Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, 28 Şubat sürecinde kızıyla birlikte “idamla” yargılanan isimlerden biri. Yıllarca başörtüsü mücadelesi veren Kaya, bugün TBMM çatısı altında başörtüsüyle insan hakları ihlalleri başta olmak üzere özgürlük mücadelesine devam ediyor.
Geçmişte başörtüsü mücadelesi için idamla yargılanan Kaya, bugün 80 yaşındaki Cumartesi Anneleri’ni yerlerde sürükleyen başörtülü polisleri gördüğünde “Biz bunun için mi mücadele ettik” dediğini söyledi.
23 Derece YouTube kanalına konuk olan Hüda Kaya, bugün Türkiye tarihinin en fazla başörtülü kadın mahkumunun olduğu dönemin yaşandığını kaydederek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Benim başörtülü bacım” ifadesine göndermede bulundu: “Hangi ‘başörtülü bacım’?”
‘İNSANI İNSAN KILAN BEDENSEL ŞEKİL DEĞİLDİR, TAŞIDIĞI DEĞERDİR, RUHTUR’
“‘Başörtüsü bugün özgür’ deniliyor. ‘Biz nerede hata ettik’ diye düşünüyorum” diyen Kaya, “Biz başörtüsü için özgürlük mücadelesi verdik. Çok ağır bedeller ödendi. Madden, manen, ruhen, bedenen, özgürlük, ömür vakit, her açıdan… İnsanı insan kılan bedensel şekil değildir. Taşıdığı değerdir, ruhtur, özelliklerdir erdemliliklerdir diye altınız çizdim” ifadelerini kullandı.
HDP Milletvekili Hüda Kaya:
“Başörtülü olan Cumartesi Annelerini, hamile kadınları yerde sürükleyen polisleri görünce, biz bunun için mi mücadele ettik dedim.”
“Türkiye tarihinin en fazla başörtülü kadın mahkumunun olduğu dönemdeyiz.”
İzlemek İçin:
https://t.co/gKsTGUiIsb pic.twitter.com/6VpKXnIF6N
— 23 Derece (@yirmiucderece) January 14, 2022
‘BAŞÖRTÜLÜ POLİSLER HAMİLE KADINLARI SÜRÜKLEDİKLERİNDE…’
Başörtülü polisleri, gardiyanları gördüğünde hissettiklerini anlatan Hüda Kaya, “Bugün şekil olarak başörtülü olup 80 yaşındaki Cumartesi Annelerini Galatasaray Meydanı’nda sürükleyen polisleri gördüğümüzde ‘Biz bunun için mi mücadele ettik’ dedim. Başörtülü gardiyanlar, başörtülü polisler hamile kadınları sürüklediklerinde, bebekleri hapislere taşıdıklarında, kelepçelediklerinde…” dedi.
‘HANGİ BAŞÖRTÜLÜ BACIM?’
Kaya sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün Türkiye tarihinin en fazla başörtülü kadın mahkumun olduğu dönemdeyiz. En fazla başörtülü kadının hapsedildiği dönemdeyiz. Şu anda halihazırda. Hangi ‘başörtülü bacım’? Kabataş’taki o yalan argümanlarıyla öyle bir başörtülü bacı ben de şahsen istemiyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***