Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Feleknas Uca, Paris’te 9 Ocak 2013’te Kürt kadın siyasetçiler Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in katledilmesinin ardından geçen 9 yılda katliamın aydınlatılmadığını belirtti.
Uca, konuya ilişkin Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’ün yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığı’na soru önergesi verdi. Önergede, tetikçi Ömer Güney’in MİT ile ilişkisinin hangi boyutta olduğu soruldu.
Katliam sonrası Fransız adli makamları tutuklanan tetikçi Ömer Güney’in MİT bağlantılarına işaret edildiği belirtilen önergede, “Güney’in katliamdan önce 3 defa Türkiye’ye geldiği ve Ankara’daki MİT Kurumu ile irtibatta olduğu iddialarını Türkiye’deki ilgili kurumlara sormuş fakat cevap alamamıştır. Fransa’da tamamlanan dava soruşturmasında gizlilik kararının kaldırılmasıyla birlikte katil zanlısı Ömer Güney’in çelişkili ifadeleri, internetteki ses kayıtları ve MİT’le olan ilişki düzeyi konusundaki dosya verileri ve telefon görüşmeleri basına da yansımıştır. Fransa’daki soruşturmanın ardından Türkiye’de de hukuki bir soruşturma başlatılmıştır. Ancak Türkiye’deki soruşturma dosyasında gizlilik kararının bulunması ve üzerinden uzun zaman geçmesine rağmen kamuoyuna herhangi bir açıklama yapılmaması soruşturmanın mahiyeti ve akıbeti hakkında ciddi kuşkular yaratmıştır. Son olarak Fransa’nın, Adalet ve Dışişleri Bakanlıklarından istediği bilgilerin gönderilmemesi, katliamın tetikçisi Ömer Güney’in cezaevinde şüpheli bir şekilde ölmesi ve mezarının yerinin bilinmemesi davanın kapanmasına ve karanlıkta kalmasına neden olmuştur. Üç Kürt kadın siyasetçinin katledilmesinin üzerinden 9 yıl geçmesine rağmen bu katliam henüz aydınlatılmamıştır” ifadelerine yer verildi.
‘KATLİAM MEŞRU GÖSTERİLDİ’
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, hakkında 9 Ocak 2020’de katıldığı anma programı nedeniyle 2 Eylül 2020’de fezleke hazırlandığını kaydedilen önergede, “Hazırlanan fezlekede bulunan, ‘Fransa ülkesinde etkisiz hale getirilen Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez isimli bölücü terör örgütü mensubu’ ifadeleri ile bu katliam, Başsavcılık tarafından adeta meşru gösterilmekte ve Ömer Güney’in MİT ile bağlantısına dair itiraf niteliği taşımaktadır. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kullanılan ifadelerle ilgili geçen sene verdiğimiz önergemize ve Paris katliamı ile ilgili verdiğimiz önergelere hiçbir yanıt verilmemiştir. Bu kapsamda daha önce ilettiğimiz sorularımızı da tekrar sorma gereği duymaktayız” diye belirtildi.
GÜNEY’İN MEZAR YERİ NEDEN GİZLENİYOR?
Uca, konu bağlamında Bakan Gül’e şu soruları yöneltti:
“* Ömer Güney’in MİT ile ilişkisi ne boyuttadır? Güney’in MİT için çalıştığı bilgisi doğru mudur? Ömer Güney Ankara’da kimlerle görüşmüştür?
* Cezaevinde şüpheli bir şekilde ölen tetikçi Ömer Güney’in mezarının yerinin kamuoyundan saklanmasının sebebi nedir?
* Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez suikastına ilişkin açılan soruşturma dosyasının gizlilik kararının kaldırılmasına ve soruşturma süreciyle ilgili kamuoyuna herhangi bir açıklama yapılacak mıdır?
* Katliamın üzerinden 9 yıl geçmesine rağmen, bu suikastın aydınlatılmaması ve suikastın sorumlularının ortaya çıkarılmamasının nedeni nedir? Soruşturma kapsamında Fransa’nın, Adalet ve Dışişleri Bakanlıklarından istediği bilgiler Fransa’ya gönderilmiş midir? Gönderilmediyse, bu bilgilerin Fransa’ya gönderilmeme sebebi nedir? Gönderilecek midir?
* Ses kayıtlarında ismi geçen MİT çalışanları ve talimatı verenlere yönelik herhangi bir soruşturma başlatıldı mı? Başlatıldıysa ne aşamadadır? Bu kişiler halen aktif bir görevdeler mi?
* Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, hakkımda hazırladığı fezlekede kullandığı, ‘etkisiz hale getirildiler’ ifadesiyle ilgili bir inceleme başlatılmış mıdır? Başlatılmadıysa sebebi nedir? Cumhuriyet Başsavcılığının kullandığı ifadeler, katliamın MİT tarafından gerçekleştiğinin kabulü müdür?
* Bu konuyla alakalı verdiğimiz soru önergeleri neden yanıtsız bırakılmaktadır? Önergelerimizi yanıtlamaya ve bu katliamın aydınlatılmasına ilişkin yürüttüğünüz herhangi bir çalışma mevcut mudur?” (MA)
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***