CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, büyükelçilere Kanal İstanbul ile ilgili olarak yazı yazdığını belirterek “Ülkemizi seviyoruz, İstanbul’un talan edilmesini istemiyoruz. Yabancıların da talana ortak olmasını istemiyoruz.” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından öne çıkan satır başları:
İKTİDARA EKONOMİ TEPKİSİ
Çiftçi kardeşlerime sesleniyorum; Büyük sıkıntınız var biliyorum ama size sözüm var sorunlarınızı çözeceğiz. Bilgiyle, birikimle ve vatan sevgisiyle çözeceğiz. Bunlar daha henüz söz verdikleri 30 TL’yi ödeyemezlerken, iktidar olduğumuzda ilk bir hafta içerisinde aldığın kredilerin faizlerini sileceğiz dedik, sileceğiz. Tarım Kanunu 21. maddesi: Her yıl milli gelirin yüzde 1’i oranında pay verilir. Ziraat Odası Başkanı’nı çağıracağız, ‘gel kardeşim, bütçeyi yapıyoruz, milli gelir şu, yüzde 1 şu ve ben bunu bütçeye koyuyorum. Şimdi sen git, bütün Ziraat Odası Başkanları’na yüzde 1 oranında çiftçiye teşvik getiriliyor diye anlat’ diyeceğim.
Türkiye daha önce böyle bir tabloyla karşılaşmadı. Kara Kış Fonu kurun demiştim, arka arkaya zamlar yağmaya başladı. Son 6 ayda gübre fiyatlarına 31 kez zam yapıldı. KOBİ’lerin kullandığı doğal gaza yapılan zam yüzde 115, elektrik santrallerinde kullanılan doğal gaza yüzde 148, kömüre yüzde 72, oduna yüzde 33 zam geldi. Nasıl geçinecek bu insanlar? 10 milyon civarında asgari ücretli var.
Sarayın bakış açısı; eğer vatandaş ekmek bulamadıysa pasta yiyebilir. Saray, porsiyonları küçültün diyor ama kendi porsiyonları büyük. Sonra biri daha ; Peygamber efendimiz de mideyi boş bırakın der diyor. Sen kendini tıka basa dolduruyorsun ama. Yandaş gazeteler alışverişe tok karınla çıkın diyor. Raftaki ürünlere dokunmayın, sahiplik duygusu gelir diyor. Daha sonra bir bakan çıkıp, “Kış geliyor evi daha az ısıtın, faturaları düşürün, tasarruf edin” diyor. Bu millet tasarrufu yapacak ve ampulü söndürecek.
KANAL İSTANBUL TEPKİSİ
Ülkemizi seviyoruz, İstanbul’un talan edilmesini istemiyoruz. Yabancıların da talana ortak olmasını istemiyoruz. Sadece bizim iş insanlarımıza değil, Büyükelçiliklere de yazı yazdım. “Eğer Kanal İstanbul’a sizin ülkelerinizden bir şirket, kişi ya da müteahhit girer, İstanbul’u talan ederse o da ağır bedeller ödeyecektir” dedim. Diyorlar ki, Bizi niye yabancılara şikayet ediyorsun? anlamıyorlar. Ülkenin menfaatini korumak, gözbebeğimiz İstanbul’u korumak ne zamandan beri yabancılara ihbar oldu? Bunu söyleyenler bizim milliyetçiliğimizi asla sorgulayamazlar. Cumhur İttifakı’nın en temel sorunu ne? En temel sorunu şu; birisi diyor ki ben milliyetçiyim, öteki diyor ki ben her türlü milliyetçliği ayaklar altına aldım. Bunlar koalisyon kurmuşlar. Hiç kimse merak etmesin bu ülkenin çıkarlarını, İstanbul’un talan edilmesine asla izin vermeyeceğiz. Kanal istanbul ihalesine kim girerse ağır bedeller ödeyecektir.
‘KADINLARIN HAKKINI, KADINLARA TESLİM EDECEĞİZ’
Geçen pazar akşamı bir video paylaştık. İlk 6 ayda kadınlar için ne yapacağız? Kadınlara bir hak falan vermiyoruz. Kadınların hakkını, kadınlara teslim edeceğiz.
İstanbul Sözleşmesi’ni imzalayacağız ve Resmi Gazete’de yayımlanacak. Ev içi şiddet olursa olay karakola intikal ederse özel birimler olacak o birimlerde en az bir kadın olacak. Hem kadına hem aileye sosyal güvenliğini sağlayacağız. Aile Destekleri Sigortası 1971’den beri uygulanmıyor. Kadının da çocuğun da sosyal güvenliğini sağlayacağız.
Üniversitelerimizde çok sayıda kadın öğrenci. Hemen her alanda büyük başarılara imza atıyorlar. Devlette üst yönetime bakıyorsun birkaç kadın yönetici var. İlk 6 ay içinde üst yönetimde en az yüzde 35 kadın kotası olacak. Kadınlar yönetemez mi? Hakim, savcı, kaymakam, emniyet müdürü olamaz mı?
Boşanan kadınlar için ‘Yeni Başlangıçlar Fonu’ kurulacak. Nafaka gerginliğini de bitireceğiz.
Doğum izni kanununu ilk altı ayda değiştireceğim. Kadın lehine pozitif ayrımcılık yapacağız. Özel sektörde doğum iznine ayrılmış ama bir süre gelmemiş kadının tekrar işe dönmesine imkan sağlayacak.
Kadın sağlığı programı sayesinde kadınların sağlık, bakım ve hijyen konusundaki en büyük güvencesi devlet olacak. Ergenlik çağına giren kız çocuklarının sağlık harcamaları ücretsiz olacak. Rahim kanserini önleyen HPV aşısı da dahil olmak üzere bu konudaki tüm önleyici sağlık harcamaları da devlet tarafından ücretsiz olarak karşılanacak.
‘ÇAKMA EKONOMİST’
Şahsım yine oturmuş üniversite öğrencilerini toplamış onlara ‘Yap-İşlet-Devret’i anlatıyor. Diyor ki, ‘Ben ekonomistim, siz ne kadar kaynak oluşturursanız devletin kasasından bir kuruş çıkmaz. Yaptığımız bu ama Bay Kemal’in kafası bu işlere basmaz’ diyor. Vallahi benim kafam kul hakkı yemeğe, adaletsizliğe basmaz. Vatandaşın ödediği verginin hesabını vermek benim için onurdur.
Sen ekonomistin ekonominin geldiği hale bak. Böyle ekonomiste ‘Çakma ekonomist’ denir. Ekonominin E’sini bile bilmiyor. İlkokul mezunu bakkal bunlardan daha iyi devlet yönetir..
Yap-İşlet-Devlet dolayısıyla devletin cebinden bir kuruş çıkmıyormuş. Madem bir kuruş çıkmıyor sevgili şahsım bu bütçedeki milyarlar ne? İmza attığın bütçeyi bilmiyorsun bu daha vahim. Ben bütün kadınların ve gençlerin huzurunda Erdoğan’a bir çağrı yapmak istiyorum. Madem bir kuruş ödemiyoruz, madem sen ekonomistsin A Haber var senin yayın organın zaten çık karşıma oturalım sadece Şehir Hastanelerini soracağım. Cesaret edemeyebilir valla soruları önceden vereceğim, cevapları promptera yaz istersen. Bütün sorulara samimi, düzgün, net cevaplar isteyeceğim ama karşıma çıkmaz. Yiğidin karşısına çıkacak adamın namuslu ve temiz olması lazım.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***