IŞİD’in Irak’ta Ezidiler’e düzenlediği ve yaklaşık 5 bin kişinin öldürüldüğü saldırı İsviçre Parlamentosu tarafından da soykırım olarak tanındı. Ancak Ezidi örgütleri, soykırımın tanınmasının yeterli olmadığını belirterek, uluslararası mahkemelerde sorumlularının yargılanmasını istiyor.
“Ezidi soykırımının tanınması” başlığıyla İsviçre Parlamentosu’na Kasım ayında sunulan önerge 17 Aralık’ta oylandı. Parlamentonun internet sitesinden yapılan açıklamada, önergenin kabul edilerek soykırımın tanındığı bildirildi.
Açıklamada, “Ulusal Konsey, IŞİD’in 2014 yılında Irak’ta Ezidilere yönelik gerçekleştirdiği soykırımı tanımaktadır. Bu yöndeki bir deklarasyon salı günü 61’e karşı 105 oyla ve 27 çekimser oyla kabul edilmiştir” denildi.
Irak Parlamentosu’nda Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Sözcüsü Viyan Dexil, IŞİD’in saldırılarını soykırım olarak tanıyan ülke sayısının 15’e ulaştığını belirterek, İsviçre Parlamentosu’nun bu kararının Ezidiler için büyük bir kazanım olduğunu söyledi.
“Soykırımı tanımak yetmez”
İsviçre Parlamentosu’nun kararını memnuniyetle karşılayan Ezidi Kültür Vakfı Türkiye Temsilcisi Eyüp Burç, soykırımı tanımanın tek başına yetmeyeceğini söyledi.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Burç, uluslararası mahkeme kurulması çağrısı yaptı. Sorumlularının yargılanmasını isteyen Burç, şunları söyledi:
“Madem ki bu kadar soykırım var, bu kadar ülke bu işe ‘evet’ diyor, Ezidi halkına, inancına yönelik yapılanın soykırım olduğunu kabul ediyorlar ve bu kararı alıyorlar, o zaman uluslararası bir mahkemeye niye taşınmıyor bu soykırım? Yani bir taraftan soykırım kararları alınıyor, diğer taraftan soykırımı araştıracak kurumların, belge bilgiyi toplayacak kurumların çalışmaları boşa çıkartılmaya çalışılıyor. Bu ikilikten çıkması gerekiyor. Soykırım insanlığa karşı işlenen suçtur ve kendisine ‘insanım’ diyen herkes, her ülke de buna karşı sorumludur. Dolayısıyla ülkeler arası bir mahkemenin mutlak surette acilen oluşmasını talep ediyoruz.”
“Bütün ülkelerin soykırımı tanıması lazım”
Uluslararası Ezidi Soykırımı Önleme Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Hasso Hurmi de İsviçre Parlamentosu’nun önemli bir adım attığı görüşünde.
VOA Türkçe’ye konuşan Hurmi, soykırımı tanıyan ülkelerin IŞİD’e katılan vatandaşlarını yargılaması gerektiğini savundu. Hurmi, katliamların tekrarlanmaması için sorumluların yargılanması gerektiğine vurgu yaparak, şöyle devam etti:
“Biz bütün dünya devletlerine bu katliamın soykırım olarak tanınması için raporlar sunduk. Soykırımın tanınması manevi diplomatik ve siyasi olarak önemli bir adımdır. Biliyorsunuz soykırımı tanıyan ülkelerin bazı vatandaşları da IŞİD’e katıldı. Şimdi bu ülkeler, IŞİD içindeki vatandaşları döndüğü zaman onları yargılamak zorundadır. Bu adım gelecekte lobi faaliyetleri, bizim bu soykırımı tanıtmamız için de önemli bir adımdır. Bu aynı zamanda özel bir soykırım mahkemesinin kurulması için de önemli bir adımdır. Soykırımın kurbanlarının umut ve beklentileri bütün ülkelerin bunu soykırım olarak kabul etmesidir. Bu, haklarını almaları açısından da değerlidir bir adımdır. Geri kalan ülkelerin de bunu tanımasını bekliyoruz. Biz bu katliamların bir daha yaşanmaması için yargılanma yapılmasını istiyoruz. Bizim çalışmalarımız yüzlerce yıl da sürer. Bizim korkumuz katliamların bir daha yaşanmasıdır. Biz birçok katliamdan geçtik. Eğer mahkemeler olsa bir daha katliam olmaz.”
Ne olmuştu?
2014 yılının Haziran ayında Irak’ın Musul vilayetine saldırarak işgal eden IŞİD, 3 Ağustos’ta Ezidiler’in yoğunlukta olduğu Sincar kasabasına saldırdı. Kasaba ve çevresindeki köyleri hedef alan IŞİD, son yılların en büyük katliamına imza attı.
Örgüt, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 5 bine yakın insanı öldürdü. IŞİD binlerce Ezidi kadını da “savaş ganimeti” adı altında kaçırdı.
Saldırının ardından Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ve sivil toplum kuruluşlarının yaptığı araştırmalarda, 1500’e yakın Ezidi kadının cinsel saldırıya maruz kaldığı, yaklaşık 400 bin Ezidi’nin göç ettiği belirlendi. Öldürülen Ezidiler’in gömüldüğü 50 toplu mezar ortaya çıkarıldı.
2014’te dönemin IKBY Başbakanı Neçirvan Barzani’nin talimatıyla IŞİD tarafından kaçırılan Ezidiler’i kurtarmak için merkezi Duhok’ta bulunan “Ezidiler’i Kurtarma Ofisi” kuruldu.
Ofis yönetimi 6 bin 417 kişinin IŞİD tarafından esir alındığını belgeledi. Belgelemenin ardından harekete geçen ofis 3 bin 570 kişiyi örgütün elinden kurtardı. Hala 3 bine yakın Ezidi’nin kayıp olduğu ifade ediliyor. On binlerce Ezidi IKBY’deki kamplarda yaşıyor.
Şimdiye kadar Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR), Avrupa Parlamentosu, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi, ABD, Kanada, Avustralya, İrlanda, Portekiz, Hollanda, Ermenistan, Lüksemburg, Almanya, İsviçre, Birleşik Krallık, İskoçya, Fransa ve Belçika gibi ülke ve kuruluşlar katliamı soykırım olarak tanıdı.
Türkiye’de de Halkların Demokratik Partisi (HDP) katliamın soykırım olarak tanınması için TBMM’ye iki kez kanun teklifi vermişti. Ancak teklifler kabul edilmemişti.