İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart 2025 tarihinde gözaltına alınıp 23 Mart’ta tutuklanmasının akabinde Türkiye ekonomisi en son arzu edilecek yola girdi.
19 Mart’tan bu yana Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) net döviz rezervleri 45 milyar dolar azaldı. Arada 9 günlük uzun Ramazan Bayramı tatiline rağmen net döviz rezervi 14,5 milyar dolara geriledi.
İki yıldır dünyanın en yüksek reel faizi ödendi. Emekli ve asgari ücretli açlık sınırı (Mart ayı itibarıyla 23 bin 500 TL) altında sefalet ücretine mahkûm edildi.
Üstelik merkezi idare bütçesinde vergi yükü 3 trilyon TL’den 11,5 trilyon TL’ye çıktı. Ek Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) bile ödedi vatandaş. Kuru tut, enflasyonu düşür politikasında dış destek yüzde 45 dolar faizi mukabilinde geldi.
MEHMET ŞİMŞEK: RASYONEL GÖRÜNÜMLÜ İRRASYONEL
TCMB tarihinde bu kadar kısa sürede böylesine yüksek meblağ elden çıkarılmamıştı. Bakmayın plaza iktisatçılarının üç maymunu oynadığına. Onlar tek kelime ile şaşkın. Hayal kırıklığına uğradılar. Şimşek kendisini yere göğe sığdıramayanları çarptı.
Rasyonel zemine döneceğini söyleyen Mehmet Şimşek, 19 Mart Darbesi’nin Malî Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) ayağında düğmeye basarak, Borsa ve tahvil cenahında hepsini şelaleden aşağı attı.
Arka kapıdan dolar satarak dolar/TL kurunu 41,21 zirvesinden aşağı çektiler. Ancak bu tarihteki en pahalı malî deney oldu. Bu tehlikeli deneyde ısrar ediyorlar. Güye İmamoğlu tutuklansa da ekonomi treni yoluna devam ediyor.
45 milyar doları sobada yakar gibi satmalarına rağmen kur 38-39 bandında. İki yıldır 85 milyonun ödediği bedele rağmen netice hüsran. Kasada iki haftadan daha az bir müddet yetecek kadar döviz kaldı.
SİYASÎ İSTİKRARSIZLIK MEZARI DERİNLEŞTİRİR
İmamoğlu tutuklanmasının tek bir sebebi var. AKP lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan en kuvvetli rakibini devre dışı bırakmak için yargı marifeti ile siyaseti tanzim etmeye kalktı.
Gözaltı haberinin hemen akabinde sabah saatlerinde Türk Lirası’nda (TL) yüzde 14,50’ye varan değer kaybı ve BİST 100 endeksi yüzde 8,72 düşüş henüz iyi günlerimiz.
İlk şok… Türkiye’nin risk primi (CDS) 250 baz puandan 383’e fırladı, dış borçlanma maliyetlerini artırdı.
Nobel ödüllü iktisatçı Paul Krugman, “Siyasî istikrarsızlık, ekonomik güvenin mezar kazıcısıdır.” sözünü sanki bugünler için söylemiş.
Eğer İmamoğlu’nun tutukluluğu uzar ve adaylığı engellenirse, rezervlerin eksiye inmemesi sürpriz olur. Piyasalar, güvenin değil, korkunun gölgesinde hareket eder.
Yabancı yatırımcı mart ayında 4 milyar dolarlık net satış yaptı; bu eğilim devam ederse, rezervlere ek baskı gelir. Yerli yatırımcıların da dövize yönelimi hızlanıyor, bu da TCMB’yi daha fazla satış yapmaya zorlar.
Serbest Görüş:
dÇöküş: Merkez Bankası’nda iki haftalık dolar kaldı
dKoç’un en büyük rakibi zorda
dKoç’un kara kutusuydu, kardeşine kırgın öldü
TCMB, kuru tutmak için agresif rezerv satışı yaptı. Ancak rezervlerle kuru baskılamak, denizi taşla doldurmaya benzer.
