‘MEZAR YERLERİ BİLİNMİYOR’
Şêx Saîd ve arkadaşlarından önce Cibranlı Halit Bey, Yusuf Ziya Bey ve dava arkadaşlarından başlayarak, Kürtlerin cenazelerinin verilmemeye, defnedildikleri yerlerin gizlemeye, mezarlarını tahrip edilmeye başlandığını belirten Kaya, “Şêx Saîd ve Dava Arkadaşları Cibranlı Halit Bey Seyid Abdulkadir, Şeyid Abdulkadirin Oğlu ve arkadaşları, Seyit Rıza, Saidê Kurdî ve daha sayamadığımız çok sayıda Kürt değerlerinin mezar yerleri bilinmemektedir” dedi.
‘TOPLUM HAFIZASIZ BIRAKILMAK İSTENİYOR’
İdam edilmelerinden sonra 1938 yılında çıkarılan 3527 sayılı kanun ile İstiklal Mahkemelerinin kararlarıyla mahkûm olanların cezalarının af edildiğini, cezaları infaz edilenlerin ise itibarlarının iade edildiğini hatırlatan Kaya, “İtibarın iade edilmesi bile şehadet yıldönümüne denk getirilmiştir. Bu kanunun yayımı özel olarak 29 Haziran tarihine denk getirilmiştir. Kürt milletinin bu onurlu önderlerine bir mezar yerinin bile fazla görülmesi sadece ailelerini değil tüm toplumu tahkir etme amacını taşımaktadır. Bu politik karar hiçbir dini, hukuki, ahlaki ve insani kuralla açıklanamaz. Bu tutum sadece ölüye duyulan öfke ile açıklanamaz. Aynı zamanda toplum hafızasız bırakılmak istenmektedir” diye konuştu.
DEFİN HAKKI’ TALEBİ
“Buradan çağrımız başta Şeyh Said ve dava arkadaşları olmak üzere Seyid Abdulkadir Cibranlı Halit Bey, Seyit Rıza, Saidê Kurdî ve diğer tüm şehitlerimizin usulünce defin hakkı ve mezar yerlerini istiyoruz” diyen Kaya, “Şehadetlerinin 98’inci yıldönümünde Şeyh Said’in; ‘Değersiz dallarda asılmama pervam yoktur. Mücadelem, İnancım ve Milletim içindir. Yeter ki torunlarım düşmanlarıma karşı beni mahcup etmesinler’ sözlerini sürekli hatırda tutarak, Şeyh Said ve arkadaşlarının şahsında hak, adalet, onur ve özgürlük uğruna hayatlarını feda eden tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor, uğruna canlarını verdikleri ideallerini gerçekleştirmek kararlılığında olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz” dedi.
‘İNKAR SİYASETİ TECRİTLE SÜRÜYOR’
Son olarak konuşan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ise, 98 yıl geçmesine rağmen Şêx Said ve arkadaşlarının yerlerinin belirlenmediğini söyledi. Şêx Said ve arkadaşlarını anan Aydeniz, 98 yıl geçmesine rağmen devletin mezar yerlerini göstermediğini söyledi. Kürt düşmanlığının aradan geçen 98 yıla rağmen sürdüğünü belirten Aydeniz, “Şêx Said ve arkadaşları Kürt halkı için büyük fedakârlık yaptı. Bugüne kadar Kürtlerin özgürlüğü için yaptılar ve sürdürülüyor. Şêx Said ve Seyit Rıza’nın torunları olarak onların fedakârlıklarını asla unutmayacağız ve onların yolunda gideceğiz. Şêx Said ve arkadaşları Kürtlerin varlığı, statüsü ve birliği için devletin yasalarını kabul etmeyerek başkaldırdılar. Bu başkaldırı da sözde mahkemelerle idam edildiler. İstiklal Mahkeme’lerinde idam edilenler devletin halklara nasıl düşmanca yaklaştığının kanıtıdır. 98 yıldır Şêx Said ve arkadaşlarını idam eden ve Şark Islahat planı varken bugün zynı zihniyet Çöktürme Planı’nı uyguluyor. Aynı zihniyet bugün mezarlıklara da saldırıyor. Şark Islahat planıyla Kürtleri yok sayan zihniyet bugün Abdullah Öcalan üzerinde tecritle sürüyor. Dün nasıl ki Kürt halkının Şêx Saîd ve arkadaşlarını tanınması istenmiyorsa bugün de aynı politika tecritle sürdürülüyor. Nasıl ki Şêx Saîd ve arkadaşlarının duruşlarını unutmadıysak, tecrit politikalarını da normal görmeyeceğiz. Kürt halkının özgürlüğü için mücadelemizi büyüteceğiz” ifadelerini kullandı.
‘TECRİT TAHAMMÜLSÜZLÜĞÜ’
Aydeniz’in tecrit dediği esnada çevik kuvvet ekiplerinin açıklamaya katılanları ablukaya alması dikkat çekti. Abluka sırasında da konuşmasını sürdüren Aydeniz, “Bu yapılanlar Kürt halkının varlığını yok saymadır. Bu itiraz Kürt halkının öncülerini kabul etmemedir. Siz ne yaparsanız yapın kaybedeceksiniz. Kürdü yok saymakla bitiremeyeceksiniz. Kürt halkını öldürerek, bitiremezsiniz. Biz sizlerin torunları olarak Kürt halkının özgürlüğü, birliğini mücadelemizle büyüteceğiz” sözleriyle tepki gösterdi.
Son olarak konuşan HDP İnanç Komisyonu Eşsözcüsü Mele Emin Ay ise Şêx Said ve arkadaşlarını andı.
DAĞ KAPI MEYDANI’NDA YÜRÜYÜŞ
Açıklamanın ardından Dağ Kapı Meydanı’nın Veni Vidi Hastanesi ucuna kadar yürüyüş düzenlendi. Yürüyüş ardından konuşan Kasım Fırat, “Muhtemelen burada defnedildiler. Biz şehitlerimizi ancak böyle anabiliriz. Bayramlarını kutlayabiliriz” dedi.
Saliha Aydeniz ise “ Hiçbir güç bizler ve şehitlerimizin arasına giremez. Onların yolunun takipçisi olacağız” ifadelerinde bulundu.
Anma yapılan dualar ve açıklamalar ardından son buldu.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***