Türkiye gazetesi yazarı İsa Karakaş, emekli maaşına zam konusuna dair Ankara kulislerinde konuşulanları aktardı.
Karakaş’ın yazısı şöyle:
“Sadece ülkemiz içinde değil Uluslararası Küresel Emeklilik Endeksine bile şöyle bir göz ucuyla bakıldığında, emeklilerimizin durumunun hiç de iç açıcı durumda olmadığı açıkça görülmektedir. Hayat pahalılığı karşısında oldukça zorlanan 16 milyonu aşkın emeklinin gözü kulağı temmuz ayında yapılacak maaş güncellemesinde.
Yasal olarak yapılması zorunlu maaş zammına ilave olarak hükûmetin iyileştirme amaçlı seyyanen zam ya da refah payı verip vermeyeceği en büyük merak konusu. SGK mevzuatı gereğince emeklilerin gelir ve aylıklarının, her yılın ocak ödeme tarihlerinden geçerli olmak üzere, bir önceki 6 aylık döneme göre Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllı tüketici fiyatları genel indeksindeki değişim oranı (TÜFE) kadar artırılarak belirlenmesi gerekmektedir. Bu belirleme şekli hem kendi çalışmalarından dolayı maaş alan emekliler hem de ölen sigortalıların hak sahiplerine bağlanmış olan aylık ve gelirler için de geçerli bulunmaktadır.
TÜİK’in mayıs ayı enflasyonu da açıklanmasıyla birlikte emeklilerin heyecanı daha da arttı. Zira 5 aylık enflasyon verisi kesinleşti. Geriye sadece bir aylık veri kaldı. 3 Temmuz günü haziran ayı enflasyonun açıklanmasıyla birlikte temmuz ayında yapılacak güncelleme kesinleşmiş olacaktır. Bu yazımızda 5 aylık enflasyon verisine göre muhtemel SSK, Bağ-Kur, Oda ve Banka Sandığı emeklilerinin zamları son gelişmeler ışığında irdelenmiştir.
(…)
TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi’ne göre, TÜFE yıl sonu artış beklentisi %30,35’ten %29,86’ya geriledi. Buna göre, geçen ay %1,77 olan haziran ayı TÜFE artışı beklentisi, bu anket döneminde %1,61’e geriledi. Önceki yıl olduğu gibi TÜİK’in haziran ayında yine enflasyonu beklentilerin çok altında açıklayacağını tahmin etmekteyim. Mayıs ayı enflasyon rakamının beklentilerin çok altında açıklanmasıyla birlikte zam hesabı tamamen değişmiştir. Mayıs öncesinde %18’ler konusunda iyimserlik hâkimken… Şimdi bu beklentiler azaldı. Buna göre refah payı verilmese dahi her halükârda SSK, Bağ-Kur, Banka ve Oda Sandık emeklilerinin temmuzda en az %16 en fazla %17 civarında bir güncelleme alacakları kanaatindeyim.
Memur ve emekli zammına sonraki yazılarımda yer vereceğim.
Seyyanen zam ve refah payı verilip verilmeyeceği hususunda ise Ankara kulislerinde maalesef olumlu yönde hiçbir emare olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim.
Özellikle kamu işçilerine yönelik toplu sözleşme çerçeve protokolünde hükûmetin milimetrelik güncelleme teklifiyle birlikte emeklilere yasal zorunluluk nedeniyle yapılacak güncelleme dışında ilave bir iyileştirme yapılmayacağını da apaçık ortaya çıkarmıştır. Keza hükûmetin, enflasyonu dizginlemede özellikle personel ve emekli maaşları konusunda ilave artış yapılmaması konusunda bu sene de son derece hassas hareket edeceği Ankara kulislerinde konuşulmaktadır.
Netice itibarıyla her zaman söylediğim üzere emekli maaş güncellemesinde oran yüzde kaç olursa olsun yalnızca enflasyona endeksli zamlar emeklilerin zorlu hayat şartlarına çare olmayacağı aşikâr. Kalıcı bir iyileştirme için son bir kez seyyanen zam yapılması ardından millî gelir artışından belirli bir oranın daimî bir şekilde verilmesine yönelik düzenleme yapılması gerekmektedir. Maalesef Ankara’da şimdilik bu yönde düzenleme yapılacağına dair herhangi bir emare görünmüyor.”
Yazının tamamını okumak için tıklayın.