Dolar talebi artarsa ve TCMB benzer müdahalelere devam ederse, rezervler birkaç ay içinde eksiye inebilir. 2018-2019 krizinde rezervler eksiye yaklaşmış, ancak bugünkü borç yapısı daha kırılgan. Özel sektörün 180 milyar dolarlık döviz borcu, kur sıçramalarını tehlikeli hale getiriyor.
TCMB, faiz koridorunu genişleterek gecelik borç verme faizini yüzde 46’ya çekti, ancak bu yeterli olmadı. Yüksek faiz, büyümeyi yavaşlatır ve rezerv birikimini zorlaştırır. Warren Buffett, “Faiz, paranın kirasıdır; çok yükseldiğinde kimse evde kalmaz.” diye ikaz ediyor.
ABD-Çin ticaret savaşı, küresel risk iştahını azaltıyor. Çinli yatırımcıların altına yönelmesi, gelişmekte olan piyasalardan sermaye çıkışını hızlandırabilir. Türkiye, bu ortamda yalnız kalırsa, rezervleri korumak zorlaşır.
İMAMOĞLU’NUN TUTUKLULUĞUNUN MALİYETİ
İmamoğlu’nun tutukluluğu devam ederse ve adaylığı engellenirse, siyasî gerilim protestoları körükler. TL’deki değer kaybı yüzde 30’u bulabilir, rezervler 10-15 milyar dolar daha eriyebilir.
Çin’de devalüasyonun ayak sesleri işitilirken, gelişmekte olan para birimleri arasında en zayıf halka Türk Lirası.
Siyasî kriz derinleşirse ve erken seçim gibi bir çözüm üretilmezse, rezervler eksiye inebilir. Siyasî kriz, ekonomiyi duvara çarpar.
Uluslararası müeyyideler veya derecelendirme kuruluşlarının not indirimi, sermaye çıkışını hızlandırır. Piyasalar kaosu sever, ancak sadece başkalarının kaosunu… Net rezerv, 2025 sonuna dek eksi 20 milyar dolara düşebilir.
İmamoğlu’nun tutukluluğunun maliyeti rezervlerle sınırlı kalmayacak; ekonomi genelinde domino etkisine sebebiyet verebilir.
Protestolar ve sosyal huzursuzluk, tüketici güvenini düşürür. Ekonomi, psikolojinin gölgesinde dans eder.
Döviz talebini kısmak için geçici kontroller düşünülebilir, ancak bu, yabancı sermayeyi kaçırır.
TCMB’nin cephanesi sınırlı. Rezerv satışları sürdürülemez. Merkez’in kur üzerindeki mühimmatı tükendi.
Arka kapı satışı ile doları tutmak mümkün değil. Dolarizasyon eski günlerine geri döndü. Bankalarda döviz mevduatı 156 milyar dolardan 190 milyar dolara yükseldi.
Daha fazlası, ekonomiyi uçuruma iter. Erdoğan geri adım atmalı ve CHP ile diyalog kurarak gerilimi düşürmeli. Güven, rezervlerden daha kıymetli.
Mevcut şartlarda altın ve döviz, özellikle yastık altındaki altın ve döviz güvenli liman.
Borsa’da bankacılık hisseleri, dip seviyelerde fırsat sunsa da risk yüksek.
Piyasalar kısa vadede kaotik, uzun vadede rasyoneldir.
İletişim için:
BlueSky: @turhanbozkurt.bsky.social
YouTube: https://www.youtube.com/turhanbozkurt
X/Twitter: @turhanbozkurTV
Facebook: https://www.facebook.com/TurhanBozkurt/
e-Posta: [email protected]
TURHAN BOZKURT
12 Nisan 2025 HABER ANALİZ
Kaynak: Kronos
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***