Eski Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, görevi Safi Arpaguş’a devretti. Törende konuşan Erbaş’ın sözleri dikkat çekti. Erbaş, “Kınayanın kınamasına aldırmadan zorluklara göğüs gererek emanet aldığımız ilmek ilmek dokuyarak getirmiş olduğu noktadan daha yukarılara bütün mesai arkadaşlarımızla getirmeye gayret ettik” dedi. Erbaş, 8 yıllık görev süresi boyunca sık sık eleştirilerin odağındaydı.
A+
Yazı Boyutunu Büyüt
A–
Yazı Boyutunu Küçült
Görev süresi dolan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ziyaret ettikten sonra bugün görevi Diyanet İşleri Başkanlığına atanan Safi Arpaguş’a devretti. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın konferans salonunda gerçekleştirilen devir teslim töreni, Kur’an-ı Kerim okunmasıyla başladı.

Arpaguş, törende yaptığı konuşmada, Diyanet İşleri Başkanlığı görevini bugüne kadar büyük bir fedakarlık, samimiyet ve gayretle yürüttüğünü belirterek, Erbaş’a teşekkür etti. Arpaguş, “Diyanet İşleri Başkanlığımızın üstlendiği vazife, yalnızca idari bir görev değil aynı zamanda ilim, irfan ve hikmetle yoğrulmuş bir sorumluluk olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.

Görevini devreden Ali Erbaş ise “İlk günden itibaren birlikte çalıştığımız çok kıymetli hocalarımızla çok güzel işler yaptığımızı düşünüyorum” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığı dönemi boyunca sık sık eleştirilerin odağında olan Erbaş’ın şu sözleri ise dikkat çekti:
“Kınayanın kınamasına aldırmadan zorluklara göğüs gererek emanet aldığımız ilmek ilmek dokuyarak getirmiş olduğu noktadan daha yukarılara bütün mesai arkadaşlarımızla getirmeye gayret ettik. Aldığımız dualar inşallah amel defterimizde karşımıza çıkacaktır.”

ALİ ERBAŞ’IN 8 YILI… NELER YAŞANDI?
Erbaş’ın başkanlığı, çeşitli tartışmalarla damga vurdu. Görev süresi boyunca Diyanet’in bütçesi, bakanlıkları aşan boyutlara ulaşırken, lüks araç alımları ve VIP organizasyonlar eleştirilerin odağı oldu. Örneğin, Erbaş’ın Audi A8 makam aracı talebi ve kullanımı, “tasarruf çağrılarına rağmen israf” olarak nitelendirildi. Diyanet, 2024’te bu aracı iade ettiğini duyursa da tartışmalar yıl boyu sürdü. Erbaş, bir söyleşide “Bize bir Audi’yi çok gördüler” diyerek savunmuştu.
Benzer şekilde, “İki milyon hacı adayı sırada bekliyor” açıklamasına rağmen, eşi ve akrabalarının kurasız VIP hacca götürülmesi tepki çekti. Lüks otellerde düzenlenen toplantılar ve devlet bütçesinden basılan kitaplar da kamu kaynaklarının kullanımını sorgulattı.
Kurumun resmi bayramlardaki tutumu da eleştirilere yol açtı. Erbaş döneminde, milli bayram hutbelerinde Mustafa Kemal Atatürk’ün adı anılmadı ve Anıtkabir ziyareti yapılmadı. Bu durum, Diyanet personelinde bile “Atatürk’e duayı çok mu görüyor?” tepkilerine neden oldu.
Hutbelerdeki cinsiyetçi ifadeler, miras hakkı ve giyim gibi konular da geniş yankı buldu. Ayasofya’da kılıçla minbere çıkması, sembolik bir tartışma yarattı.Diyanet’e duyulan güven ise dramatik bir düşüş gösterdi. Bupar Araştırma Şirketi’nin anketine göre, kurum güveni yüzde 11,1’e geriledi; yüzde 83,3’lük kesim “güvenmiyorum” yanıtını verdi. CHP’li Hasan Öztürkmen, Erbaş’ı “Milleti dinden soğuttu” diye eleştirerek istifa çağrısı yaptı.
Diyanet’in kendi iç anketlerinde bile adaletsizlik ve güvensizlik şikayetleri öne çıktı. Eleştirilere karşı sessiz kalan Erbaş, binlerce vatandaş ve gazeteci hakkında suç duyurularında bulundu; bu da kurumun eleştiri toleransını tartışmaya açtı.
Erbaş’ın emekliliği, “süper emekli” statüsüyle yaklaşık 101-119 bin TL aylık ve 2.3-2.7 milyon TL ikramiye getirecek. Aile üyelerinin atamaları da (damadı müftü, kızı vaize olarak) kayırmacılık iddialarını güçlendirdi.
Kaynak: Haber Merkezi
Diyanet
Ali Erbaş
Atanamayan Öğretmenleri Suçladı
Bakın Yenilginin Faturasını Kime Kesti
Taraftarlar Yıldız Oyuncuya Öfke Kusuyor
‘Kendimi Taksim Meydanı’nda Asarım’
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***