İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor
  • Ana Sayfa
  • Haberler
    • All
    • Bilim ve Teknolji
    • Dünya
    • Ekonomi
    • Kültür - Sanat
    • Politika
    • Spor
    • Yaşam
    Haber Merkezi TR724

    Rusya ve Ukrayna, 185’er savaş esirini takas etti

    Beyaz Köşk’ü satın alan milyarder belli oldu

    Beyaz Köşk’ü satın alan milyarder belli oldu

    Dünyada en yüksek kiraların ödendiği şehirler hangileri?

    Dünyada en yüksek kiraların ödendiği şehirler hangileri?

    TR724 HABER

    TMSF’nin yönettiği şirket sayısı 1.050’yi buldu!

    Erdoğan çağırınca Davutoğlu sevinçle içeri girmiş

    Erdoğan çağırınca Davutoğlu sevinçle içeri girmiş

    Fenerbahçe’de Kerem Aktürkoğlu Krizi! Maça Saatler Kala Açıkladı: TFF İnceleme Başlattı

    Fenerbahçe’de Kerem Aktürkoğlu Krizi! Maça Saatler Kala Açıkladı: TFF İnceleme Başlattı

    Trending Tags

  • İnsan Hakları
    Jandarma karakolunda işkence: İki kişi öldürüldü; biri karakol bahçesine gömüldü

    Jandarma karakolunda işkence: İki kişi öldürüldü; biri karakol bahçesine gömüldü

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    ‘Mansur Yavaş her şart altında aday’

    Adliye binalarımız güzel ama adalet var mı?

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Esenyurtlular kayyıma tepkili: Hukuksuzluk ve adaletsizliktir

    Esenyurtlular kayyıma tepkili: Hukuksuzluk ve adaletsizliktir

    En Yakınındaki İsim Konuştu: Mansur Yavaş Esenyurt'taki Mitinge Neden Katılmadı?

    En Yakınındaki İsim Konuştu: Mansur Yavaş Esenyurt’taki Mitinge Neden Katılmadı?

    Trending Tags

  • 15 Temmuz
    Akın Öztürk: Başta Hulusi Akar olmak üzere 15-20 kişi konuşmazsa bu iş açığa çıkmaz

    Akın Öztürk: Başta Hulusi Akar olmak üzere 15-20 kişi konuşmazsa bu iş açığa çıkmaz

    Akın Öztürk: 15 Temmuz önlenirdi ama 2 buçuk saat refleks göstermediler

    Akın Öztürk: 15 Temmuz önlenirdi ama 2 buçuk saat refleks göstermediler

    ”15 Temmuz gazisi” nasıl yakalandı? Kabinden çıkmaya ikna edilmesi yaklaşık 20 dakika sürdü

    ”15 Temmuz gazisi” nasıl yakalandı? Kabinden çıkmaya ikna edilmesi yaklaşık 20 dakika sürdü

    Tel Aviv’de taciz şüphesiyle gözaltına alınan Türk görevli ”15 Temmuz gazisi” çıktı

    Tel Aviv’de taciz şüphesiyle gözaltına alınan Türk görevli ”15 Temmuz gazisi” çıktı

    Ertesi gün ne yapacaklardı? Ben Serhat Telli, 15 Temmuz günü yaşadığım olayları anlatmak istiyorum

    Ertesi gün ne yapacaklardı? Ben Serhat Telli, 15 Temmuz günü yaşadığım olayları anlatmak istiyorum

    15 Temmuz’u kimin yaptığı sonuçlarında gizli

    15 Temmuz’u kimin yaptığı sonuçlarında gizli

  • Kürt Meselesi
    Bakırhan: Kürtlerle barış Türkiye’ye refah getirir

    Bakırhan: Kürtlerle barış Türkiye’ye refah getirir

    DEM’li Tuncer Bakırhan: “Biz CHP’nin eylemci kitlesi değiliz, bizim başka bir meselemiz var”

    DEM’li Tuncer Bakırhan: “Biz CHP’nin eylemci kitlesi değiliz, bizim başka bir meselemiz var”

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    Tabip odaları: Kayyımlar  Kürt sorunu çözümsüzlüğünün sonucu

    Tabip odaları: Kayyımlar Kürt sorunu çözümsüzlüğünün sonucu

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    DEM Parti'den Ahmet Özer Yorumu: Bu Ne Perhiz Bu Ne Lahana Turşusu

    DEM Parti’den Ahmet Özer Yorumu: Bu Ne Perhiz Bu Ne Lahana Turşusu

    Trending Tags

  • Görüş & Analiz
    Başkanlar ve gazeteciler: Gökyüzünde demokrasi testi!

    Başkanlar ve gazeteciler: Gökyüzünde demokrasi testi!

    “Senden sonra ne halt karıştırdılar dendiği yerde nasıl ağlamam?”

    “Senden sonra ne halt karıştırdılar dendiği yerde nasıl ağlamam?”

    Zor kardeşim zor!

    Zor kardeşim zor!

    Sideris Vakası (2); “Anahtarı Asla Kaybetme”

    Sideris Vakası (2); “Anahtarı Asla Kaybetme”

    Gerçek meşruiyetin adresi: Hukukun üstünlüğü

    Gerçek meşruiyetin adresi: Hukukun üstünlüğü

    Galatasaray, Liverpool’u puansız gönderdi!

    Galatasaray, Liverpool’u puansız gönderdi!

