Artı Gerçek – İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” eylemini 741’inci haftasında Bağlar ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde buluşarak, kayıpların akıbetini sordu. Kaybettirilenlerin fotoğraflarının bulunduğu pankartın açıldığı eylemde, 1915’te kaybettirilen şair Tanile Varujan’ın akıbeti soruldu.
İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu üyesi Fırat Akdeniz, “Unutmadık unutmayacağız” diyerek Varujan’ın hikayesini okudu.
‘KALANLARA ÖLÜME GİDİYORUZ DEDİ’
24 Nisan’da İstanbul’ da gözaltına alınanlardan biri de “Yoksulluğun, alın terinin, emeğin, aşkın ve yurtseverliğin şairi” olarak bilinen Varujan olduğunu söyleyen Akdeniz, şunları anlattı:
“Taniel Varujan, 20 Nişan 1884 tarihinde Sivas’a bağlı Pırkınik köyünde doğdu. İlkokulu bitirdikten sonra İstanbul’a geldi. Çok parlak bir öğrenci olan Varujan, eğitim için Venedik’e gönderildi. 1905 yılında Venedik’teki okulundan mezun oldu ve üniversite eğitimi için Belçika’ya gitti. Genk Üniversitesi’nde edebiyat, sosyoloji ve ekonomi eğitimi gördü. Belçika’da sosyalist düşünce ile tanıştı ve bu düşüncenin savunucusu oldu.
1909 yılında üniversiteden mezun olunca İstanbul’a geldi. Kısa süre içinde edebiyat çevresinde tanınan biri oldu. 31yaşnda ve üç çocuk babası Taniel Varujan, 24 Nisan 1915 gecesi Pangaltı Nalbant Sokak’ta bulunan Karavela Apartmanındaki evinden gözaltına alındı. 25 Nisan 1915 de Çankırı’ya şevk edilenleri arasında o da vardı, 26 Ağustos 1915 tarihinde Taniel Varujan 4 arkadaşı ile birlikte, Ayaş’ta hapishanede tutulan diğer Ermeni aydınların yanına götürülecekleri söylenerek, polis ve asker gözetiminde bir konvoyla Çankırı’dan yola çıkarıldı. Önceki tecrübelerinden bunun bir ölüm yolculuğu olduğunu hem yola çıkanlar hem de onları uğurlayan diğer tutuklular biliyordu.
Gidenler, ‘kalanlara biz ölüme gidiyoruz, yetimlerimize iyi bakın’ dediler. Ankara’nın Kalecik’e bağlı Tüney Köyü yakınlarına ulaşan konvoya önceden organize edilmiş bir çete saldırır. Tutukluları korumakla görevli jandarma ve polis saldırıyı seyretmekle yetinir. Taniel Varujan ve dört arkadaşını vahşice öldürenler, onların paralarını, giysilerini de alır. Yeni çalışmalarım yazdığı defter Varujan’ın yanındaydı. Kendisiyle birlikte şiirleri de yok olur. Bir şiirinde ‘Kendimi gömülü buldum bu sabah / çevremde açmış güllerin selinde.”
BATMAN
Batman’da kayıp yakınları ve İHD Şubesi üyeleri, eylemlerinin 577’nci haftasında Gülistan Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde toplandı. “Kayıplar bulunsun, failler yargılansın” yazılı pankart ile kayıpların fotoğrafının açıldığı eylemde, bu hafta 1998 yılı Nisan ayında Batman’da kaybedilen İzzet Seven’in akıbetini sormak için bir gelindi.
‘‘HİZBULLAH ÖRGÜTÜ TARAFINDAN KAÇIRILMIŞ OLABİLİR’ DEDİLER’
Kayıp hikayesi İHD Şube Yöneticisi Zeki Tangüner tarafından okundu. Tangüner, şunları dile getirdi:
“Kayıp İzzet Seven’in eşi Emine Seven; ‘Eşim İzzetin Seven, TÜPRAŞ Bölge Müdürlüğünde işçi olarak çalışıyordu, evinden işine, işinden de evine gider gelirdi. Herhangi bir kötü alışkanlığı yoktu. Nisan/1998 tarihinde ikindi vakti namazını da kıldıktan sonra evden çıktı, işe gittiğini biliyorduk. Sabaha kadar eve gelmeyince işyerinde arkadaşlarından sorduk. İşe gelmediğini söylediler. Yakınlarımıza haber verdik, gören olmamıştı. Bunun üzerine ağlayıp feryat etmeye başladık. 90’lı yıllarda Batman’da her gün sokak ortasında birkaç kişi infaz ediliyor veya kaçırılıyordu. Yetkililere yazılı olarak başvuru yaptık, ifadelerimiz alındı.
Emniyet yetkilileri eşimin kendilerinde olmadığını söylediler. ‘Hizbullah örgütü tarafından kaçırılmış olabilir’ dediler. Yuvam yıkılmış, çocuklarım yetim kalmıştı. Aradan yıllar geçti hep ağlayıp inledim, gözlerim yollarda kaldı derdimize çare olacak kişi ve kurum bulamadık. Ta ki; İnsan Hakları Derneği’nin ‘Kayıplar Bulunsun, Failler Yargılansın’ adı altında başlattıkları eylem ve etkinlikleri bize bir ışık kaynağı oldu. Belki vicdan sahibi biri çıkar da eşimin ve eşim gibi kayıpların hakkında ölü veya dirisi hakkında bilgi verecek diye. Tekrar umutlandık halen de umutlarımızı yitirmiş değiliz.”(MA)
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***