MEREŞ – Mereş’te Tabak ailesi, deprem sarsıntıları nedeniyle bir çadırda bir ağır hasarlı evde kalıyor. Fahri Tabak, başka çarelerinin olmadığına işaret ederek, “Sallanırsa çadırdayız, sallanmazsa enkazdayız” dedi.
Mereş’te 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerde en az 12 bin 622 kişi hayatını kaybetti. 15 bin 940 bina ise enkaza dönerken, 19 bin 194 bina hakkında ağır hasarlı acil yıkım kararı verildi. Aradan 11 ay geçmesine rağmen yaralar sarılmadı. Evsiz kalan depremzedelerin barınma sorunu çözülmedi. Depremzedeler, 51 noktada toplamda 23 bin 212 konteynırdan oluşan kentlerde kalıyor. Ancak hasarlı evlerde ya da çadırlarda kalanların sayısı da bir hayli fazla. Maraş Valisi Mükerrem Ünlüer, depremzedelerin yıl sonuna kadar yeni yapılara geçeceğini açıklamıştı. Ancak yıl sonuna gelinmesine rağmen depremzedeler çadır, hasarlı ve konteynerlerde yaşam mücadelesi veriyor.
Onikişubat ilçesine bağlı Hayrullah mahallesinde yaşayan Tabak ailesi de barınma sorunu yaşayanlardan. 2 çocuklu aile, depremde hasar gören akrabalarına ait iki katlı evde yaşam mücadelesi veriyor. En ufak sarsıntıda ise kendilerine ait ağır hasarlı evin hemen yanında kurdukları iki çadıra koşuyor.
Fahri Tabak
ENKAZDAN ÇIKTILAR
Fahri Tabak (57), başka çareleri olmadığı için ağır hasarlı evde kaldığını belirterek, “Sallanırsa çadırdayız, sallanmazsa enkazdayız” dedi. Depremde çok sayıda yakınlarını kaybettiklerini, eşi ve çocuklarıyla birlikte enkaz altında kaldıklarını anlatan Tabak, arama kurtarma çalışmalarının geç yapıldığını anımsattı. Tabak, “Gelen ekiplerde yeterli malzeme yoktu. Eğer yeterli malzeme ve çalışma yapılsaydı bu kadar insan yaşamını yitirmezdi. Umarım bundan sonrası için daha fazla önlem alınır ve gerçekten bu işin ehli olan arama kurtarma ekipleri sahada görev yapar” dedi.
EV YA DA KONTEYNER TALEBİ
Halen evlerinin enkazından eski eşyalarını aradıklarına dikkati çeken Tabak, “Konteyner talep ettik, ancak ‘konteyner kente gelin’ diyorlar. Çocuklarım burada okuduğu için konteyner kente gidemiyoruz. Ondan dolayı akrabalarımın enkaz halindeki evinde kalıyoruz. Burası da tehlikeli ama elden ne gelir. Artçılar devam ediyor. Eşim psikolojik tedavi görüyor. Burada da uzun süre kalamayacağız. Çünkü burayı da yıkacaklar. Eve ağır hasar vermişler. Biz de geçici olarak kalıyoruz. Bundan önceki kış gibi yine çadırda kalacağız. Soğuk oluyor. Çok zor şartlardayız. Konteyner verilse en azından konteynerde kalabiliriz. Evimizin yapılmasını bekliyoruz. Eğer evimiz yapılırsa geçeriz, onun dışında başka bir eve taşınma durumumuz yok” sözleriyle durumlarını özetledi.
MA / Mahmut Altıntaş
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***