Uzun ve heyecan dolu bir yolculuğun ardından, IFLC’nin organize ettigi müzikal “The Most Beautiful Story”, Los Angeles’ta büyüleyici bir finalle sahnelendi. Frankfurt, Brüksel, Washington D.C. ve Toronto’nun ardından turnenin son ayağına gelen seyirciler, unutulmaz bir geceye tanıklık etti.
TR724’ten Orhan Akkurt’un haberine göre, Kongre Üyeleri Eric Swalwell, Brad Sherman ve Ted Lieu geceye mesaj gönderdi. Kongre Üyeleri mesajlarında IFLC’nin kültür çeşitliliğini sanat ve artistik performanslarla kutlandığına dikkat çekti. Toplumumuzun, dünya çapındaki dillerin ve kültürlerin zenginliğini ve çeşitliliğini kutlamaya olan bağlılıkları için IFLC’ye büyük bir şükran borçlu olduğuna vurgu yapıldı.
Cerritos Sanatları Merkezi’nde gerçekleşen programı ABC News’in eski sunucularından Karen Carlson sundu. Gecede ‘Baba’ filminde aldığı rolle hatırlanan Amerikalı aktör John Savage da katıldı. Savage yaptığı kısa konuşmada salonda büyük bir heyecanın olduğunu programı organize edenlere teşekkür etti.
Pacifica Institute CEO’su Atilla Kahveci ise yaptığı hoş geldiniz konuşmasında IFLC’nin 20 yıldan fazladır yaptığı etkinliklerde kültür ve dil farklılıklarını sanat yoluyla işlediğini söyledi. Kahveci, bu konuda yaptığı teşvikleri nedeniyle Fethullah Gülen Hocaefendi’nin önemli katkılarından bahsetti.
ÖZKAN UĞUR, ERKİN KORAY, BEYAZ SANDALYE, YUSUF KERİM
Programa katılan öğrenciler yakın zamanda hayatını kaybeden Özkan Uğur ve Erkin Koray’la birlikte ünlü sanatçılar Cem Karaca ve Barış Manço’nun şarkılarını seslendirerek bu sanatçıları andı.Türkiye’de cezaevinde tutulduğu hücrede beyaz bir sandalyede ölüme gönderilen KHK’lı polis memuruna da programda yer verildi. Annesi haksız yere hapsedilen çocukların sembolü olan ve yakın zamanda hayatını kaybeden kanser hastası Yusuf Kerim de gençlerin sahnede andığı isimler arasında yer aldı.
MÜZİKAL İKİ PERDEDEN OLUŞTU
“En Güzel Öykü” (The Most Beautiful Story), geçtiğimiz yıl sahnelenen ve büyük beğeni toplayan “The Rise of the Light” müzikalinden sonra 2023 yılında hayata geçirilen yeni bir projeydi. Bu performans, müzikal bir konseptle hazırlanmış olup, anlatılar, görsel şovlar, danslar ve şarkılardan oluşuyordu.
İki perdeden oluşan bu etkileyici müzikal, görsel ve işitsel estetiği zirveye taşıyarak izleyicilere tarihi bir yolculuk yaşattı. Doğu ve Batı’nın klasik eserlerinden ilham alan hikaye, geçmişin bilinen masallarını çağdaş olaylarla harmanlayarak seyircileri etkileyici bir dünyaya davet etti.
Oyuncu kadrosunda uluslararası yeteneklerin yer aldığı müzikalde, genç yeteneklerin yorumları ve performansları büyük bir takdir topladı. 24 farklı ülkeden gelen genç dansçılar, özgün koreografilerle sahneye büyülü bir atmosfer kattı. Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca ve birçok başka dilde seslendirilen özgün şarkılar, seyircilere duygusal bir deneyim yaşattı.
“En Güzel Öykü”nun Los Angeles’taki final gösterisi, muhteşem sahne tasarımı ve görsel efektleriyle büyüleyici bir atmosfer oluşturdu. Seyirciler, nefes kesen dans performansları ve etkileyici müzikal numaralar eşliğinde, hikayenin derinliklerine dalıp coşkulu bir deneyim yaşadılar.
Bu büyüleyici müzikal, insanlığın ortak deneyimlerini ve tarih boyunca yaşanan benzer olayları vurgulayarak izleyicileri derinden etkiledi. “En Güzel Öykü”, kültürel farklılıkları aşan, evrensel bir mesaj taşıyarak sevgi, dayanışma ve umut dolu bir dünya vizyonunu yansıttı.
