikleri ciddiyetsiz ve kibirli tavırlarından vazgeçmelidir. Somut uygulamalarda bu değişimi gördüğümüzde Türkiye olarak üzerimize düşeni yerine getireceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.
- Uzay yarışında yer almak bir mecburiyettir. Milli Uzay Programı çerçevesinde bir Türk vatandaşının uzaya gönderilmesi sürecini resmen başlatıyoruz. İki aday gerekli tüm eğitimleri alacaklar. Eğitimlerin ardından iki kişiden biri 2023’te Uluslararası Uzay İstasyonu’na gidecek.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
ÖNCEKİ YAZIÇaldık yedik, vatandaş ödesin; Kayyımlara seçim koruması | Adem Yavuz ArslanSONRAKİ YAZIVastus ankara
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***