  • Gizlilik politikası
No Result
View All Result
  • Ana Sayfa
  • Haberler
    • All
    • Bilim ve Teknolji
    • Dünya
    • Ekonomi
    • Kültür - Sanat
    • Politika
    • Spor
    • Yaşam
    Haber Merkezi TR724

    Rusya ve Ukrayna, 185’er savaş esirini takas etti

    Beyaz Köşk’ü satın alan milyarder belli oldu

    Beyaz Köşk’ü satın alan milyarder belli oldu

    Dünyada en yüksek kiraların ödendiği şehirler hangileri?

    Dünyada en yüksek kiraların ödendiği şehirler hangileri?

    TR724 HABER

    TMSF’nin yönettiği şirket sayısı 1.050’yi buldu!

    Erdoğan çağırınca Davutoğlu sevinçle içeri girmiş

    Erdoğan çağırınca Davutoğlu sevinçle içeri girmiş

    Fenerbahçe’de Kerem Aktürkoğlu Krizi! Maça Saatler Kala Açıkladı: TFF İnceleme Başlattı

    Fenerbahçe’de Kerem Aktürkoğlu Krizi! Maça Saatler Kala Açıkladı: TFF İnceleme Başlattı

    Trending Tags

  • İnsan Hakları
    Jandarma karakolunda işkence: İki kişi öldürüldü; biri karakol bahçesine gömüldü

    Jandarma karakolunda işkence: İki kişi öldürüldü; biri karakol bahçesine gömüldü

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    ‘Mansur Yavaş her şart altında aday’

    Adliye binalarımız güzel ama adalet var mı?

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Esenyurtlular kayyıma tepkili: Hukuksuzluk ve adaletsizliktir

    Esenyurtlular kayyıma tepkili: Hukuksuzluk ve adaletsizliktir

    En Yakınındaki İsim Konuştu: Mansur Yavaş Esenyurt'taki Mitinge Neden Katılmadı?

    En Yakınındaki İsim Konuştu: Mansur Yavaş Esenyurt’taki Mitinge Neden Katılmadı?

    Trending Tags

  • 15 Temmuz
    Akın Öztürk: Başta Hulusi Akar olmak üzere 15-20 kişi konuşmazsa bu iş açığa çıkmaz

    Akın Öztürk: Başta Hulusi Akar olmak üzere 15-20 kişi konuşmazsa bu iş açığa çıkmaz

    Akın Öztürk: 15 Temmuz önlenirdi ama 2 buçuk saat refleks göstermediler

    Akın Öztürk: 15 Temmuz önlenirdi ama 2 buçuk saat refleks göstermediler

    ”15 Temmuz gazisi” nasıl yakalandı? Kabinden çıkmaya ikna edilmesi yaklaşık 20 dakika sürdü

    ”15 Temmuz gazisi” nasıl yakalandı? Kabinden çıkmaya ikna edilmesi yaklaşık 20 dakika sürdü

    Tel Aviv’de taciz şüphesiyle gözaltına alınan Türk görevli ”15 Temmuz gazisi” çıktı

    Tel Aviv’de taciz şüphesiyle gözaltına alınan Türk görevli ”15 Temmuz gazisi” çıktı

    Ertesi gün ne yapacaklardı? Ben Serhat Telli, 15 Temmuz günü yaşadığım olayları anlatmak istiyorum

    Ertesi gün ne yapacaklardı? Ben Serhat Telli, 15 Temmuz günü yaşadığım olayları anlatmak istiyorum

    15 Temmuz’u kimin yaptığı sonuçlarında gizli

    15 Temmuz’u kimin yaptığı sonuçlarında gizli

  • Kürt Meselesi
    Bakırhan: Kürtlerle barış Türkiye’ye refah getirir

    Bakırhan: Kürtlerle barış Türkiye’ye refah getirir

    DEM’li Tuncer Bakırhan: “Biz CHP’nin eylemci kitlesi değiliz, bizim başka bir meselemiz var”

    DEM’li Tuncer Bakırhan: “Biz CHP’nin eylemci kitlesi değiliz, bizim başka bir meselemiz var”

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    Tabip odaları: Kayyımlar  Kürt sorunu çözümsüzlüğünün sonucu

    Tabip odaları: Kayyımlar Kürt sorunu çözümsüzlüğünün sonucu

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    DEM Parti'den Ahmet Özer Yorumu: Bu Ne Perhiz Bu Ne Lahana Turşusu

    DEM Parti’den Ahmet Özer Yorumu: Bu Ne Perhiz Bu Ne Lahana Turşusu

    Trending Tags

  • Görüş & Analiz
    Başkanlar ve gazeteciler: Gökyüzünde demokrasi testi!

    Başkanlar ve gazeteciler: Gökyüzünde demokrasi testi!

    “Senden sonra ne halt karıştırdılar dendiği yerde nasıl ağlamam?”

    “Senden sonra ne halt karıştırdılar dendiği yerde nasıl ağlamam?”

    Zor kardeşim zor!

    Zor kardeşim zor!

    Sideris Vakası (2); “Anahtarı Asla Kaybetme”

    Sideris Vakası (2); “Anahtarı Asla Kaybetme”

    Gerçek meşruiyetin adresi: Hukukun üstünlüğü

    Gerçek meşruiyetin adresi: Hukukun üstünlüğü

    Galatasaray, Liverpool’u puansız gönderdi!

