Prof. Dr. İlber Ortaylı, Lozan Anlaşması’nın 99’uncu yıl dönümünde Bursa’da düzenlenen Büyük Mübadil Buluşması’nda konuştu. Ortaylı, “Lozan’la Türkiye benliğine kavuşmuştur. Lozan bizim için bir zaferdir en azından bunun çok başarılı bir uzlaşma olduğu herkesin kabul etmesi gerekir” dedi.
Bursa’da Nilüfer Belediyesi, Lozan Mübadilleri Vakfı, Bursa Lozan Mübadilleri tarafından Lozan Anlaşması’nın 99’uncu yıl dönümü dolayısıyla Nilüfer’e bağlı Görükle’de “Büyük Mübadil Buluşması” düzenlendi. Prof. Dr. İlber Ortaylı, buluşmada şunları söyledi:
“Üzerinde çok tartışmalar başlıyor, amaçlıdır. Tarihte her safhanın çok değişik yorumlarla ele alınması yeni bir şey değildir fakat bu yenilenmede düpedüz tarihi hakikatleri, vesikaları reddetmek, görmezden gelmek maalesef yeni Türkiye’ye has bir cehalettir. Okuma, yazma bilmemektir. Lozan’da bazı toprakları kaybettiğimiz, en başta 12 adaları Yunanistan’a teslim ettiğimiz tekrarlanıyor, bunu bazı sahte tarihçiler de tekrarlıyorlar. Yani 12 adaların Türkiye’den çıktığı tasdik edildi diyorlar. Öyle bir şey yok, 12 adalar o zaman İtalya’nın geçici işgali altındaydı ve bu statü ikinci harbin sonuna kadar, ikinci harpten sonra da hiçbir şekilde böyle bir iddiada bulunmak mümkün değildi, müttefikler istedikleri gibi alıp verdiler.
‘BİZİM LOZAN İÇİN TOPRAK KAYBIMIZ VESAİRE YOKTUR’
İkinci, iki devlet vardır bunlar hiçbir şekilde konferans masasından cephede uğradıkları yenilgiye paralel bir şekilde ayrılmazlar. Yunanistan, Avrupa’nın koruduğu stratejik bir noktadır. Bunlar masada bize hiçbir şey etmezler yani Türkiye, Lozan Anlaşması’na çıktığı zaman Mudanya Mütarekesi’ni imzalarken aziz ordumuz süngüsünü nereye dayadıysa ondan fazlasını alamaz. Bizim Lozan için toprak kaybımız vesaire yoktur, İsmet Paşa hiçbir zaman 12 adaları verecek bir pozisyonda değildir, böyle laflar var.
‘BU ANLAŞMA İLE TÜRKİYE İKTİSADİ BAKIMDAN HÜRRİYETİNİ ALMIŞTIR’
Bu anlaşma ile Türkiye iktisadi bakımdan hürriyetini almıştır çünkü kapitülasyonlar 16’ncı asırda bir ticari teşvik aracıydı. Maalesef 18’ince ve 19’uncu asırda kapitülasyonlar esaret zinciri haline getirilmiştir. Devletin hukuki yapısını, adalet sistemini felç edecek bir şekle gelmiştir. Lozan’la Türkiye benliğine kavuşmuştur.
‘LOZAN BİZİM İÇİN BİR ZAFERDİR’
Lozan bizim için bir zaferdir en azından bunun çok başarılı bir uzlaşma olduğu herkesin kabul etmesi gerekir. Bu anlaşmada bir takım şeyleri ileri sürenler 100 sene sonra bir daha tartışılacak. Böyle bir şey yok işte geldi 100’üncü sene, bunlar uyduruk. Lozan’ın öngördüğü bir sistem vardır, Yunanistan ile Türkiye arasında nüfus mübadelesi yapılacaktır. Efendim diyorlar; ‘Hicrettir bu, 1915’te Ermenilere yapılmasının tekrarlanmasıdır ve Türkiye’de etnik temizlenmeyi hedefleyen bir şeydir mübadele’ affedersiniz ama tarih ortada, mübadeleyi biz istemedik ki…Bu bize empoze edildi.
‘BU KONULARDAKİ İLGİLENMESİ YÜZÜNDEN DOĞRUYU SÖYLEMEK LAZIM HALK PARTİSİ’NİN ÇALIŞMASI İYİDİR’
Türkiye, 1940’larda gelenleri de halletti, Bursa gibi bir sanayi şehri oradan gelen insanların sayesinde ortaya çıkmıştır. 1928 sayımında Bursa vilayetinde 425 bin kadar göçmen vardı, nüfusun kendisi de bunun biraz üstündeydi. Bugün çok daha fazla çünkü Tuna boyundan, Bosna’dan, adalardan, Romanya’dan, Kafkaslardan gelenler var. Bu konulardaki ilgilenmesi yüzünden doğruyu söylemek lazım Sezar’ın hakkı Sezar’a, Halk Partisi’nin çalışması iyidir.” (ANKA)
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***