Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümet yetkilileri, Gazze’deki saldırılar nedeniyle İsrail ile tüm ticaretin durdurulduğunu açıklamıştı. Ancak kamuoyuna yansıyan dış ticaret verileri, bu açıklamalarla çelişiyor. İsrail İstatistik Ofisi’nin yayımladığı verilere göre, Türkiye 2025 yılının ilk beş ayında İsrail’e 393,7 milyon dolarlık ihracat yaptı.
ERDOĞAN: PARANIN RENGİ DİNİ YOKTUR
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmişte yaptığı bir açıklama ise bu ticari ilişkilerin zihniyetine ışık tutuyor. Erdoğan, bir konuşmasında “Paranın dini, imanı, rengi yoktur. Para paradır” demişti. O dönem büyük tartışma yaratan bu sözler, bugün İsrail’le süren ticaretin gerekçesi gibi duruyor.

İHRACAT DURMADI, AZALDI AMA SÜRDÜ
Ekonomist İnan Mutlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda İsrail İstatistik Ofisi’ne dayandırdığı verileri kamuoyuyla paylaştı. Mutlu, “Hamaset bahane, ticaret şahane” ifadeleriyle yaptığı açıklamada, Türkiye’den İsrail’e ihracatın tamamen durmadığını, aksine yüz milyonlarca dolarlık ürün sevkiyatının sürdüğünü vurguladı.
TİCARET KISITLAMASINA RAĞMEN İHRACAT NASIL SÜRÜYOR?
Hatırlanacağı üzere, Türkiye 2 Mayıs 2024’te İsrail’e ihracatı durdurma kararı almış, Ticaret Bakanlığı 54 ürün grubunda kısıtlamaya gitmişti. Ancak gıda, ilaç, bazı sanayi ürünleri ve transit ticaret gibi istisnalar bu kararın uygulanmasını sınırlı hale getirmişti. İhracatın düşüş gösterdiği ancak tamamen sıfırlanmadığına dikkat çekiliyor.
VERİLERDE AZALMA VAR AMA SIFIR NOKTASINDA DEĞİL
2023 yılında Türkiye’nin İsrail’e toplam ihracatı yaklaşık 5,4 milyar dolardı. 2025’in ilk beş ayındaki 393,7 milyon dolarlık ihracat, önceki yıla göre belirgin bir düşüşe işaret etse de “tam durdurma” anlamına gelmiyor. Bu da, siyasi söylemler ile ekonomik uygulamalar arasındaki farkı gözler önüne seriyor.
Gazze’deki insanlık dramı nedeniyle kamuoyunda İsrail’le ticaretin kesilmesi yönünde ciddi bir beklenti oluşmuştu. Ancak ortaya çıkan rakamlar, hükümetin dış politikadaki söylemleriyle ekonomik gerçekliklerin örtüşmediğini gösteriyor. Uzmanlar, bu tür çelişkilerin güven erozyonuna yol açabileceği uyarısında bulunuyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***