MİT ve Emniyetin Türk Silahlı Kuvvetlerinin ağır silahlarını kullanabilmesi için yapılan düzenleme tepki çekmeye devam ediyor. CHP Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç Meclis’e verdiği soru önergesinde “Toplumsal olaylara karşı kullanılmak üzere EGM, TSK’dan tank ve zırhlı araç da alabilecek midir?” diye sordu.
TBMM Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu üyesi CHP’li Yüksel Mansur Kılınç, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Milli İstihbarat Teşkilatı’nın TSK’ya ait ağır silahlar dahil her türlü taşınır malını kullanmasına imkan tanıyan düzenlemeyi Meclis’e taşıdı. Kılınç, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın cevaplaması talebiyle verdiği soru önergesinde “Toplumsal olaylara karşı kullanılmak üzere EGM, TSK’dan tank ve zırhlı araç da alabilecek midir?” diye sordu.
EMNİYET VE MİT’İN TSK’NIN SİLAHLARINI KULLANMASI TARTIŞILIYOR
Türk Silahlı Kuvvetleri, MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı Taşınır Mal Yönetmeliği AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan tarafından imzalandı ve Resmi Gazetede yayımlandı. Böylece TSK’nın elindeki ağır silahlar dahil her türlü taşınırın gerekli görüldüğü durumda Emniyet ve MİT tarafından kullanılmasına imkan sağlandı.
DEMOKRATİK EYLEM VE TERÖR AYRIMI
CHP’li Kılınç’ın soru önergesi ise düzenlemenin yapılma şekline ve terör ile demokratik eylemlerin aynı kategoride değerlendirilmesine “İç güvenliğimize tehdit oluşturacak olaylara kolluk güçlerinin nasıl müdahale edeceği yasalarımızla belirlenmiştir. TBMM’nin yasama denetimi, toplumun demokratik gözetimi bir yana bırakılarak Cumhurbaşkanının tek başına aldığı bir karar ile devletin iç güvenlik yapılanmasında bir gecede önemli değişiklikler yapılmıştır. Devletin askeri, istihbarat ve kolluk fonksiyonları birbirinin içine geçmiştir. Yönetmelikte demokratik eylemler, terör ile aynı cümlede ve aynı anlama gelecek şekilde kullanılmıştır. Toplumun demokratik hak arama talepleri haktır, gerekliliktir. Demokratik eylemlerin terör ile aynı kategoriye konulması tehlikelidir ve teröre hizmet edecektir” diyerek tepki gösterdi.
Yönetmelik ile MİT Başkanı Hakan Fidan’a, bakanlık düzeyinde görev ve yetki verildiğini, önleyici hizmet olan istihbarat faaliyetlerinin operasyonel düzeye çekildiğini, MİT Başkanı’na hem dış politikada hem de iç güvenlikte MİT Yasası’nda olmayan görev ve yetkilerin yönetmelik ile verilmeye çalışıldığını ifade eden Kılınç’ın Fuat Oktay’a yönelttiği sorular şöyle:
EGM, TOPLUMSAL OLAYLAR İÇİN TANK DA ALACAK MI?
-2937 Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu’na göre görevi istihbarat toplamak olan Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığı’nın görev kapsamında olmayan toplumsal olaylara müdahalede TSK’nın araç ve silahına neden ihtiyaç duyabileceği düşünülmektedir?
-Özel Harekat Şube Müdürlüğü kanalıyla ağır makineli tüfek, roketatar, keskin nişancı tüfeği, küçük çaplı havan toplarına sahip olan EGM’nin ayrıca TSK’dan ilave araç ve gerece neden ihtiyaç duyacağı düşünülmektedir?
-Yönetmeliğin alt düzenlemesi var mıdır? Varsa, EGM’nin ihtiyaç olması durumunda TSK araç gereçlerinden faydalanmasının kapsamı nedir? TSK’nın sorumluluğundaki konvansiyonel harp için kullanılması gereken sistem, silah, teçhizat ve malzeme de EGM’ye devredilebilecek taşınır malların kapsamı içinde midir? Toplumsal olaylara karşı kullanılmak üzere EGM, TSK’dan tank ve zırhlı araç da alabilecek midir?
-İhtiyaç duyulması halinde TSK’dan EGM’ye devredilecek olan ağır silah ve teçhizatı kullanacak olan uzman personel EGM bünyesinde bulunmakta mıdır? Bulunmamaktaysa TSK’dan EGM’ye devredilecek olan ağır silah ve teçhizat nasıl kullanılacaktır?
-Kolluk güçlerinin toplumsal olaylarda hangi şartlar altında ve ne şekilde silah kullanabileceği 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’nun 16. Maddesinde düzenlenmiştir. Toplumsal olaylara karşı kullanılmak üzere gerektiğinde TSK’dan EGM’ye devredilecek olan ağır silah ve teçhizat hangi kanuna göre kullanılacaktır?
-Uluslararası anlaşmalara ve mevzuatımızdaki yasalara dayanılarak, ‘dost ve müttefik’ ülkelere taşınır mal sevkiyatı yapılabilirken neden yönetmelik değişikliği ile özel bir düzenlemeye gerek duyulmuştur? ‘Dost ve müttefik’ ülkelere taşınır malların sevkiyatı, neden ‘taşınır mal işlem belgesi olmaksızın’ yapılacaktır?”