Çarpıntı genellikle stres, anksiyete, uykusuzluk, aşırı kafein veya alkol tüketimi, bazı ilaçların yan etkisi olarak ortaya çıkabilen ve nadir olmayan bir durumdur. Çoğu zaman geçici çarpıntılar olsa da bazen daha ciddi sağlık sorunlarının belirtisi olabilir.
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hayati Deniz, “Kalp çarpıntısı; göğüs kafesi içerisindeki kalbimizin her atımda göğüs duvarına olan yansımasının hissedilmesidir. Kalbimiz bir ömür boyu her dakika ortalama 60-100 vuru oluşturan bir organımızdır. Her atımın kendi içerisinde bir düzeni olduğu gibi tüm atımların da bir düzen ve ahenk içerisinde olması önemlidir” diyor.
“Mesela kalbimizin dakikada 100 vuru üzerinde atması taşikardi yani hızlı atması, 60’ın altında atması ise bradikardi yani yavaş atım olarak adlandırılır” diyen Prof. Deniz, “Bir de ritmin düzensiz olduğu, duraksadığı ve hatta ara ara ekstra ara atımlar olduğu görülebilir. Tüm bu atımların hepsi de aritmi başlığı yani düzensiz kalp ritmi olarak değerlendirilir ve tedavi gerektirir. Kalp çarpıntınız olduğunda mutlaka uzman bir hekim tarafından kontrol gerekirken, çarpıntı anını iyi yönetmek ve ani bir çarpıntı durumunda ne yapılması gerektiği konusunda bilinçli olmak önemlidir” diyerek çarpıntı anında paniklememeniz gerektiği konusunda uyardı.
BAYILMA VARSA YARDIM ÇAĞRILMALI
“Çoğu zaman kalp çarpıntısı aniden oluşur. Çarpıntı oluşunca genellikle bir panik oluşabilir ki bu çarpıntıyı daha da artırabilir. Yine de çoğu durumda çarpıntı kendiliğinden geriler. Nadir durumlarda, tedavi gerektirebilecek düzensiz kalp atışı (aritmi) gibi daha ciddi bir kalp rahatsızlığının belirtisi olabilir. Göğüs ağrısı, bayılma, şiddetli nefes darlığı, şiddetli baş dönmesi gibi durumlar çarpıntıya eşlik ediyorsa acil tıbbi yardım gerekir.”
NABZINIZI KONTROL EDİN
“Kalp atışlarının kişiyi rahatsız edecek şekilde hızlandığı veya düzensizleştiği durumlar basit olarak ‘kalp çarpıntısı’ olarak adlandırılır. Kalp atım sayısı kişiden kişiye değişkenlik gösterir. Bazı insanlarda bu sayı dakikada 80 civarı iken bazılarında nabız sayısı 100 civarında olabilir. Fiziksel aktivitelerde ise bu sayı (spor yapmak, merdiven çıkmak gibi) 120 seviyesine çıkabilir. Genelde istirahat halinde kalp atışının dakikada 100 atımın üstüne çıktığı durumlar kalp çarpıntısı olarak ifade edilir. Kalp çarpıntısı yaşandığı anda evde var olan ve nabız ölçen bir aletle veya el bileğinin iç kısmına parmak bastırılarak dakika nabız sayısının tespit edilmesi gerekir.”
KANSIZLIĞA DİKKAT
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Hayati Deniz, “Taşikardi olarak da bilinen kalp çarpıntısının pek çok farklı sebebi olabilir” diyerek bunları açıkladı:
· Alfa karakter (stresli yaşam biçimi)
· Aşırı fiziksel aktivite (az istirahat)
· Uykusuzluk
· Kansızlık, tiroid hastalığı
· Bazı psikiyatrik rahatsızlıklar
· İlaçların yan etkileri
· Aşırı kafeinli içecek ve alkol tüketimi
YÜZÜNÜZÜ SOĞUK SUYLA YIKAYIN
Prof. Dr. Hayati Deniz, kalp çarpıntısını hafifletmeye yardımcı öneriler verdi…
1- Derin nefes alın: Derin nefes alın ve 10 saniye kadar nefesinizi tutun, bu vücudunuzun rahatlamasına ve kalp atış hızınızın düşmesine yardımcı olacaktır.
2- Stresinizi yönetmeye çalışın: Sakin olun, acele etmeyin, meditasyon, yoga ve diğer rahatlama teknikleri, çarpıntıları tetikleyebilecek stresi azaltmaya yardımcı olabilir.
3- Kafein tüketimini azaltın: Kafein, kalp atış hızınızı hızlandırabilir, aynı zamanda stres durumunuzu da artırabilir. Eğer çarpıntınız varsa, kafein tüketimini azaltmayı düşünün.
4- Alkol ve sigara kullanımından kaçının: Hem alkol, hem de sigara kalp atış hızınızı hızlandırabilir ve çarpıntıya neden olabilir.
5- Düzenli egzersiz yapın: Düzenli egzersiz damar duvarının esneklik kabiliyetini artırarak kalp sağlığınıza faydalı olur.
6- Valsalva manevrası: Burnunuzu kapatarak hafifçe nefes verin ve birkaç saniye bu durumda kalın. Bu manevra, sinir sisteminiz üzerinde bir etki yaratır ve kalp atışınızı yavaşlatır.
7- Soğuk su: Yüzünüzü soğuk suyla yıkamak veya bir bardak soğuk su içmek, kalp atış hızınızı yavaşlatan ‘dalış refleksini’ tetikleyebilir.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***