    Galatasaray, Liverpool’u puansız gönderdi!

  • Gizlilik politikası
No Result
View All Result
İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor
No Result
View All Result
Home Güncel

Tüm ayrıntılarıyla uluslararası komplo süreci

SG by SG
2 Ekim 2025
in Güncel
0
Tüm ayrıntılarıyla uluslararası komplo süreci
PaylaşPaylaş


HABER MERKEZİ – Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nin mimarı olan Abdullah Öcalan’ın Suriye’den çıkarılmasının üzerinden 27 yıl geçti. NATO’nun “başı gövdeden ayırma” planı tutmazken, Öcalan’ın paradigması milyonlara ilham oldu.  

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik komplo süreci, küresel güçlerin Ortadoğu’ya yönelik müdahalelerini anlamak açısından kritik bir tarih. ABD, İngiltere, İsrail, Almanya, Türkiye, Yunanistan ve Rusya’nın da aralarında olduğu 23 devlet ve bağlı birçok örgütün ortaklaştığı komplo sürecini anlamak, Ortadoğu’ya yönelik son yıllarda daha da belirginleşen müdahaleleri ve planları anlamak açısından hayati önemde. 

 

Reel sosyalizmin yıkılmasının ardından muhalif halk hareketleri ile devrimci güçler, bölgeyi dizayn etmek isteyen küresel güçlerin daha fazla hedefi oldu. ABD öncülüğünde 1949 yılında Sovyetler Birliği’ne karşı “savunma” amacıyla kurulan Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO), “tehlikeli” gördüğü ve “terörist” ilan ettiği örgüt ve liderleri hedef almaya başladı. 

 

Bölgedeki devletlerinin büyük çoğunluğu da NATO’nun “yeniden dizayn” planının işbirlikçisi olmayı kabul etti. Bu plan karşısındaki en büyük engellerinden birisi PKK’ydi. PKK, ideolojisiyle toplumda büyük karşılık bulmuş ve milyonları peşinden sürüklüyordu. Bu nedenle tasfiye edilmeliydi. 

 

PKK’ye karşı “başı gövdeden ayırma” stratejisi devreye konuldu. PKK’nin lideri olan ve milyonların “önderimdir” dediği Abdullah Öcalan’a yönelik komplonun startı verildi. Böylece PKK tasfiye edilecek, Öcalan da imha edilecekti. 

 

Komploya dair devletler arası görüşme ve anlaşmalar sürerken, 6 Mayıs 1996’da Şam’da Abdullah Öcalan’a yönelik bomba yüklü bir araçla suikast girişimi oldu. Saldırı başarısız oldu, sonrasında ise Suriye’ye yönelik tehditler devreye girdi. 

 

Suriye’nin ABD, İsrail ve Türkiye’nin baskılarına boyun eğmesi üzerine Öcalan da Şam’dan ayrılmak zorunda kaldı. 15 Şubat 1999’da ise Türkiye’ye getirilerek, İmralı Adası’ndaki F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde ağır tecrit koşulları altında tutulmaya başladı. 

 

Öcalan, kendisine dönük komplo sürecini sonraki süreçte şöyle anlatacaktı:  “İlk çivi Moskova’da çakıldı; ihanetin yılan soğukluğunu yaşadım. İkinci çivi Roma’da çakıldı; kapitalizmin ince oyunlarına karşı onurdan vazgeçmedim. Üçüncü çivi Atina’da çakıldı; eşi görülmemiş dostluğa bir ihanet karşısında adeta dilim tutuldu, felç oldum! Dördüncü çivi Nairobi’de çakıldı; idam cezasıyla arandığım Türkiye’ye teslim edildim. ‘Çar mih (dört çivi) komplosu’ sonucu, Marmara Denizi’ndeki İmralı tek kişilik ada hapishanesine, Hades mezarlığına konulup, çarmıhta ölme (idam edilme) beklentisi içine alındım…”

 

Öcalan, Türkiye’ye getirildiği günden bu yana İmralı Cezaevi’nde “tabutluk” olarak nitelendirdiği hücrede tutuluyor. 

 

Yıllar geçtikçe komploya dair yeni detaylar ortaya çıkarken, Öcalan da kaleme aldığı “Uluslararası Komplo Atina Davası” kitabıyla komplo sürecini tüm ayrıntılarıyla anlatttı. 

 

9 Ekim 1998‘de startı verilen ve 15 Şubat 1999’a kadar devam eden sürece dair kitapta yer alan bilgiler şöyle: 

 

9 EKİM ÖNCESİ SÜREÇ

 

27 Ekim 1994: Dönemin ABD Başkanı Bill Clinton, Şam’da Hafız Esad ile bir araya geldi. Ziyaretin “Ortadoğu’da kapsamlı barışa ulaşılması” için yapıldığı açıklandı. Ancak Bill Clinton-Hafız Esad arasında yapılan 4 saatlik görüşmenin 3 saati Abdullah Öcalan ile ilgili oldu. Görüşmede, Abdullah Öcalan “en büyük tehdit” olarak hedef alındı.

 

23 Şubat 1996: Türkiye ve İsrail arasında askeri alanda yeni bir işbirliği anlaşması imzalandı. Suriye’ye karşı işbirliği de söz konusu anlaşma arasında yer aldı. Bu kapsamda Suriye’ye baskı arttırıldı. 

