YORUM | ALPER ENDER FIRAT
Milyarlarca dolar vererek şirketi satın alan Elon Musk’un, Twitter uygulamasının android cihazlardaki hızı için özür tweeti atması üzerine şirkette çalışan yazılım mühendisi Eric Frohnhoefer, Musk ile aynı fikirde olmadığını belirten bir cevap yazıyor. “6 yılımı android için Twitter’da çalışarak geçirdim ve bunun yanlış olduğunu söyleyebilirim.”
Sıradan bir çalışanın (!) hem çok akıllı ve hem de patron olan birisine cevap vermesi Elon Musk’un canını fena halde sıkmış olmalı ki Twitter’in androidde yavaş olduğu konusunda ısrar ederek mühendise şirkette çalıştığı süre boyunca sorunu düzeltmek için ne yaptığını soruyor. Mühendis yavaşlamalara nelerin sebep olabileceğiyle ilgili düşüncelerini ve gün içerisinde neler yaptığını anlatan mesajla cevap verince, tartışma Musk’un ‘’kovuldun’’ mesajıyla sonlanıyor.
Elon Musk’un bir devlet başkanı olduğunu düşünebiliyor musunuz? Hele de bir Ortadoğu ülkesinde… Libya’da Kaddafi, Irak’ta Saddam, Türkiye’de Recep T. Erdoğan’dan farksız olurdu. ABD’de başkan olsaydı muhtemelen Trump’tan farklı olmazdı. Sözünüzün üstüne söz söyleyeni makamınızın gücüyle hizaya getiriyorsunuz. Tıpkı Saddam’ın, Recep’in, Putin’in yaptığı gibi.
Kendi düşüncelerine karşı farklı fikir beyan eden birisini kovmayı ‘’şirketin patronudur canı isterse kovar’’ gibi bir cümleyle açıklayamazsınız. İfade özgürlüğü için var olan ve herkesin kişisel fikirlerini açıklayabilmesi için yola çıkmış bir platformu, fikrime karşı fikir söylenmez anlayışla yönetemezsiniz.
Kısa süreli performansıyla, bir düşünce platformunda, makamın yetkisiyle üstünlük kuran, karşı geleni göstere göstere cezalandırarak otorite sağlayan Elon Musk, aslında bunun bir acziyet olduğunu bile fark etmeyecek kadar entelektüel birikimden yoksun olduğunu da gösterdi.
Bana sorarsanız parasının gücüyle bir üniversiteye rektör ya da bir think tank’e başkan olmuş bir kabzımaldan farkı yok. Bugün Twitter’de daha iyi fikrin değil parayla sağlanmış bir gücün sözü geçiyor.
Bütün kademeleri bypass ederek çalışanların giriş çıkışlarından, yedikleri yemeğe, oturmalarına kalkmalarına kadar müdahil olmak iyi patronluğa değil içinde saklı kalmış otokratlığa işarettir. Tesla’yı ya da diyelim bir inşaat şirketini otoriter bir eğilimle yönetmesine kimsenin diyeceği bir şey olmaz ama bir düşünce platformunu tek kafaya bağlaması, özgür dünya için tolere edilir bir şey değildir.
Çünkü bugün artık Twitter bir kişinin parayla satın alamayacağı kadar insanlığın malı haline gelmiştir. Nasıl ki Mısır Piramitleri’ni, Eyfel Kulesi’ni, Sultan Ahmet Camii’ni ya da Özgürlük Anıtı’nı çok zengin bir adam satın alıp kendi kafasına göre bir şeye dönüştüremezse, Twitter da öyle bir kişinin kafasına göre şekillendiremeyeceği bir platform haline gelmiştir. Twitter, Facebook ve Instagram gibi diğer sosyal medya platformlarından da daha farklı bir kimlik taşımaktadır. Bugün dünyada solcusu, sağcısı, komünisti, liberali, sanatçısı, siyasetçisi, devlet görevlisi, sporcusu, iş insanı, gazetecisi, yazarı, çizeri yediden yetmişe yüz milyonlarca kişinin kendini ifade etme, ortaya koyma, beyan etme mecrasıdır.
Twitter’i E. Musk gibi bir adamın eline bırakmayı dünyanın bir kere daha düşünmesi gerekir.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***