Ankara Emniyeti bir kez daha işkence suçlamasıyla karşı karşıya. Cemaat soruşturmaları kapsamında gözaltına alınan ve isminin açıklanmasını istemeyen bir asker, yaşadığı ve şahit olduğu işkenceleri avukat görüşmesinde tek tek anlattı. Ankara Barosu tarafından işkenceciler hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi.
İnsan hakları ihlalleriyle daha önce de gündeme gelen Ankara Emniyeti Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü, bir kez daha işkence iddialarının merkezinde. Cemaat soruşturmaları gerekçe gösterilerek geçtiğimiz günlerde gözaltına alınan ve isminin kamuoyuna açıklanmasını istemeyen bir asker, avukatlar Merve Nur Aksoy ve Deniz Can Aydın’a yaşadığı ve şahit olduğu işkenceleri tutanak altına aldırttı. Gördüğü işkenceyi yer ve zaman belirterek anlatan asker, suç duyurusunda bulunulmasını istedi.
GÖZALTINDA SÖZLÜ VE FİİLİ İŞKENCE İDDİASI
Avukatlarla gözaltındaki mağdur askerin görüşmesi 30 Ocak günü saat 18:22’de gerçekleşti. Görüşme dışarıdan izlenebilir ve dinlenebilir bir odada yapıldı. Gözaltında darp edilmeden önce ve darp edildikten sonra doktor muayenesine götürüldüğünü anlatan asker “Doktora çekindiğim için darp edildiğimi söyleyemedim. Vücudumda görünür bir darp ve cebir izi yoktur” dedi.
“KÖKÜNE KADAR TANIŞIRIZ”
Sosyal medyada da paylaşılan ve avukatların imza altına aldığı tutanağa göre gözaltındaki asker, ilk gün avukatı olmadan mülakat denilen görüşme için elleri kelepçeli bir şekilde götürüldü. Yaklaşık 5 saat yüzü duvara dönük ayakta bekletildikten sonra 45 dakikalık bir görüşme yapıldı. O görüşmede tehdit edildiğini anlatan asker “Görüşmede onların istediği şekilde ifade vermeye zorlandım. Görüşme 3 erkek tarafından yapıldı. Daha önce gözaltına alındığımda da var olan bir kişi tarafında “Geçen sefer yeterince tanışamadık, bu sefer köküne kadar tanışırız” dedi. Bugün düşünmemi ve diğer gün tekrar görüşeceğimizi söyledi. Tarafıma isnat edilen suç bakımından herhangi bir bilgi verilmedi” ifadelerini kullandı.
PKK VE DAEŞ’LİLERLE BİR ARADA
İkinci gün tekrar görüşmeye götürülen askere, kendisine söylenenleri düşünüp düşünmediği soruldu. Suçunu bilmediğini ve söyleyecek bir şeyinin olmadığını belirten askere bu sefer polis “12 gün boyunca buradasın. Devlete hapse girecek adam lazım” denildi. Bu olay, D büro ana bina 1. Kat şube müdürü odasında yaşandı. Fiziksel ve psikolojik baskı gördüğünü belirten asker “İkinci görüşmemde de yaklaşık 7 saat kelepçeli ve ayakta bekletildim. Olayın akşamında bir PKK ve bir DAEŞ’ten suçlanan iki kişiyle asker olduğum belirtilerek aynı odaya konuldum” dedi.
TECAVÜZ İMASI
Bir başka görüşmede ise 6 saat bekletilen askerle, 10 ve 45 dakikalık iki ayrı görüşme yapıldı. Tehdidin dozunun giderek arttığını “İlk görüşmede ‘Bu dosyayı mahkemeye boş göndermeyeceğiz. Bu dosya ya dolacak ya da dolacak. Git 15-20 dakika düşün. Dosyanın dolması için istediğimiz bilgileri ver. Yoksa (kalçamı göstererek) senin anladığın şekilde de dosyayı doldururuz’ dediler. Bana bunları söyleyen yaşlı, esmer, 1,65 boy civarında, ortalama 80 kilo gibiydi. Yaklaşık 1 saat sonra tekrar çağırdılar. Bu esnada ayaktaydım” cümleleri ile anlattı.
İŞKENCEYİ ANLATTI
Sözlü tehditlerin ardından darp edildiğini anlatan işkence mağduru asker “Ardından farklı odaya alındım. Düşünüp düşünmediğimi sordular. Suçumu bilmediğim için söyleyecek bir şey olmadığını söyledim. Yüzümü duvara döndürdüler. Arkama geçtiler. Montumu çıkarmamı istediler. Çıkarmayınca zorla çıkardılar. Daha sonra üst kıyafetimi çıkarmamı istediler. Çıkarmadım. Çıkarmayınca saçlarımla oynayarak yüzüme tokatlar atmaya başladılar. Bir başkası da enseme çok sert bir şekilde vurdu. Bir başkası da göğsüme çok sert bir şekilde vurdu. Toplamda 3 kişiydiler. Daha sonra diğer gün tekrar görüşeceğimizi söylediler. Henüz çağırmadılar” dedi.
“İŞKENCE SESLERİNİ DUYMAMAMIZ İÇİN MÜZİK AÇTILAR”
TEM’de şahit olduğu başka işkence olayı olduğunu da anlatan asker “20 metrekare gibi küçük bir alanda yaklaşık 16 kişi kalmaktayız. Çamaşırlarım tarafıma hala verilmemiştir. Darp edildiğim görüşme için ayakta beklerken “Yusuf Kulaksız” isimli kişinin ağlayarak bağırdığını duydum. Bu esnada dışarıda başımızda ekleyen kadın polis sesleri duymamamız için müzik açtı” ifadelerin kullandı.
Mağdur asker avukatıyla yaptığı görüşmede tutulan tutanağın bir örneğinin Ankara Barosuna verilmesini, olayın kamuoyuna isimsiz bir şekilde duyurulmasını ve ilgili makamlara suç duyurusunda bulunulmasını talep etti.