 

9 Nisan 1996: Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis ile ABD Başkanı Bill Clinton arasında, Washington Beyaz Saray’da “gizli” bir görüşme gerçekleştirildi. Görüşmede Türkiye-Yunanistan arasındaki ilişkiler ele alındı. Simitis, ABD’nin bölge politikalarını destekleyip, Türkiye ile işbirliğini kabul etti. Clinton da Türkiye-Yunanistan sorunlarının çözümünü vaat etti. Karşılıklı  “işbirliği ve çözümde” pazarlık yapılan konuların başında Abdullah Öcalan’ın geldiği sonraki süreçte netleşti. 

 

6 Mayıs 1996: Devletler arası görüşme ve anlaşmalar sürerken, Şam’da Abdullah Öcalan’a yönelik bomba yüklü bir araçla suikast girişiminde bulunuldu. Abdullah Öcalan’ın bulunduğu sanılan evin yakınında C4 patlayıcı yüklü araba patlatıldı. Patlamadan çok kısa bir süre Londra kaynaklı gazeteler, Abdullah Öcalan’ın yaşamını yitirdiğine dair haberler yapmaya başladı. 

 

Mayıs 1997: Dönemin Savunma Bakanı Turhan Tayan, İsrail ve İsrail’in işgal ettiği Suriye’deki Golan Tepeleri’ni ziyaret etti. İsrailli yetkililer, ziyaret sonrası ilk kez Kürt grupları aleyhine açıklamalarda bulundu. 

 

16 Eylül 1998: Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Ateş, Suriye sınırında yaptığı açıklamalar ile Abdullah Öcalan’ın sınır dışı edilmesini veya teslim edilmesini istedi. 

 

17 Eylül 1998: KDP Genel Başkanı Mesut Barzani, Ankara’ya çağrıldı. Barzani, daha sonra YNK Genel Başkanı Celal Talabani ile buluşturularak, Washington’a gönderildi. 17 Eylül 1998 tarihinde KDP-YNK-ABD arasında Washington Kürt Otonomi Antlaşması imzalandı. PKK’nin tasfiyesi ve Suriye konusunda işbirliği de anlaşmanın hedefleri arasında yer aldı. Görüşmede, ayrıca Irak’ın federal temelde şekillendirilmesi de tartışılan başlıklardna oldu. 

 

30 Eylül 1998: Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in başkanlığında yapılan Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında Suriye’ye yönelik askeri seçenekler masaya yatırıldı. Demirel, 1 Ekim’de Suriye’ye askeri müdahalede bulunma tehdidinde bulundu.

 

3 Ekim 1998: NATO, Suriye sınırında bulunan İskenderun’da kapsamlı bir askeri tatbikat başlattı. Tatbikata 2 bin 500 ABD askeri ve personeli de katıldı. Böylece Abdullah Öcalan’ın Suriye’den çıkarılması için Şam’a baskı arttırıldı. Ayrıca tatbikat kapsamında Amerikan donanmasına ait savaş gemileri ve gelişmiş füzeler, Doğu Akdeniz’de Suriye sınırına kaydırıldı. Aynı günlerde İsrail de Golan Tepeleri’ne askeri güç yığdı. Buna paralel olarak Kara Kuvvetleri Komutanı Atilla Ateş ve Cumhurbaşkanı Demirel, Suriye’yi ve Abdullah Öcalan’ı hedef alan açıklamalar yaptı. Çok geçmeden Hatay’dan Şirnex’in Cizîr (Cizre) ilçesine kadar uzanan 618 kilometrelik Suriye sınırına birlikler kaydırıldı ve Amed-Meletî hava üslerine kırmızı alarma geçiş niteliği taşıyan turuncu alarm verildi. ABD, Mısır ile Suudi Arabistan nezdinde diplomatik girişimde bulunarak, Suriye’ye baskı uygulanmasını istedi. 

 

9 Ekim 1998: Suriye, ABD-İsrail-Türkiye’nin baskılarına boyun eğdi ve Abdullah Öcalan’ı ülkeden çıkmaya zorladı. Abdullah Öcalan, bunun üzerine Suriye’den ayrıldı. Öcalan, Şam Havaalanı’ndan Suriye’ye ait bir yolcu uçağıyla Atina’ya hareket etti. 

 

9 Ekim 1998: Abdullah Öcalan, Suriye’ye ait bir yolcu uçağıyla Atina’da bulunan havaalına hareket etti. Ancak Abdullah Öcalan’ı bizzat davet eden, önceden her şeyin hazırlandığını bildiren ve karşılama sözü veren Yunanistan eski Ulaştırma Bakanı ve PASOK Milletvekili Kostas Baduvas, uçak indikten sonra Öcalan’ı karşılamadı. Baduvas yerine Savvas Kalenteridis ve istihbarat üst düzey yetkilisi Stavrakakis, Abdullah Öcalan’ın karşısına çıktı. Öcalan, sonraki süreçte yaşanılan bu durumu, “Suriye’den çıkarılarak, Yunanistan tuzağına çekilmemde Baduvas şahsında İngiltere’nin rolü olmuştur. Bir İngiliz yetiştirmesi olan Baduvas’ın daveti, ABD-İngiltere-Simitis komplosunun ilk adımı olarak devreye konulmuştur. Bu andan itibaren nereye gidersem gideyim amansız takip ve kontrol, NATO ve ABD tarafından devam edecekti” şeklinde değerlendirdi. Öcalan’ın iltica başvurusu mahkemeye gönderilmedi ve kendisine “Yunanistan’ı derhal terk et” denildi. Abdullah Öcalan, Yunan Dışişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan özel bir uçakla aynı gün Moskova’ya götürüldü.

