Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde Uygurlar uzun yıllardır zulme uğruyor. Pekin yönetimine yöneltilen suçlamalar içerisinde Uygurların zorla ‘yeniden eğitim kampları‘nda tutulması, kadınların zorla kısırlaştırılması, çocukların ailelerinden ayrılması, fabrikalarda zorla çalıştırma, sistematik tecavüz ve işkence yer alıyor.
Bir milyondan fazla Uygur’un ve diğer azınlıkların, Çin’in ‘terörle mücadele’ kampanyası kapsamında gizli gözaltı merkezleri ve hapishanelerde tutulduğu düşünülüyor.
Çinli yetkililer, gözaltına alınan ve tutuklanan Uygurların bilgilerini gizliyor. Aileleri ve yakınları kayıp kişilerden haber alamıyor.
Euronews Türkçe’den Sertaç Aktan’ın aktardığına göre AFP haber ajansına sızdırılan ve binlerce Uygurun yerini gösteren listeler, yakınlarından yıllardır haber alamayan kişilere umut verdi.
Listeler güneybatı Sincan’ın Konaşeher ilçesinden ve Kaşgar ile Aksu vilayetlerinden binlerce tutuklu Uygur’a dair bilgiler içeriyor. Mahkumların adı, doğum tarihi, etnik kökeni, kimlik numarası, suçu, adresi, ceza süresi ve bulunduğu cezaevi bilgisi yer alıyor.
ABDUREŞİD’İN HİKAYESİ
AFP’ye konuşan 33 yaşındaki Nursimangul Abdureşid, akrabası bu listede olan kişilerden biri.
İstanbul’a sürgün edilen Nursimangul Abdureşid’in ailesiyle iletişimi beş yıl önce kopmuş. Ailesinin ‘terörle bağlantılı’ suçlardan ötürü hapiste olduğunu öğrenmesi yıllarını almış.
Abdureşid, listede küçük kardeşinin adını görünce hem şok olduğunu hem de rahatladığını söyledi. Listeye göre kardeşi Memetili, evlerinden yaklaşık 600 kilometre uzakta, Aksu şehri dışındaki bir hapishanede. Pekin’in Ankara Büyükelçiliğinin de bu bilgiyi doğruladığını söyledi.
Nursimangul Abdureşid, kardeşi için “Nerede olduğunu bilmemekten çok daha iyi. Şimdi küçük bir umut var. Soğuk mu sıcak mı diye bazen oradaki havayı kontrol ediyorum” dedi.
Ailesinin geri kalanı hakkında henüz bir bilgiye ulaşamayan Abdureşid, listede önceden tanıdığı yedi kişinin daha bulunduğunu, hepsinin küçük işletme sahipleri veya tarım işçileri olduğunu söyledi. Bu kişilerin terörle bir bağlantıları olmadığını açıkladı.
Nursimangul Abdureşid, güneybatı Sincan’ın Konaşeher ilçesinden 10 binden fazla tutuklu Uygur’u içeren liste için “Bu listeye baktığımda nefes alamadığımı hissediyorum” dedi.
Listelere göre çoğu aynı haneden olmak üzere her kasaba ve köyden yüzlerce kişi gözaltına alınmış.
‘BİR TOPLULUK KEYFİ BİÇİMDE HEDEF ALINIYOR’
Britanya’daki Sheffield Üniversitesi’nde Doğu Asya Çalışmaları öğretim görevlisi David Tobin, “Bunun amacı terörle mücadele değil. Her kapıya gidiyor ve çok sayıda insanı alıp götürüyorlar. Bu, bir topluluğu keyfi şekilde hedef aldıklarını gösteriyor” dedi.
Listelere göre insanlar ‘toplumsal düzeni bozmak için toplanmak’, ‘aşırılığı teşvik etmek’ ve ‘kavga/sorun çıkarmak’ gibi ucu açık ve geniş çaplı suçlardan hapse atılmış.
Pekin yönetiminin verilerine göre Sincan mahkemeleri tarafından mahkum edilen kişi sayısı 2014’te 21 binden 2018’de 133 binin üzerine çıkmış.
Çeşitli ülkelerin hükümetleri ve insan hakları grupları,Pekin’in ‘mesleki eğitim merkezleri’ olarak adlandırdığı kamplarda zorla çalıştırma, siyasi beyin yıkama, işkence ve zorla kısırlaştırmaya dair kanıtlar buldu.
Hem mevcut hem de eski ABD dışişleri bakanları, Britanya, Kanada ve Hollanda parlamentoları Çin’in Uygurlara yönelik muamelesini soykırım olarak nitelendirdi.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Şefi Michelle Bachelet, bu ay Çin’i ve Sincan bölgesini ziyaret edecek.
‘HER HANEDEN BİRKAÇ KİŞİ KAMPTA VEYA HAPİSTE’
Pekin yönetiminin Uygurlara karşı yürüttüğü kampanya 2017’den itibaren hızlandı. Beş yıldan fazla verilen hapis cezalarının oranı bir önceki yıla göre neredeyse üç katına çıktı. Yargılamaların çoğu kapalı kapılar ardında yapıldı.
Norveç’te yaşayan Uygur aktivist Abduveli Eyüp’ün 30 yakını da listede yer alıyor.
Eyüp, “Babamın memleketi Oğusak’ta ve annemin memleketi Opal’da her evden bir tutuklunun olduğunu görebilirsiniz” dedi.
Bu kişilerin ağırlıkla okuma yazma bilmeyen çiftçilerden ve esnaftan oluştuğunu söyledi: “Kuzenim sadece bir çiftçiydi. Ona ‘terörizm’ nedir diye sorarsanız, kelimeyi bile okuyamaz”.
AFP’ye sızdırılan ikinci liste, 2008-2015’te gözaltına alınan, çoğu Kaşgar ve Aksu vilayetlerinden 18 bin Uygur’un bilgilerini içeriyor.
İlk listedeki gibi bu isimlerin de büyük çoğunluğu, terörle bağlantılı eylemlerle suçlanıyor.
Listedeki birkaç yüz kişi, yaklaşık 200 kişinin öldüğü 2009 Urumçi isyanlarıyla bağlantılı olmakla suçlanıyor. 900’den fazla kişinin patlayıcı üretme, yaklaşık 300 kişinin ise ‘yasadışı videolar’ izledikleri gerekçesiyle hapsedildiği görülüyor.
PEKİN YÖNETİMİ REDDEDİYOR
Pekin yönetimi, Sincan’daki Uygurlara ve diğer azınlıklara zulmettiğini reddediyor. Uygurlara yönelik politikasını ‘terörle ve aşırılıkçılıkla mücadele’ olarak tanımlıyor.
Çin Dışişleri Bakanlığı, listelerle ilgili iddiaları reddetti.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***