Artı Gerçek – AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, AFAD Genel Merkezi’nde Maraş merkezli olan ve 10 ilde büyük hasara yol açan depreme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Tatar, konuşmasının başında deprem nedeniyle tablonun çok ağır olduğunu söyledi. Tatar, Türkiye’nin 100 yüzyılda yaşadığı en büyük depremlerden bir tanesi olduğunu aktardı.
“1668 yılında meydana gelen Büyük Anadolu Depremi arkasından 1939 yılında son 100 yüzyılda yaşadığımız 1939 Erzincan Depremi ve 2023 yılında yaşadığımız bu 2 ayrı deprem” diyen Tatar, şunları söyledi:
“Bu depremin etki alanı çok büyük. Baktığımızda ülkemizin yüz ölçümünün yaklaşık 7’de birine karşılık gelen 110 bin kare metrelik bir alanda doğrudan etkisinin olduğunu görüyoruz. Hissedildiği alana baktığımızda ise ülkemizin her yerinden hissedildiği gibi bütün bu coğrafyadaki tüm ülkelerde de bu depremin hissedildiğini ve kaydedildiğini biliyoruz.”
‘DOĞU ANADOLU FAYZONU 3-4 METRELİK DEFORMASYONA UĞRADI’
Tatar, depremin son derece farklı bir oluş mekanizmasına sahip olduğunu ve art arda kısa bir süreyle çok şiddetli iki tane büyük depremin görüldüğünü belirterek, şunları aktardı:
“Bu deprem ülkemizin en önemli aktif fay zonlarından bir tanesi olarak bildiğimiz Doğu Anadolu Fay Zonu’nun değişik kolları üzerinde; birbirinden farklı kolları üzerinde meydana gelen bir deprem. Bu deprem sonrasında bu bahsettiğimiz Doğu Anadolu Fay Zonu’nun değişik fay parçaları üzerinde şu anda yer kabuğu yaklaşık 400 kilometrelik bir hat boyunca ve kabaca yaklaşık 8-10 kilometrelik bir derinlik boyunca özellikle 3-4 metre bir deformasyona uğradığını görüyorsunuz.
Sahada çalışan birçok arkadaşımız, birçok uzman akademisyen hocamız var. Artık dünden itibaren sahadan da birtakım veriler gelmeye başladı bilimsel anlamda. Baktığınızda karayollarının, demiryollarının 3-4 metreye varan şekilde deformasyona uğradığını görüyoruz.”
‘OTURULABİLİR RAPORU ALINDIYSA BİNALARIMIZA GİRMEKTE FAYDA VAR’
Tatar, özellikle iki büyük depremin oluşumundan sonra şu ana kadar 1400’ün üzerinde deprem olduğunu ifade ederek sözlerine şöyle devam etti:
“Bu tür depremlerin oluşumu sonrasında özellikle büyüklüğü yedinin üzerinde olan depremlerin sonrasında artçı sarsıntıların çok uzun süre devam edeceğini öngörüyoruz. Ve özellikle bu artçı sarsıntıların özellikle belirli bir büyüklüğe kadar oluşabileceğini söyleyebiliriz. Dolayısıyla burada önemli hususlardan bir tanesi sürekli brifinglerimizde bahsettiğimiz gibi hasarlı binalardan belirli bir süre uzak durmamız gerekiyor ve bugünden, dünden itibaren başlayan hasar tespit çalışmaları sonucunda eğer ‘oturulabilir raporu’ alındıysa binalarımıza girmekte yarar var.
Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı ülkemizde afetler sonrasında, depremler sonrasında kamuoyunu doğru bilgilendirmekle görevlendirilmiş bir kurumdur. Bu anlamda bu görevini yürütürken sadece kendi içindeki bilgi akışıyla kalmayıp aynı zamanda yine farklı afet türlerinde uzmanlaşmış tüm hocalarımızdan bilimsel destek alıyor.”(DHA)
CANLI BLOG | Depremin dördüncü günü: Can kaybı 17 bin 134’e yükseldi
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***