Meclis açılış töreninde MHP lideri Devlet Bahçeli’nin CHP lideri Özgür Özel’le tokalaşıp, “Üzülmüyorsun inşallah, siyaseten söylememiz gerekenler oluyor” sözleri ve DEM Parti sıralarına giderek partililerle kısa süre sohbet etmesi “normalleşme” tartışmalarını yeniden canlandırdı.
Karar Gazetesi yazarı Ahmet Taşgetiren, Bahçeli’nin sözlerinin “rol icabı” olarak da değerlendirilebileceğini belirterek, “Bundan sonra sayın Bahçeli’nin hangi sözü – tavrı siyaseten değil, sorusu gelmez mi?” diye sordu.
Ankara’da sokak ortasında öldürülen eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş davasını hatırlatan Taşgetiren, “‘İç cephe’yi toparlamak içinmiş tüm bunlar… ‘İsrail tehdidi’ var ya… Merak bu ya, acaba sayın Bahçeli “İç cepheyi toparlamak” adına Sinan Ateş’in annesi ile de görüşüp mesela “helâllik” dileyecek mi? Sinan Ateş işi niye bu kadar tepesini attırmış olabilir Bahçeli’nin? Acaba bu şirin tavırlar, Sinan Ateş cinayeti dolayısıyla bir hayli görüntüsü yıpranmış olan MHP için bir imaj toparlama eylemi mi?” ifadelerini kulandı.
Taşgetiren’in yazısının ilgili bölümü şöyle:
Ama acayip olan şu ki, MHP grubunu ateşleyen konuşma meğer “siyaseten” miş…
Yani daha bildiğimiz ifadeyle “Rol icabı” denemez mi?
Sizin de aklınıza gelmiyor mu, acaba Bahçeli’nin neyi “siyaseten” değil? Mesela akşam Özgür Özel’e söylediği “Üzülme…” tavrı da “siyaseten” söylenmiş olamaz mı?
Evet, bundan sonra sayın Bahçeli’nin hangi sözü – tavrı siyaseten değil, sorusu gelmez mi?
Doğrusunu söyleyeyim, zaten ben, sayın Bahçeli’ýi öyle dehşet verici öfkeler içinde konuşurken izlediğimde, bir insanın ruh dünyası nasıl dayanır bu öfkeye, sorusu gelip durur zihnime…
Hani sorulur ya aktörlere, “oynadığınız rol sizi ne kadar etkiliyor?” diye… Mesela zalim bir adam rolü, psikopat rolü, seri katil rolü… Etkiler mi o rolü oynayanı? Bazen etkilendiğini söylerler, bazen de bu işi profesyonelce yaptıkları için rol ile bütünleşmediklerini…
Meğer sayın Bahçeli profesyonelce yapıyormuş en azından bazı “siyaset”leri ve ona ilişkin seslendirmeleri…
Yoksa sayın Bahçeli özel ilişkilerde çok “sevimli, sıcak” bir insanmış. Hakikaten güldüğünde de yüzüne gerçekten çocuksu bir sevimlilik yansıyor sayın Bahçeli’nin…
Şimdi, keşke diyorum, “siyaseten” hareket etmese…
“Ama o bir siyasetçi” denecek. Doğru… Ama işin içine “siyaseten” boyutu girdi mi, bir “Aldatmaca” da giriyor değil mi?
Mesela sayın Bahçeli çerçevesinde soralım: Onun nutuklarının yüzde kaçı “siyaseten” söylenmiş ifadelerle doludur, yüzde kaçı gerçekliğin ifadesidir?
Meselenin bir de MHP grubuna ilişkin boyutu var değil mi? Acaba o grup toplantısının tamamı bir teatral gösteriden mi ibaret? İnsanlar heyecanla ayağa kalkıyor gözüküyor, bir alkış tufanı kopuyor, Bahçeli’nin nutku biraz da bu alkış efekti sayesinde kamuoyuna inandırıcılık algısı veriyor, ne dersiniz, grup dolduruşa mı geliyor “siyaseten” söylenmiş bu sözlerden dolayı?
Bu konuşmaların önemli bir kısmı tv’lerden canlı yayınlandığına göre seyreden halk kitleleri de dolduruşa mı gelsin isteniyor?
Sinan Ateş’in ailesine yönelik kimi tepkiler – saldırılarda “siyaseten” söylenmiş sözlerin etkisi nedir?
Serbest Görüş:
Sayın Bahçeli, Özgür Özel’e gitti “Üzülme” dedi, Meclis’te DEM’lilere gitti, “gönül alıcı” sözler söyledi. Baktık Özgür Özel de mutlu oldu DEM’liler de…
Allah Allaaah… Siz de hangisi “rol icabı” diye sormaz mısınız?
“İç cephe”yi toparlamak içinmiş tüm bunlar… “İsrail tehdidi” var ya…
Merak bu ya, acaba sayın Bahçeli “İç cepheyi toparlamak” adına Sinan Ateş’in annesi ile de görüşüp mesela “helâllik” dileyecek mi? Sinan Ateş işi niye bu kadar tepesini attırmış olabilir Bahçeli’nin?
Acaba bu şirin tavırlar, Sinan Ateş cinayeti dolayısıyla bir hayli görüntüsü yıpranmış olan MHP için bir imaj toparlama eylemi mi?
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***