 

9 Ekim 1998: Rusya’ya giden Abdullah Öcalan, burada Numan Uçar ve Rusya’nın “güvenlik elemanları” tarafından karşılandı. Öcalan, burada önce Liberal Demokrat Parti Başkanı Jirinowski’nin evine ardından bir dağ evine götürüldü. 

 

11 Ekim 1998: Abdullah Öcalan’ın Suriye’den ayrılmasının ardından geçiş noktalarını da içeren istihbarat bilgileri Ankara’ya ulaştırıldı. 11 Ekim 1998’da konuyla ilgili bir basın toplantısı düzenleyen dönemin Türkiye Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, “Bugün itibariyle Öcalan’ın Rusya’da olduğunu, müttefik bir ülkenin istihbarat örgütünün verdiği bilgiyle öğrenmiş bulunmaktayız” dedi. Bunun üzerine Abdullah Öcalan, Rusya Parlamentosu’nun alt kanadı olan Duma’ya siyasi sığınma talebinde bulundu.

 

4 Kasım 1998: Duma, 1’e karşı 298 oyla Abdullah Öcalan’ın sığınma talebini kabul etti. Duma’nın bu kararına ilk tepki ABD’den geldi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü James Rubin, yaptığı açıklamada kimsenin Abdullah Öcalan’a sığınma hakkı talep etmemesi gerektiğini söyledi. Abdullah Öcalan hakkında verilen Duma kararını tanımayan Rusya Başbakanı Primakov, 9 gün süre vererek, Abdullah Öcalan’ın Rusya’dan ayrılmasını istedi.

 

12 Kasım 1998: Abdullah Öcalan, İtalya Yeniden Kuruluş Komünist Partisi (PRC) Milletvekili Ramon Mantovani’nin devreye girmesiyle İtalya/Roma’ya geçti. Abdullah Öcalan, İtalya Havalimanı’nda iner inmez tutuklandı. Öcalan, bunun üzerine Roma’da iltica başvurusunda bulundu.

 

Abdullah Öcalan, İtalya’da yaşadığı süreci ise şöyle anlatmıştı: “İtalya hükümeti kendine güvensizdi ve belirleyici olma güçleri yoktu. Adeta bir suçlu muamelesi yapıldı. Parmak izlerimi aldılar, fotoğraflarımı çektiler. Sağlık koşullarımı ileri sürmemle tıbbi müdahalelerin de yapılabildiği bir yere götürdüler. Bu sırada resmi makamlara siyasi iltica talebimi içerin yazılı başvuruda bulundum. Tüm olumsuzluklarına ve zorlanmama rağmen İtalya, diğer ülkelerden (Yunanistan ve Rusya) farklı olarak resmi işlemler yaptı. İltica talebimi hükümet düzeyinde işleme koyan ilk ve son ülkeydi. Böylece kalışım hukuki bir güvenceye dayanıyordu. Ancak İtalya üzerinde ABD’nin başlattığı ve daha sonra Avrupa Birliği Konseyi’nin de dahil edildiği olağanüstü baskılar karşısında siyasi sığınma talebimin kararı sürüncemede bırakıldı.”

 

21 Kasım 1998: ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright, Abdullah Öcalan’ın hiçbir ülkeye kabul edilmemesi için dönemin NATO Genel Sekreteri Javier Solana ile uzun bir görüşme yaptı.

  

24 Kasım 1998: ABD Başkanı Clinton, iki kez telefonla aradığı İtalya Başkanı D’Alema’ya, “Tarihi bir hatadan kaçının!” dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü James Rubin’in “Öcalan bir an önce Türkiye’ye iade edilmelidir” açıklaması yaparken, İtalya’ya baskılar Avrupa Konseyi düzeyinde de sürdü.

 

Öcalan, buradaki sürece dair de şunları söylemişti: “Baskılar buradakinden (İmralı) bile daha şiddetliydi. Başbakan da yapılanları biliyordu. Sonuç olarak bir teminat verilmesi durumunda ülke sınırları dışına çıkabileceğimi bildirmek zorunda kaldım. Bunun üzerine hükümet Avrupa’da başka bir ülke bulmak için girişimler başlattı. Bu sırada Almanya Federal Hükümeti hakkımda daha evvel aldığı iade zorunluluğu içeren tutuklama kararını ‘Amacı iade olmayan’ bir tutuklama kararına çevirdi. Böylece Almanya’ya iade edilmem ihtimali ortadan kaldırılarak, siyasi hesaplarla alınmış başka hukuk dışılık sergilenmiş oldu. Fransa yapılan görüşmelerde ülkelerine kabul etmeyeceklerini bildirerek, Senegal önerisi yaptı. Bu öneri gayri ciddi bulunarak, Avusturya ve Finlandiya seçenekleri tartışıldı. Finlandiya Dışişleri yetkililerince ‘Almanya kabul ederse’ şartı getirildi. Almanya kabul etmeyince Finlandiya girişimleri sonuçsuz kaldı. Avusturya’da ülkesinin beni kaldıramayacağını bildirdi. İtalya, Almanya ve Fransa başta olmak üzere tüm Avrupa ülkelerinin kapıları bana fiilen kapatılmıştı. Avrupa’da ‘İstenmeyen adam’ ilan edilmiştim.”

