Merkez Bankası’nın ticari kredi faizlerini düşürmeyi ve kredi artışını belli limitte tutmayı hedeflediği yeni düzenlemesi bankaları Hazine tahvili bulundurmaya sevk ediyor.
Uygulamanın ilk işlem günü yüzde 80’e varan enflasyon ve 800 baz puanı aşan CDS’e karşın tahvil faizleri sert geriledi.
Dünya gazetesinden Şebnem Turhan’ın haberine göre, Merkez Bankası’nın yeni düzenlemesi bankaları yine Hazine tahvillerine yönlendiriyor. Zaten son dönemde teminat koşullarındaki değişim nedeniyle sabit kuponlu tahvile yönelmiş ve tahvil faizleri enflasyon ve risklerden bağımsız olarak yüzde 17’nin altına gelmişti. Düzenlemenin etkisi anında kendini gösterdi ve dün iki yıllık ve 10 yıllık gösterge tahvil faizi sert geriledi. İki yıllık gösterge tahvil faizi yüzde 17,62’den yüzde 14,23’e kadar indi ardından yüzde 15,75’e yükseldi, ancak 10 yıllık gösterge tahvil faizi de yüzde 16,93’ten yüzde 13,96’ya düştü. Buna karşın Türkiye’nin 5 yıllık iflas risk primi CDS’leri 800 baz puanı arttı ve 29 Temmuz’dan bu yana en yüksek seviyesine çıktı.
Merkez Bankası cuma günü ticari kredi faizlerini TCMB’nin faizlerine yaklaştırmak için uygulamaya aldığı önlemlerin başında zorunlu karşılığa tabi krediler için yüzde 20 düzeyinde uygulanan zorunlu karşılık tesisinin, yüzde 30 oranında menkul kıymet tesisi ile ikame edilmesinin hükmüne bağladı. Yine 30 Aralık 2022 itibarıyla 29 Temmuz 2022 tarihine göre yüzde 10 kredi büyüme oranını aşan kredi tutarı kadar menkul kıymetin bir yıl boyunca tesis edilmesine karar verildi.
Uzmanlar, yeni karşılık politikasının bankaların tahvil talebini yeniden artıracağını ancak ne kadarlık tahvil talebi olacağının henüz bilenemeyeceğini belirtiyor.
Peki bundan sonra ne olacak? Bankacılık kaynakları haziranda uygulamaya alınan makro ihtiyati tedbirlerin teminat yapısında getirdiği değişikliğin bankaları sabit kuponlu tahvile yönlendirdiğini ve bu yıl boyunca da bankaların TÜFE’ye endeksli Hazine tahvillerine büyük ilgi gösterdiğini hatırlattı. Yeni getirilen düzenlemeyle bankaların piyasadan alabilecekleri tahvil miktarının sınırlı olduğunu kaydeden uzmanlar hazinenin uzun vadeli tahvil ihalelerinde, düşük faizle, yüklü miktarlarda satış yapılacağını kaydetti. Ancak uzmanlar enflasyonun mevcut yüksek seviyesine karşın, oldukça düşük bir faizden uzun vadeli tahvile yatırım yapmanın bankaları ilerleyen dönemde zorlayabileceğine dikkat çekiyor.
Bankacılık kaynakları yüksek enflasyon ve risk priminin yüksekliğinin bankaları zorlayabileceğini ve piyasanın bir noktadan sonra ticari kredilerde çok seçici olacağını ve bunun da kredi hacmini daraltıcı bir etki yaratacağını vurguladı. Ayrıca bankacılık kaynakları kamu bankalarının daha agresif kredi vermeleri, ya da ilerleyen vadede bu düzenlemede bazı değişiklikler yapıldığının da görülebileceğine işaret etti.
Haziranda getirilen düzenleme sonrası gösterge tahvil faizlerinin gerilediği görüldü. 10 yıllık gösterge tahvil faizi Mart 2022’de yüzde 28 seviyelerindeyken cuma kapanış itibariyle yüzde 16,93’e kadar düştü.
Merkez Bankası’nın perşembe günü Para Politikası Kurulu toplantısında 100 baz puanlık faiz indirimi sonrası yönünü yeniden yukarıya çeviren Türkiye’nin 5 yıllık iflas risk primi CDS’ler dün açılışta da yeniden 800 baz puanın üzerine çıktı. Bu seviye 29 Temmuz’dan bu yana görülen en yüksek seviyeye işaret ediyor. Türkiye’nin 5 yıllık iflas risk primi CDS’leri temmuz ortasında 900 baz puan ile 2008 yılından bu yana en yüksek seviyeye çıkmıştı. Küresel piyasalardaki risk iştahının artması ve Rusya’dan yaşanan sermaye girişleriyle CDS’lerde ağustos ayında 700 baz puanlı seviyenin altına gevşeme gözlenmişti. 11 Ağustos’ta ise 650 baz puanın altını test eden risk primi ardından yeniden yükselişe başladı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***