Türkiye ekonomisinin son dönemdeki en önemli sorunu enflasyon. Gıda başta olmak üzere fiyatlar genel düzeyindeki artış hem on milyonlarca vatandaşı hem de milyonlarca esnafı maddi açıdan zorluyor.
Gerçek ve açıklanan enflasyon rakamlarına ilişkin tartışmalar da işin bir başka boyutu. Gıda fiyatlarında yüzde 200’lere varan artışlar olmasına rağmen Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Tüketici Fiyat Endeksi’ni (TÜFE) son açıkladığı Ocak 2024 verilerine göre yıllık olarak yüzde 64,86 olarak hesapladı. Akademisyenler ve uzmanlar tarafından oluşturulan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise enflasyonun son 12 aylık artışını yüzde 129,11 olarak açıkladı. Tüm bu gelişmeler olurken TÜİK enflasyon sepetinde de değişikliğe gitti. Özellikle dar gelirli için büyük önem taşıyan gıda ve konutun sepetteki ağırlığı azaltıldı. Bunun anlamı gıda ve konut fiyatlarındaki yüksek oranlı artışlar genel enflasyona daha az etki edecek.
Peki bu gelişme milyonlarca dar gelirlinin kabusu haline gelen ‘Enflasyon Canavar’ını dize getirebilecek mi?. Bu sorunun cevabı aslında çok da zor değil. Resmi ve gerçek enflasyona ilişkin tartışmaların önümüzdeki ay ve yıllarda da devam edeceğini ve enflasyon canavarının galip geleceğini söylemek zor değil. Hem uzmanlar hem de tüketici ağırlık oranları ne kadar değişirse değişsin enflasyon canavarının sepete sığmayacağına dikkat çekiyor.
Milyonlarca vatandaşın merak ettiği enflasyon hesaplamasının nasıl yapıldığına bakacak olursak. TÜİK tarafından yapılan bilgilendirmeye göre fiyat derlenen yerleşim yerleri ve işyerleri, endeks sepetinde yer alan ürünler ve ağırlıkları ile ürün tanımları, her yıl güncelleniyor. Türkiye geneli için tahmin veren Tüketici Fiyat Endeksi’nde (TÜFE) 2024 yılında 81 ilin tamamı ve 227 ilçe kapsamında, 28 bin 852 işyeri ve 5 bin 246 konuttan (kira) 406 madde, 913 madde çeşidi için her ay yaklaşık 608 bin 594 fiyat derlemesi
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***