 

16 Ocak 1999: Abdullah Öcalan İtalya’dan çıkarak Moskova’ya vardı. PKK Lideri Öcalan, bu durumu “İtalya’nın, ‘Öcalan’ı geri alın, size IMF’nin bloke ettiği 1998 yılı yardımının ilk bölümü olan 8 milyar dolarlık krediyi açtıralım’ teklifi, Rusya tarafından kabul edilmişti” diye anlatmıştı. Rusya’ya ikinci kez giden Abdullah Öcalan, bir odaya konulduklarını ve dışarıya dahi çıkarılmadıklarını söyleyerek, bu durumu “Demirden kafes” içine alınma olarak değerlendirmişti. 

 

17 Ocak 1999: Rus güvenlik görevlileri, Abdullah Öcalan’a hükümetin burada kalmasını istemediğini ve bu talimatında Primakov tarafından verildiğini belirtti.

 

18 Ocak 1999: Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksandr Lebedev, Türkiye’ye “Öcalan, yakalanır yakalanmaz sınır dışı edilecek” sözü verdi. Bülent Ecevit ise aynı gün basına yaptığı açıklamayla bu durumu teyit etti. Abdullah Öcalan, bu süreci “çarmıh veya tabutun hazırlanması” olarak değerlendirmişti. 

 

20 Ocak 1999: Öcalan, isteği dışında Tacikistan’ın başkenti Bişkek’te bir köy evine götürüldü. Öcalan, burada 8 gün tecrit altında tutuldu. 

 

28 Ocak 1999: Abdullah Öcalan, hazırlanan bir uçakla tekrar Moskova’ya götürüldü. Burada Rus özel birlikler tarafından tehdit edilen Abdullah Öcalan, tekrar Şam’a götürülmek istendi. Ancak Abdullah Öcalan bu teklifi reddetti. Durumun tehlikeli hale gelmesinden ötürü Abdullah Öcalan, Amiral Naksakis’e can güvenliğinin tehlikede olduğunu bildirdi.

 

29 Ocak 1999: Emekli General Naksakis’in getirdiği özel uçakla Abdullah Öcalan, Leningard’da yolculuk eden Rus yetkililerin Bükreş’te inme tekliflerinden şüphelenerek, ikinci kez direk Atina’ya indi.

 

30 Ocak 1999: Yunan Dışişleri Bakanı Teodoros Pangalos, “Ülkemize hoş geldiniz. Sizinle görüşmek istiyoruz. Hukuki anlamda gereken işlemler yapılacaktır. Farklı bir yaklaşım olmayacak. Bu açıdan sizin durumunuzu somut olarak tartışmak istiyoruz” mesajını Naksakis üzerinden Abdullah Öcalan’a gönderdi. Görüşmeyi kabul eden Abdullah Öcalan, Pangalos’un yerine yine Stavrakakis ve Kalenteridis ile karşılaştı. 

 

30 Ocak 1999: Davos’ta gerçekleştirilen Dünya Ekonomik Forumu toplantısında, Rusya Başbakanı Primakov ile ABD’li petrol şirketleri arasında Abdullah Öcalan’ın durumu masaya yatırıldı. Rusya’da yayınlanan ekonomi gazetesi Kommersant’da, “Apo’ya karşı petrol pazarlığı” konulu haberiyle, Davos anlaşmasıyla Kazak petrollerinin Rusya; Azeri petrollerinin ise Türkiye üzerinden dağıtılacağını yazdı.

 

31 Ocak 1999: Yunanistan’ın girişimleriyle ve hazırlanan uçakla Minsk havaalanında indi. Abdullah Öcalan’ın Minsk Havaalanı’na indiği gün İsviçre’de gizli alınan kararla Avrupa’daki bütün uluslararası havalimanlarının Abdullah Öcalan’ın içinde bulunacağı herhangi bir uçağa iniş izni vermeme konusunda üst düzey bir kararla alarma geçirildi.

 

Aynı gün Minsk Havalimanı’nda Hollanda uçağının gelmemesi nedeniyle Abdullah Öcalan, Yunanistan uçağını terk etmedi. Uçak, 31 Ocak’ı 1 Şubat’a bağlayan sabah saat 04.00 sıralarında tekrar Atina’ya döndü. NATO gücüyle yapılan kontrol nedeniyle yakıt için dahi Abdullah Öcalan’ın içindeki uçağın başka havaalanına inişine izin verilmedi.

 

1 Şubat 1999: Pangalos, Korfu Adası’nda tecrit altında tutulan Abdullah Öcalan’ın Yunanistan’da olduğunu ABD Atina Büyükelçisi Nicholas Burns’ü telefonla arayarak bildirdi. Daha sonrasında Abdullah Öcalan’a Güney Afrika’ya gidileceği ve can güvenliği noktasında garanti verildi. 

