DÎLOK – Nurdağı’nda çadır ve gıdaya ulaşmanın hala temel sorunların başında geldiğini söyleyen depremzede Fatih Durmuşlar, “Yardımlarda, dağıtımlarda ve kurumlarda kısaca her şey de bir düzensizlik var” dedi.
Hemen hemen tüm ev, iş yeri ve yapıların zarar gördüğü Dîlok’un Nurdağı ilçesinde halkın büyük bir çoğunluğu ilçeyi terk ederken, gidecek başka bir yeri olmadığını söyleyenlerin çaresiz bekleyişi sürüyor.
Depremin 21’inci gününde iş makinelerinin çalıştığı ilçede, yıkılan ağır hasarlı binalardan yayılan toz bulutu nefes almayı zorlaştırıyor. İlçe sakinlerinden yüzlercesine mezar olan bu binalar için AKP’li belediye yönetimini suçlayan yurttaşlar, belediye tarafından yeterli denetim yapılmadığını ve imar planlamasındaki çeşitli usulsüzlükler sonucu bu hale gelindiğini söyledi.
Bunun yanı sıra ilçede konuştuğumuz birçok yurttaş, çadır eksikliğinin hala ilçedeki temel sorunlardan birisi olmaya devam ettiğini söylerken, gıdaya ulaşmada da zorluk çekildiğini aktardı.
‘ARAÇTA UYUDUK’
İlçe sakinlerinden Fatih Durmuşlar adlı depremzede, yaşadığı binanın deprem esnasında çöktüğünü, üst katındaki komşularının depremde yaşamını yitirdiğini belirtti. Çöken binadan ailesiyle beraber şans eseri kurtulduğunu söyleyen Durmuşlar, depremin ardından 2 gün boyunca bir akrabasının aracında kaldıklarını belirterek, “Ayaklarımıza koyacak bir ayakkabımız, üzerimize giyecek bir kıyafetimiz bile yoktu. Sonrasında ise sağ olsun insanlar bizlere yardım etmeye geldi. Battaniye getirenler oldu ve biz o şekil ısınmaya çalıştık” diye konuştu. Depremin 4’üncü gününde çadır başvurusu için vali, kaymakam ve AFAD’a kadar birçok kuruma başvurduğunu anlatan Durmuşlar, hiçbirisinden olumlu bir dönüş alamadığı için ailesi ile araçta kalmaya devam etmek zorunda kaldığını söyledi. Sonraki süreçte ilçe merkezine AFAD tarafından getirilen çadırların ise adil dağıtılmadığını kaydeden Durmuşlar, şöyle devam etti: “Dağıtılan çadırlarda öncelik ev sahiplerine verildiği için biz kiracılar olarak çadır alamadık. Burada sınıf ayrımı yapılıyor ve ben buna karşıyım. Bölgeye Katar tarafından getirilen bazı çadırlar vardı, öyle çadır alabildik. Ama o çadırlarda da soba kurma alanı yok. Bir komşumuzun bu yüzden çadırı da yandı. Ondan sonra biz de kurmaya korktuk ve şu an perişan haldeyiz.”
‘3 SAAT KAHVALTI SIRASI BEKLİYORUZ’
İlçede barınma sorunu dışında beslenme noktasında da sorunlar yaşandığını söyleyen Durmuşlar, “Ben fiş ile kahvaltılık malzeme dağıtılan yerde bir kahvaltılık için 2-3 saat fiş sırası bekledim. Aynı şekilde başvurduğum sosyal yardımlaşma noktasında da bir parça kıyafet bir ayakkabı için 3 saat sıra bekledim. İnsanlar bu kadar saat mağdur ediliyor. İşler anlatıldığı gibi değil. ‘Yardımcı oluyoruz’ diyorlar ama başvurduğumuz her yerde mağdur oluyoruz. Yardımlarda, dağıtımlarda, çadırlarda ve kurumlarda kısaca her şey de bir düzensizlik var” diyerek sitemde bulundu.
‘KİRA DESTEĞİNDE DE AYRIM VAR’
Ayrıca depremin ardından devlet tarafından depremzedelere yönelik kira yardımı yapılacağına yönelik yaptığı duyuruyu hatırlatan Durmuşlar, yapılacak kira yardımında da ayrım yapıldığına dikkat çekti. Durmuşlar, “ 1’nci sınıf, 2’inci sınıf ayrım yapılmasın. Ev sahiplerine 10 bin TL destek verilirken, kiracıya bir şey yok. Kiracısı zaten fakir ve hiçbir şeyi yok. Tüm yetkililere sesleniyorum, artık bu ayrımcılık yapılmasın” dedi.
MA / İbrahim Irmak
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***