İBB’ye yönelik yolsuzluk iddiasıyla yürütülen soruşturmada tutuklanan ve görevinden alınan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında hazırlanan Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporunda, suç geliri ve aklama suçu tespiti yapıldığı ortaya çıktı. İmamoğlu hakkında 17 Mart tarihli MASAK raporunda, suç geliri ve aklama suçunun ortaya konulmasındaki nihai takdir savcılığa bırakılmıştı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen ‘Yolsuzluk’ soruşturması kapsamında tutuklu bulunan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında hazırlanan 4 Haziran tarihli MASAK raporu ortaya çıktı.
Raporda suç geliri ve aklama suçu tespiti
Raporun sonuç bölümünde, “aklanan suç gelirinin 25 adet gayrimenkul/taşınmaz, 63.550.151,59 TL ve 637.106,00 Euro olduğu, bu kapsamda kuvvetli aklama şüphesinin varlığı nedeniyle el koyma kararının devam etmesi, el koyma kararı olmayan mal varlıkları açısından mahkemeden el koyma ve müsadere kararı talep edilmesinin uygun olacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır” denildi. İmamoğlu hakkında 17 Mart tarihli MASAK raporunda, suç geliri ve aklama suçunun ortaya konulmasındaki nihai takdir savcılığa bırakılmıştı.
Haksız kazanç iddiası
DHA’nın haberine göre Ekrem İmamoğlu’nun kendisi ve birinci derece akrabalarının mal varlıklarının detaylı şekilde incelendiği raporda, Ekrem İmamoğlu’nun haksız kazançla minimum 4 villa, 7 daire, 14 ofis, 637 bin 106 Euro ve 63 milyon 550 bin 151 lira elde ettiği iddia edildi.
4 farklı rapor hazırlandı
Raporda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun İBB’ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında MASAK’a 22 Ocak 2025 ve 3 Şubat 2025 tarihli 2 yazı gönderdiği, bu yazılara istinaden 25 Şubat, 4 Mart ve 17 Mart’ta Başsavcılığa 3 farklı rapor gönderildiği belirtildi. Soruşturmanın ilerlemesiyle savcılık tarafından 4 Mart’ta tekrar rapor istenmesi üzerine 4’üncü raporun 19 Mart günü hazırlandığına da yer verildi.
11 kez rapor talep edildi
Soruşturma kapsamında 19 Mart’ta İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından, soruşturmada yeni bilgiler ortaya çıktı. Başsavcılık, ortaya çıkan bilgiler ışığında 29 Mart, 7 Nisan, 14 Nisan, 17 Nisan, 18 Nisan, 7 Mayıs, 8 Mayıs, 12 Mayıs, 15 Mayıs, 20 Mayıs ve 28 Mayıs’ta olmak üzere 11 kez yeni rapor hazırlanması konusunda MASAK’a yazı yazdı. Bu yazılar doğrultusunda hazırlanan rapor, 4 Haziran’da İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi.
“Satışı hayatın olağan akışı içinde normal bir durum olarak değerlendirilemez”
Raporda, Güllüce Tarımcılık A.Ş. isimli şirketin İmamoğlu İnşaat A.Ş.’ye devredilmesiyle ilgili yapılan değerlendirmede finansman kaynağının, İBB ve iştiraklerinden gelen paralarla Ali Nuhoğlu tarafından 2021’de kurulan ve 2 adet villa satın alan şirkete ait olduğu iddia edildi. Raporda, Güllüce Tarımcılık şirketinin İmamoğlu İnşaat’a devir tarihinde 158 milyon 323 bin 438 lira değerinde taşınmaza sahip olduğu, ancak devir sözleşmesinde 48 milyon lira değer biçilmesinin hayatın olağan akışı içerisinde normal bir durum olarak değerlendirilemeyeceği iddia edildi.
Villanın ücreti Kültür AŞ’den alınan parayla ödendi iddiası
Raporda, İmamoğlu İnşaat’ın villa satışları incelendi. Satılan villalardan birinin, Carsal Reklamcılık isimli şirket tarafından alındığı ve bu firmanın ödediği paranın finansman kaynağının İBB’nin iştiraki olan Kültür A.Ş.’den alınan ihale sonucu elde edilen gelir olduğu iddia edildi.
Yaptığı işlere karşı kestiği fatura
Raporda, İmamoğlu İnşaat’ın sattığı ikinci villayı satın alan kişinin ise, şirketin taşeron olarak elektrik işlerini yaptığı tespit edilen Mahmut Gültekin olduğu, Gültekin’in Tuncay Yılmaz’dan taşınmaz satın alan Hanife Boran’ın kardeşi olduğu belirtildi. Raporda, villanın satış bedelinin bir kısmının yaptığı işlere karşılık kestiği fatura bedellerinden düşüldüğü iddia edilirken, bir kısmının ise firmanın hesabına nakit olarak yatırılması sebebiyle kaynağının tespit edilemediği belirtildi.
Şirket çalışanlarına taşınmaz satışı
Raporda, İmamoğlu İnşaat’ın başka bir projesindeki daire satışları da incelendi. Raporda, şirket çalışanları Baran Gönül ile Burcu Beyazoğlu’na taşınmaz satışı yapıldığı belirlendi. Bu kişilerin mali profilinin uygun olmadığı öne sürülen raporda, şirketin banka hesaplarına kaynağı belli olmayan yüksek miktarlarda nakit para yatırdıkları ve paranın izinin kaybettirilmesi amacıyla araya başka şirket ve kişi hesaplarının dahil edildiği iddia edildi. Ayrıca yapılan satışın ticari bir işlem olarak gösterildiği ve ticari fatura kesildiği ve bunların yasal defterlere kaydedildiği aktarıldı.
Ofislerin faturası 2025’te kesildi
Raporda, SSB Gayrimenkul A.Ş. ile Kameroğlu İnşaat A.Ş. ve ASOY İnşaat A.Ş. arasındaki işlemler de incelendi. Raporda, SSB Gayrimenkul A.Ş.’nin satın aldığı villa karşılığında ödediği paraların satın aldığı şirketin hesaplarından nakit olarak çekilmek suretiyle şirket yetkilisi Tuncay Yılmaz’a elden verildiği ve satın alma işleminin ticari bir satın alma işlemi olarak gösterildiği iddia edildi. Söz konusu villanın satışı sonrasında paranın ASOY İnşaat A.Ş.’ye gönderildiği ve devam eden bir proje kapsamında iki şirket arasında ticari ilişkilere uymayan bir şekilde taşınmaz devredildiği öne sürülen raporda, şirketler aralarında bir sözleşme yapılmadan inşaatın tamamlandığı ve 14 ofisin bu mahiyette devredildiği iddia edildi. Ayrıca bu süreçle ilgili muhasebe hileleri yapıldığı da öne sürüldü. Şüphelilerin soruşturmayı öğrenmesi sonrasında, şirketler arasındaki ticari anlaşma tamamlanmış olmasına rağmen, ASOY inşaat tarafından 2025 yılında 14 ofis için fatura kesildiği belirtilen raporda, bu şekilde ticari defterlerde hile yapılmaya çalışıldığı öne sürüldü.