 

Abdullah Öcalan, Korfu Adası’nda tutulduğu süreçte uluslararası güçler arasındaki pazarlığa dayanan görüşmeleri şöyle anlatmıştı: “(..) ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü James Rubin, ‘Öcalan’ın uçağı Yunanistan’a inmiş olabilir, ama şu anda orada değil. Yunan hükümeti de diğer hükümetler gibi Öcalan’ın orada kalmasına izin vermemektedir’ sözleriyle işlerin planlandığı gibi gittiğini itiraf etmektedir. Yine Türk basınının bildirdiğine göre, o kritik günde (1 Şubat) Ankara’da Başbakanlık konutunda olağanüstü görüşmeler oluyordu. Konutta Başbakan Bülent Ecevit, aynı zamanda benimle ilgili operasyonel faaliyetlerinde koordinatörü olan Genelkurmay Harekat Başkanı ve Başbakanlık Askeri Danışmanı Korgeneral Yaşar Büyükanıt ile bir araya geliyordu. ABD, Türk ve Yunan yetkililer nereye götürüleceğimi bilirlerken, ben ve refakatçilerim tecrit altında tutulduğumuz Korfu’daki istihbarat merkezinde henüz nereye götürüleceğimizi dahi bilmiyorduk.”

 

2 Şubat 1999: Abdullah Öcalan, Güney Afrika yerine 2 Şubat saat 05.30’da özel bir uçakla Korfu’daki havaalanından yola çıktı. ABD Atina Büyükelçisi Nicholas Burns, Simitis ve Pangalos’tan Kenya’ya götürülmesi istendi. İsviçre’den geldiği belirtilen NATO Gladiosu veya CIA’in ayarladığı kuvvetle muhtemel olan bu gizli uçak, 2 Şubat (1999) günü saat 11.00 sıralarında Nairobi Havaalanı’na indi. Abdullah Öcalan, Kenya Büyükelçisi Kostoulas tarafından karşılandı. Gümrük geçişini de tamamen aynı büyükelçi yaptı.

 

4 Şubat 1999: Akşam saatlerinde bir CIA üyesi, Türkiye’nin MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun’la bir konuda görüşme istedi. Atasagun’un evine CIA’nın İstasyon Şefi ve iki kontra-terör uzmanı 3 Amerikalı giderek, Abdullah Öcalan’ın yakalanması için Türk yetkililerine Amerikan Başkanı Clinton’ın emriyle destek ve müşterek operasyon önerisinde bulundu. Türkiye de bu öneriyi kabul etti. Aynı saatlerde Türkiye Başbakanı Bülent Ecevit, Abdullah Öcalan’ın kaçırılması sonrası gazeteci Sedat Ergin’e yaptığı açıklamada, “4 Şubat’ta bize Öcalan’ın Afrika’dan alınabileceği haberi geldi. Onun üzerine bu mekanizma harekete geçirildi” dedi. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, gece yarısı Çankaya Köşkü’nde devlet zirvesini topladı. Yine aynı tarihte İmralı yarı açık cezaevi boşaltılarak, Genelkurmay’a devredildi. Adanın etrafı askeri bölge ilan edilerek, tadilat adı altında özel olarak tek kişinin kalacağı İmralı Cezaevi yeniden inşa edilmeye başlandı.

 

8 Şubat 1999: Büyükelçi Kostoulas, yardımcısı Yorgos Diakofotakis’i Kenya Dışişleri Başkanlığı Genel Sekreteri Kathourima’nın isteği üzerine gönderdi. Türkiye Emniyet Genel Müdürü Necati Bilican, Der Spiegel dergisine verdiği bir demecinde, Abdullah Öcalan’ın adım adım takip edildiğini söyledi ve “Biz onu yakalayacağız” dedi.

 

10 Şubat 1999: İstanbul’dan kalkan Türk uçağı, yerel saatle 16.00 sularında Uganda’nın Entebbe Havaalanı’na indi. Fransız Dassault imalatı bu uçağın, Türk iş insanı Cavit Çağlar’a ait olduğu ortaya çıktı. 9 kişilik ekip, Kenya’nın kuzey komşusu Uganda’nın başkenti Kampala’ya giderek, beş günlüğüne Entebbe Lake Victoria Oteli’ne yerleştirildi ve Kenya’dan haber beklemeye başladı. 

 

Aynı gün Büyükelçi Kostoulas ve iş insanı Yorgos Panos da Kenya Büyükelçiliği konutuna gelerek, Abdullah Öcalan’ı bir kez daha Seyşeller planı adı altında elçilikten dışarı çıkmaya ikna etmeye çalıştı. 13 Şubat 1999 sabahı Abdullah Öcalan’ın ısrarla elçilik konutundan çıkmama kararlılığı üzerine, zorla dışarı çıkarılma girişimi devreye konuldu.

 

15 Şubat 1999: 15 Şubat’ta Kenya sınır dışına çıkmasını talep ederken, Abdullah Öcalan Hollanda’ya gitme koşuluyla binadan ayrıldı. Abdullah Öcalan, 15 Şubat akşamı Nairobi Havaalanı’ndan uluslararası istihbarat örgütlerinin ortak operasyonuyla korsanca kaçırıldı. 16 Şubat günü kameralar karşısına geçen dönemin Başbakanı Bülent Ecevit, Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirildiğini açıkladı. 

