AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’a muhalefet etmemek gibi bir ‘içtihatta bulunduğunu’ da belirten Arınç, “Beni fazla zorlamasınlar. Çünkü içtihatlar zaman zaman değişebilir.” dedi.
Bir süre önce aktif siyasetten çekilen ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyeliği’nden de istifa eden eski Meclis Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’tan Erdoğan’a helalleşme çıkışı geldi. Arınç, Erdoğan’a muhalefet etmemek gibi bir ‘içtihatta bulunduğunu’ ancak ekledi: “Beni fazla zorlamasınlar. Çünkü içtihatlar zaman zaman değişebilir.”
Erdoğan’la zaman zaman fikir ayrılıkları yaşasa da bir zamanlar en yakınlarından biri olan Arınç, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde sorunlar olduğunu söyledi, “Yargı bağımsızlığı için iklim değişmeli” dedi. Cemaatlerin denetlenmesi gerektiğini belirtti.
Kasım 2020’de Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’nın uzun tutukluluk sürelerini eleştirmesinin ardından MHP lideri Devlet Bahçeli’nin sert eleştirilerine hedef olan ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu’ndan istifa eden Arınç, BBC Türkçe’den Ece Göksedef’e ilginç açıklamalarda bulundu.
“ÖZGÜL AĞIRLIĞI OLAN KİŞİ KALMADI”
‘Tek kişi’ üzerine kurulu Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi’nin şu anda tıkır tıkır işlemediğini belirten Arınç, Erdoğan’ın da bunun farkında olduğunu söyledi.
Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ahmet Davutoğlu’ndan sonra çok konuşulan bir mesele, düşük profilli başbakan… Bu bizim yapımıza uygun değil. Düşük profil deyince, her şey iyisiyle doğrusuyla bir numaraya yönelince, özgül ağırlığı olan kişi kalmadı. Kala kala bir ben kaldım, onun da ne kadar azaltıldığını görüyoruz.”
“YARGIDA VE YARGI BAĞIMSIZLIĞI KONUSUNDA ÇOK BÜYÜK SIKINTI VAR”
Yargı bağımsızlığı konusuna değinen Bülent Arınç, “Sıkıntı var. Tam öyle bir tespit yapmayayım ama bütün olarak yargıda sıkıntı var mı derseniz, var. Hem de çok büyük sıkıntı var. Bu sıkıntıların giderilmesi için Türkiye’de belki bir iklim değişikliğine, anlayış değişikliğine ihtiyaç var. Sanıyorum bu da olacak çünkü herkesin adaletten beklentisi büyük. Beklenti büyük olunca, ihtiyaç büyük olunca bunun arkası gelir. Gecelerin en koyu zamanı, şafak vaktine en yakın olan zamanmış.” dedi.
“ERDOĞAN’A HİÇBİR ZAMAN RAKİP OLMAYACAĞIM DEDİM AMA…”
Aktif siyasete dönüş ile ilgili konuşan Arınç, “Ben AK Parti’nin kurucusuyum, evin sahibiyim. AK Parti’de benden daha kıdemli insan yok. Ben bu partinin sac ayaklarından, kurucularından, temel taşlarından birisiyim. Buna kızanlar, kıskananlar, beni kötülemek isteyenler çıkabilir. Güneş balçıkla sıvanmıyor. Başımı AK Parti’den başka bir partiye çevirmem. AK Parti’de olacağım, cumhurbaşkanımızın yanında, çevresinde olacağım. Ona karşı hiçbir zaman rakip olmayacağım diye bir içtihatta bulundum. Beni fazla zorlamasınlar. Çünkü içtihatlar zaman zaman değişebilir.” diye konuştu.
Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan gibi yeni bir parti kurma ihtimali sorulan Arınç, “Başka bir parti kurmak veya başka bir partiye katılmak düşüncesinde değilim şu anda.” dedi.
Ece Göksedef’in, “Sayın Erdoğan’a AK Parti içerisinde rakip olmak gibi bir düşünceniz olabilir mi?” sorusuna karşılık da Arınç, “Hayır, böyle bir düşüncem kesinlikle yok.” diye karşılık verdi.
ERDOĞAN’A KIRGINLIĞIM ELBETTE VARDIR
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ağabey-kardeş ilişkisi içinde olduklarını belirten Arınç sözlerini şöyle sürdürdü:
“Özelde bana ağabey diye hitap eder, biz Tayyip Bey diye ona hitap ederiz. Evet, eski samimi günler şu anda yok ama bu bizim özündeki beraberliğimizi değiştirmez. Elbette bana karşı söylenmiş sözlerden dolayı kendisinden bir helallik dilerim, beklerim. Bu çok önemli çünkü benim için.
Ben onu Bahçeli gibi görmüyorum, Bahçeli geçmişten beri bizim dışımızda bir insan. O ne söylerse onunla başka türlü hesaplaşırız zamanı, zemini geldiğinde.
Ama ağabey-kardeş ilişkisi içerisinde olan insanlar birbirlerini kırmamalı, birbirlerine sırt çevirmemeli. Bir adam eşkiyaya sahip çıkarken benim kardeş diyebildiğim bir insan bana sahip çıkmazsa ben bundan gücenirim. Bunun da helallik olarak bana dönmesini isterim. Biz bunları kendi aramızda halledeceğiz inşallah. Bundan dolayı bir kırgınlığım elbette vardır ama bunu reddedecek noktada değiliz.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***