Eski Ekonomi Bakanı Prof. Dr. Işın Çelebi, Ntv’de katıldığı bir programda ekonomi gündemine ilişkin gelişmeleri değerlendirdi. Çelebi Merkez Bankası’nda dün yapılan sürpriz kadro değişikliğine değinerek “Aniden yapılan kadro değişiklikleri belirsizlikleri artırıyor, krizi derinleştiriyor” ifadelerini kullandı.
TIKLAYIN: Merkez Bankası yönetiminde operasyon; iki başkan yardımcısı ile bir PPK üyesi görevden alındı, dolar kurunda yeni rekor kırıldı!
Çelebi, Merkez Bankası’nın istikrarlı bir kurum olması gerektiğini ve çok fazla görev değişiklikleri yapılmaması gerektiğini aktararak şöyle dedi:
“Burada uzun vadede ve kalıcı olması lazım. Çünkü makro iktisat konusunda en önemli şey istikrarsızlığı yer vermemektir. Sık sık yönetici değişiklikleri olmamalı. Umarın dün geceki karar son olur. Bu görev değişikliğini oyuncak haline getirmemek lazım.
“İstikrarsızlık kuru etkiliyor”
Bu istikrarsızlık ve belirsizlik kuru çok etkiliyor, faizleri aşağı çekmemiz bizi çok olumsuz etkiledi ve kuru yukarı çekti. Çünkü dolar ve euroya olan talebi patlattı. Faiz aşağı indirilince TL’den kaçış hızlandı. Dolar 9,18’e, euro da 10,60 liraya çıktı. Bu tamamen belirsizlikten kaynaklı. İkincisi ise dış etkenlerden kaynaklı; dünya likitide genişlemesinden sonra şuan bir tedarik zinciri enerji krizi yaşıyor. Özellikle doğalgazda inanılmaz artış var. Doğalgaz bin metreküp saniye başına 600-700 dolardan 100 doların üzerine çıktı. Kömür 3 katına çıktı.
“İthalatın pahalılaşması, maliyetleri ve fiyatları artıracak”
2022 zor bir yıl olacak, zor bir kış geçireceğiz. Dünya global bir krize doğru sürükleniyor ve bu enerji ağırlıklı bir kriz. Kurdaki yükseliş bizi cari açık açısından ihracatın artmasına ve ithalatın azalmasına yol açıyor. Çünkü ithalat pahalılaşıyor. Bu bize yapı belli ölçüde enflasyona yol açacak. Türkiye’deki üretimde yüzde 40-50’si girdi olarak ithal ürün kullanıyor. İthal ürünlerin artışı, maliyetlerin ve fiyatların yükselmesine yol açacak.”
“Faiz, piyasanın talebine göre düzenlenmeli”
Çelebi, 21 Ekim’deki Para Politikası Kurulu’nda (PPK) alınacak faiz kararına ilişkin şöyle dedi:
“Faiz indirimi çok yanlış olur zaten dünyada önemli bir krizin başlangıcını yaşamaya başladık. Bunun maliyetlere yansıması olacak. Maliyet enflasyonu yüzde 43-44 düzeyinde, daha da yukarı çıkabilir. Bunun için bizim enflasyonist baskıyla faizleri yukarı çekme gibi bir zorunluluğumuz olabilir. Bu nedenle bence faiz silahını piyasaların talebine göre değerlendirmek lazım. Bunu piyasalara göre değerlendirmeyip kendi masa başı kararlarımıza göre yönetmeye kalkarsak; enflasyonist baskı bir, küresel kriz ortamının getireceği sorunlar iki, bizi ciddi sıkıntılara sokabilir. O yüzden ben faizlere çok gerekmedikçe dokunulmamasını ve piyasanın talebine göre düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***