Danıştay, go–kartın “bir motor sporu olduğu” ve bu yönde faaliyet gösteren işletmelerin yeterlilik belgesine sahip olması gerektiğine karar veren yerel mahkeme kararını onadı.
Gebze Belediyesi yetkilileri, go–kart faaliyetinde bulunan bir şirketin, Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) tarafından yayımlanan Karting Pist Talimatnamesi gereğince, Pist Sorumlusu Lisansı ve Yeterlilik Belgesi Lisansı’nın olmadığını belirledi.
Bunun üzerine faaliyeti durdurulan şirkete, yetki belgelerinin alınmaması halinde ticari faaliyetten men edileceği uyarısı yapıldı.
Şirket yetkilileri, belediyenin bu işleminin iptali için idare mahkemesine başvurdu.
Mahkeme, davacı şirketin talebini reddederek, belediyenin idari işlemini hukuka uygun buldu.
Mahkemenin kararında, federasyonun yayımladığı Pist Sorumlusu Lisansı ve Yeterlilik Belgesi Lisansı’nın alınması gerektiği halde davacı şirketin bu belgeyi temin etmediği, bu durumun da can güvenliği açısından tehlikeli sonuçlar doğurabilecek nitelikte olduğuna dikkati çekildi.
Kararda, iş yerinin faaliyette bulunabilmesi için gerekli kriterleri sağlayıp sağlamadığını gösterir nitelikteki belgeleri temin etmemesi üzerine ticari faaliyetten men edileceğine ilişkin kararda hukuka aykırılık bulunmadığı vurgulandı.
Danıştay, kararı yerinde buldu
Go–kart işletme sahipleri, yerel mahkemenin kararını temyiz etti.
İtiraz dilekçesinde, Avrupa Birliğine üyelik kapsamında imzalanan sözleşme ve uyum yasaları doğrultusunda, Alman Motor Sporları Birliğince hazırlanan standartlarda go–kart faaliyetinin ticari ve spor amaçlı olmak üzere birbirinden ayrıldığı aktarıldı. Dilekçede, “eğlence amaçlı” yapılan bu faaliyetin “spor” olarak değerlendirilip TOSFED’e bağlanmasının hukuka aykırı olduğu savunularak, yerel mahkemenin kararının bozulması istendi.
Gebze Belediyesi ise savunmasında, “go–kartın bir motor sporu olduğunu, bu faaliyetin belirli standartlarla yürütülmesi için yeterlilik belgesinin alınması gerektiğini” yineledi, go–kart faaliyetinin, TOSFED kapsamında denetlenmesi, kriterlerinin belirlenmesi ve lisanslanmasında hukuka aykırılık bulunmadığını öne sürdü.
Davalı yanında dosyada müdahil olan TOSFED de davacı şirketin talebinin kabul edilmesi halinde, “parasal her türlü faaliyetin spor alanından çıkartılması gerektiği” sonucunun ortaya çıkacağını belirterek, bunun hukuka aykırı olacağını belirtti.
Temyiz incelemesini yapan Danıştay 10. Dairesi, davacının temyiz istemini reddetti, yerel mahkemenin kararını, usul ve esas yönünden hukuka uygun bularak, oy birliğiyle onadı. (AA)
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***