 

Yarın: Öcalan’ın komplo değerlendirmeleri

 

MA/Azad Altay

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Previous Post

Eylülde en çok satan otomobil modelleri belli oldu

Next Post

Radyo Modart Sunar: Rashit, Robin ve Mordi Roxy’de Punk Ateşi Yakıyor

SG

SG

Next Post
Radyo Modart Sunar: Rashit, Robin ve Mordi Roxy'de Punk Ateşi Yakıyor

Radyo Modart Sunar: Rashit, Robin ve Mordi Roxy'de Punk Ateşi Yakıyor

  • Trending
  • Comments
  • Latest
Financial Times'dan Sedat Peker yorumu: Türkiye'yi şaşkına çevirdi

Financial Times’dan Sedat Peker yorumu: Türkiye’yi şaşkına çevirdi

30 Mayıs 2021
Sedat Peker, Rubicon’u geçti mi?

Sedat Peker, Rubicon’u geçti mi?

9 Haziran 2021
15 Temmuz’un gizemli ismi MİT görevlisi Sadık Üstün ve faaliyetleri

15 Temmuz’un gizemli ismi MİT görevlisi Sadık Üstün ve faaliyetleri

9 Ekim 2021
11 yılda 43 yabancı şirket Türkiye’yi terk etti

11 yılda 43 yabancı şirket Türkiye’yi terk etti

6 Temmuz 2021
Kan Donduran Olay: 2 Kadın ile Bir Kız Çocuğunu Öldürüp TikTok'ta Canlı Yayınladılar! Binlerce Kişi Sokağa Döküldü

Kan Donduran Olay: 2 Kadın ile Bir Kız Çocuğunu Öldürüp TikTok’ta Canlı Yayınladılar! Binlerce Kişi Sokağa Döküldü

0
Sirte neden herkesin kırmızı çizgisi?

Sirte neden herkesin kırmızı çizgisi?

0
Ekonomik kriz erken seçimi zorluyor

Ekonomik kriz erken seçimi zorluyor

0
Tutuklu Altı Gazetecinin Yargılanmasına Başlandı

Tutuklu Altı Gazetecinin Yargılanmasına Başlandı

0
Kan Donduran Olay: 2 Kadın ile Bir Kız Çocuğunu Öldürüp TikTok'ta Canlı Yayınladılar! Binlerce Kişi Sokağa Döküldü

Kan Donduran Olay: 2 Kadın ile Bir Kız Çocuğunu Öldürüp TikTok’ta Canlı Yayınladılar! Binlerce Kişi Sokağa Döküldü

2 Ekim 2025
ÖHD’li Altuntaş: Komitenin kararı hukuku keyfi kullanmak isteyenlere güç veriyor

ÖHD’li Altuntaş: Komitenin kararı hukuku keyfi kullanmak isteyenlere güç veriyor

2 Ekim 2025
Haber Merkezi TR724

Rusya ve Ukrayna, 185’er savaş esirini takas etti

2 Ekim 2025
Serhat’ta ‘Barış istiyorum çünkü’ kampanyasına ilgi yoğun

Serhat’ta ‘Barış istiyorum çünkü’ kampanyasına ilgi yoğun

2 Ekim 2025

Son Haberler

Kan Donduran Olay: 2 Kadın ile Bir Kız Çocuğunu Öldürüp TikTok'ta Canlı Yayınladılar! Binlerce Kişi Sokağa Döküldü

Kan Donduran Olay: 2 Kadın ile Bir Kız Çocuğunu Öldürüp TikTok’ta Canlı Yayınladılar! Binlerce Kişi Sokağa Döküldü

2 Ekim 2025
3
ÖHD’li Altuntaş: Komitenin kararı hukuku keyfi kullanmak isteyenlere güç veriyor

ÖHD’li Altuntaş: Komitenin kararı hukuku keyfi kullanmak isteyenlere güç veriyor

2 Ekim 2025
3
Haber Merkezi TR724

Rusya ve Ukrayna, 185’er savaş esirini takas etti

2 Ekim 2025
3
Serhat’ta ‘Barış istiyorum çünkü’ kampanyasına ilgi yoğun

Serhat’ta ‘Barış istiyorum çünkü’ kampanyasına ilgi yoğun

2 Ekim 2025
3

Kur Bilgileri

Exchange Rate TRY: Per, 2 Eki.

Takip Edin

Kategoriler

  • 15 Temmuz
  • Bilim ve Teknolji
  • Dünya
  • Ekonomi
  • Genel
  • Görüş & Analiz
  • Güncel
  • İnsan Hakları
  • Kültür – Sanat
  • Kürt Meselesi
  • Politika
  • Sağlık
  • Spor
  • Yaşam
Görüş & Analiz Gönder

Son Dakika

Kan Donduran Olay: 2 Kadın ile Bir Kız Çocuğunu Öldürüp TikTok'ta Canlı Yayınladılar! Binlerce Kişi Sokağa Döküldü

Kan Donduran Olay: 2 Kadın ile Bir Kız Çocuğunu Öldürüp TikTok’ta Canlı Yayınladılar! Binlerce Kişi Sokağa Döküldü

2 Ekim 2025
ÖHD’li Altuntaş: Komitenin kararı hukuku keyfi kullanmak isteyenlere güç veriyor

ÖHD’li Altuntaş: Komitenin kararı hukuku keyfi kullanmak isteyenlere güç veriyor

2 Ekim 2025
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  • İnsan Hakları
  • 15 Temmuz
  • Kürt Meselesi
  • Görüş & Analiz
  • Gizlilik politikası

© 2020 Serbest Görüş

No Result
View All Result
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  • İnsan Hakları
  • 15 Temmuz
  • Kürt Meselesi
  • Görüş & Analiz
  • Gizlilik politikası

© 2020 Serbest Görüş