AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘halkın evine ekmek götüremediği’ yönündeki açıklamalara tepki gösterdi. Erdoğan, “Bunu kim diyor? İP’lisi, CHP’lisi… Bunlarda ne edep ne de haya var. Bunlar ne yazık ki böyle. Hepiniz görüyorsunuz, her evde bir araba var.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen kabine toplantısının akabinde basın mensuplarının karşısına geçti. Gündeme değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, muhalefet partilerinin ekonomi eleştirilerine de cevap verdi. Erdoğan, “Vatandaşlarımızın sofrasındaki aşının, ekmeğinin, evindeki doğal gazın, elektriğin, ailesi ve kendisi için kurduğu hayaller için dertleniyoruz. Halkın evine götürecek ekmeği olmadığını söylüyorlar. Bunu kim diyor? İP’lisi, CHP’lisi… Bunlarda ne edep ne de haya var. Bunlar ne yazık ki böyle. Hepiniz görüyorsunuz, her evde araba var. Kapıcısında da araba var. İkinci el otomobil yetişmiyor. Böyle bir durum söz konusu. Bunları nasıl olur da görmemezlikten gelirsiniz?(!) Bunu medyada anlatıp vatandaşları kandırabilirsiniz fakat bizi asla kandıramazsınız. Biz bunların hepsinin istatistiklerini tutuyoruz, nerede ne olduğunu çok iyi biliyoruz.” ifadelerini kullandı.
BÜYÜKELÇİLER HATALARINDAN DÖNDÜ
Tayyip Erdoğan, büyükelçiler krizi konusunda da konuştu: “Viyana Sözleşmesi’nin 41’inci maddesine, yani ülkelerin kanunlarına ve nizamlarına uyulacağı, içişlerine karşılamayacağı taahhüdüne bağlılıklarını ifade eden bu büyükelçilerin artık Türkiye’nin egemenlik hakları konusundaki beyanlarında daha dikkatli olacaklarına inanıyoruz. Ya bu ülkenin bağımsızlığını, vakarını, büyüklüğünü kabul edeceksiniz ya da içinde çırpındığınız kibir ve nefret çukurunda debelenmeye devam edeceksiniz. Bizim amacımız kriz çıkarmak değil, Türkiye’nin onurunu, gururunu haysiyetini korumaktır. Bugün büyükelçiliklerden yapılan açıklamayla yanlışlıklarından geri dönülmüştür. Ülkemizin bağımsızlığına saygı duymayan hiç kimsenin sıfatı ne olursa olsun, bu ülkede barınamayacağını da ayrıca ifade etmek istiyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***