Bolu Kartalkaya’da bulunan Grand Kartal Otel’de çıkan ve 78 kişinin yaşamını yitirdiği, 133 kişinin yaralandığı yangına ilişkin davada yargılama sürüyor. Aralarında otel sahibi ve bazı belediye görevlilerinin de bulunduğu 32 sanığın yargılandığı dosyada, 19 sanık tutuklu olarak mahkemeye çıkarılıyor.
Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi, davanın yoğun katılımı nedeniyle duruşmayı Bolu Sosyal Bilimler Lisesi’nin spor salonunda özel olarak hazırlanan bir alanda sürdürüyor. Yedinci gününe giren duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, yangında yaralanan kişiler, hayatını kaybedenlerin yakınları, sanık aileleri ve tarafların avukatları katıldı.
Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı duruşma salonunun içi ve çevresi kolluk kuvvetleri tarafından kontrol altına alındı. Duruşma alanının bulunduğu kampüs çevresindeki cadde ve sokaklar trafiğe kapatıldı.
OĞLUNU KAYBEDEN ANNE, BABA KÜRSÜDE
Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel yangınında 15 yaşındaki oğlu Eren Bağcı’yı kaybeden Gözde Ezgi mahkemede Çilingir Bağcı, sert açıklamalarda bulundu. Bağcı, “Eren’i vicdansız ve katil insanların yanında konuşmayacağını” belirterek, böylesine kötü niyetli insanların arasında hâlâ temiz kalabilmenin kendileri açısından bir teselli kaynağı olduğunu söyledi.
‘OTEL YÖNETİMİ YAN ODADAKİLERİ BİLE UYANDIRMAMIŞ’
Yangın sırasında otel personelinin zamanında uyarı yaparak bazı hayatları kurtarabileceğine dikkat çeken Bağcı, insanların yaşamını önemsememenin aslında sevgisizlikten kaynaklandığını ifade etti. Olay günü yaşananları aktarırken, “tabut otel” olarak nitelendirdiği tesiste 78 kişinin can verdiğini hatırlattı. Sözlerine şöyle devam etti: “Otel yönetimi otelden çıkarken, yan odasındakileri bile uyandırmamıştır. Bu nasıl bir caniliktir anlamak mümkün değil. Burada dinlediklerimiz, acılarımızla dalga geçmektir. Sanık ifadelerinden anladığımız, Kartal Otel Turizm Ticaret Sanayi AŞ’ye ait çatı kuruluşu var. Bu şirketin diğerleriyle ortaklığı var. Burada otel sahipleri diğer otelle kavgalı olduklarını söyleseler de pek çok karar ortak alınmak zorunda.”
’30-40 YIL BOYUNCA SİREN ÇALMAMIŞTIR’
Bağcı, otelin ticaret siciline ilişkin iki kararı ve bazı basın haberlerini mahkeme heyetine sundu. Bilirkişi raporundaki siren sistemine dair bölüme işaret ederek, “Bu otelde 30-40 sene boyunca hiçbir siren çalmamıştır. Buradaki elektrikçiler söylesin, raporda ’10. katta butonu söktük o da sireni çaldıracak durumda değildi.’ deniyor. Tiz bir sesi siren sesi diye anlatıyorlar. 30-40 yıldır oteldeki sirenler çalmamıştır çünkü kablosu yoktur. Yangın alarm paneli kayıptır. Varsa lütfen bilgi verin. Bulunsa bile çalışmadığı bellidir, kablo çekili olmadığı bellidir” şeklinde konuştu.
Kamu kurumlarının da görevlerini yerine getirmeyerek bu faciaya katkıda bulunduğunu savunan Bağcı, sanıklar için “bu katillerin” en ağır cezalara çarptırılması gerektiğini belirtti.
‘SİZ KATİL DEĞİL AYNI ZAMANDA VATAN HAİNİSİNİZ’
Eren’in babası Rıza Eray Bağcı ise adalet arayışlarını vurgulayarak, 7 gündür “sanıkların tiyatrosunu” izlediklerini söyledi. Eren’in sevgi dolu, iyi ve ahlaklı bir çocuk olduğunu dile getiren baba Bağcı, oğlunun, sanıklarda bulunmayan değerlere sahip olduğunu vurguladı. Yangında 36 çocuğun hayatını kaybettiğini hatırlattıktan sonra, “(Sanıklara dönerek) Siz katil değil aynı zamanda vatan hainisiniz, çünkü bu ülkenin geleceğini çaldınız. Eren 15, Ömür 18 yaşındaydı. Sanıklar ‘Bilmiyorum, hatırlamıyorum, kağıt üzerinde.’ diyor. Herkesi diğerini suçluyor. Sonunda canlarını yitiren bizler, sanırım suçlu olarak ilan edileceğiz. Burada organize kötülüğün karşısında sanıklar çocuklarından ayrı kalmışlar, incinmişler, cezaevinde sıkılıyorlarmış, karıncayı bile incitmezlermiş, 2,5 aydır uyuyamıyorlarmış ki 2,5 ay iddianame hazırlandıktan sonraki süre. Demek ki ondan öne uyuyabiliyorlarmış. Bu ifadeleri verenleri kendi vicdansızlıklarıyla baş başa bırakıyorum” ifadelerini kullandı.
Ayrıca yangınla ilgili kamera kayıtlarının silindiğine ve 21 Ocak’tan sonra şirket hesaplarının boşaltıldığına dair iddiaları da mahkeme heyetine aktardı.
Hem Gözde Ezgi Çilingir Bağcı hem de Rıza Eray Bağcı, davaya müdahil olma taleplerini yineleyerek sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmalarını istediklerini ifade etti. Duruşma, müşteki avukatlarının beyanlarıyla devam ediyor.
Kaynak: AA
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***