“En Güzel Öykü” müzikalinin Los Angeles’taki final gösterisi, büyük bir coşku ve heyecanla karşılandı. Seyirciler, unutulmaz bir gece geçirerek, sanatın gücünü bir kez daha deneyimledi.
GÜLEN’DEN MESAJ: İNSANLIĞIN DERTLERİYLE DERTLENEN GENÇLERİN YETİŞMESİ MÜHİM
Fethullah Gülen Hocaefendi, geceye özel mesaj gönderdi. Hocaefendi mesajında “İnsanlığın bu badireleri aşabilmesi ve huzur soluklayabilmesi için dünyanın her yerinde vicdanı engin, gönlü zengin, düşüncesi derin, insanlığa karşı muhabbet ve saygıyla dolu, insanlığın dertleriyle dertlenen gençlerin yetişmesi çok mühimdir.” ifadelerini kullandı. Hocaefendi, “Böyle bir gençliğin yetişmesi için hepimize bir mesuliyet düşmektedir. Uluslararası Dil ve Kültür Festivali’nin bu mesuliyet bilinci ile tertip edilen bir program olarak görüyor ve takdir hisleriyle karşılıyorum” dedi.
Gülen’in gönderdiği mesajının tamamı şöyle;
“Uluslararası Dil ve Kültür Festivali’ni tertip eden, bu festivale ev sahipliği yapan ve destek olan pek kıymetli dostlar; saygıdeğer misafirler.
Bütün bir insanlık olarak içinden geçtiğimiz şu zor zaman diliminde, farklı ülkelerden gençleri sevgi etrafında bir araya getiren Uluslararası Dil ve Kültür Festivali hicranlı gönüllerimize bir huzur meltemi sunmaktadır.
Sizlerin muhabbetle bir arava geldiği bu günlerde maatteessüf dünyanın değişik yerlerinde çatışma ve savaşların dur durak bilmeden devam ettiğine şahit oluyoruz.
Ne acıdır ki, insanoğlu tarih boyunca hedeflerine ulaşmak veya anlaşmazlıkları çözmek için çok defa kin ve nefretten beslenen şiddet ve savaş yoluna tevessül etti. Şiddet şiddeti netice verdi, insanlık adeta şiddet sarmalına kapıldı. Böyle bir fasit daire içerisinde başkalarına şefkatle yaklaşamadı, onlara empati yapamadı, acılarını hissedemedi ve “öteki” olarak gördüklerinin dertlerine vurdumduymaz bir tavırla yaklaştı.
İnsanlığın bu badireleri aşabilmesi ve huzur soluklayabilmesi için dünyanın her yerinde vicdanı engin, gönlü zengin, düşüncesi derin, insanlığa karşı muhabbet ve saygıyla dolu, insanlığın dertleriyle dertlenen gençlerin yetişmesi çok mühimdir.
Böyle bir gençliğin yetişmesi için hepimize bir mesuliyet düşmektedir. Uluslararası Dil ve Kültür Festivali’nin bu mesuliyet bilinci ile tertip edilen bir program olarak görüyor ve takdir hisleriyle karşılıyorum. Bu festival, dünyanın farklı coğrafyalarında yaşayan gençleri bir araya getirerek bu genç dimağlara ve kalplere “insanlık kardeşliği” tohumları ekiyor. Onlara birbirini tanıma, empati yapabilme ve karşılıklı sevgi yollarını açıyor.
Zamanın ve mekânın darlığına ve katılan gençlerin sınırlı sayısına bakıp ümitsizliğe düşmek doğru değildir. İnsanlık barışı için büyük çapta girişimlere hali hazırda imkanlar el vermeyebilir; ama o niyetle ortaya güzel bir örnek koymak çok anlamlıdır, çok değerlidir ve kim bilir nice insana ilham kaynağı olacaktır.
Sağlık durumumun, insanlığın geleceği adına çok manidar bulduğum bu buluşmaya iştirak etmeme el vermediğini teessürle ifade etmek isterim. Programınızın bereketli geçmesini ve pek çok hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Hakk’tan diliyorum.
Bu güzel birlikteliğe vesile olan tertip heyetine, iştirak eden gençlerimize, maddi-manevi destek olan dostlara ve vakit ayırıp gelen kıymetli misafirlere teşekkür ediyor ve Kanada halkına selamlarımı iletiyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***